Aşk Tenden Gidince...
Ne çok acımasızlık yapışmış üzerine... Aşk böyle mi yapıyor, insandan gidince?
Faili meşhur bir katil oldun sen, yüreğimin satırlarında. Kanımla yazdım esaretinin bedelini. Kelime kelime öde şimdi bana çektirdiklerini. Bu şehirde herkes seni tanıyor, yüzünde kanlı resminle dolaşıyorsun. Bir temiz ruhu kirletmekten aranıyorsun polis telsizlerinin birinci dereceden anonslarında. Canın yanar elbet... Öyle çok cam kırıklıkları serdin ki adımlarımın altına. Ben basarken farkında olmadan, saf bir edayla, seninde canına batmaması imkansızdı. Şimdi hangi kız çıkartabilir o cam kırıklarını diye düşün bakalım. Düşün; bu kadar yanacak olan bir başka su var mı ateşler içerisinde?
Yaptığın hataların aramızda oluşturduğu buz dağını tuzlu göz yaşlarımda, yüreğimin yüreğinde ki sıcaklığı da eritemedi. Sesimi son kez sesinde kanattım. Haykıracaktım, evet ölüyüm diyecektim, yeniden dirilebilmek için gözlerine ihtiyacım var, diyecektim... Ama yoktu... Sesinde o merhamet yoktu. Ya ben ateşten sıyrılıp yeniden su olmaya karar vermiştim, ya da ateşin eskisi kadar yakmıyordu. Belki dudakların dudaklarıma değse, yine her şey kaldığı yerden devam eder, hiçbir şey olmamış gibi. Ama inan ne karşına dikilmeye cesareti var bu ölünün, ne de sen karşımdayken kemik dolu vücudumun etli dudaklarına değmesine...
Kendimi kontrol edemediğim bir yalnızlıkla baş başa buluyorum. Aklıma geliyor,teras katında ki esintinin içerisinde gözlerimi içişin ve benim sarhoşluktan, kahkahaları bulutlara karıştırışım. Ezilmek üzere olan bir yavru kediyi son anda dört tekerlikli canavardan kurtarışımız ve sonra senin onu saran şefkatli kolların... Ama artık hiç biri yok. O merhametin yok. Yoksun sen duvarda ki gölgelerde bile. Yok...
Hala seni değil, kalbimi geri getirmeni bekliyorum. Ki sen bununla bile avunacak, gururlanacak kadar kayıtsızsın sevgi kavramına. Oysa öyle çok korunmaya, sarmalanmaya ihtiyacım var ki.. Ne yana dönsem sevgisiz insanların katı kuralları, anlamsız çehreleri vardı. Beni onlardan koruyacaktın. Söz vermiştin... Bir ömür gitmeyecektin yanımdan. Ama şimdi her yer kan... Yüreğim... Kelimelerim... Kelimeleri yazan ellerim...
Sen tanımadığın fahişelerle her gece biraz daha tüketirken beni, ben ruhumu tüm kirlerden uzak tutuyorum... Sen her dokunuşunda beni parça parça ihanete atarken, ben içimde ki sana bile bakmaya kıyamıyorum...
Hadi çek tüm perdeleri, karanlığına gömül ve göm benden kalanları. Anma sende anma sakın, bir an olsun unutamayacağın adımı!
Elif SEZGİN