Kötülük etmeden pişman olmanın en iyi şekli, iyilik etmektir. bretonne
aleynaayaz
aleynaayaz

yaprak dökümü

Yorum

yaprak dökümü

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

840

Okunma

yaprak dökümü

yaprak dökümü

Dostluk üzerine kurulmuş arkadaşlığımın yanı sıra ,

Aşklarına duyduğum saygıdan arta kalan bir anekdot benden

Sağlığım keyfim yerinde bir akşam üstü p.c. adresimi bilen arkadaşlarım hatta

Derken senede bir tatil kaçamağı yaptığımız bizimkiler artık onlar

Aile dostum gibi kendini bilen dörtlüyüz biz

Ne güzeldir ki netten karşılıklı görüşme yapıyoruz aklımız Bursa sahil kıyılarında

yüreklerimiz balkondaki kurulu çilingir soframızda

işte bu diyorum istediğim hayat

yaşanılası

sonrasın da

içinde dostluk barındıran hatırası …

ilerleyen konuşmalar- sorgulamalar sonundaacı gerçekler Rahşan arkadaşım ve sevgilisi İlhami birbirlerinin telefonunu açmıyor

neden açmasın ki

sorun yaşanıyor belli ki

Metin diyor

beni de aramıyor Dilşah

beni de diyorum

ama sonra boşver onlar birbirini arasında bizi de ararlar diyorum

hayır

Dilşah’la la görüşmüyorlar

Bitti diyor

Hadi canım demekle geçiştirmeye çalışıyorum

Bakıyorum durum ciddi

Gerçekten diyor İlhami

İkisini de görüyorum ekranda

Bir dışarı çıkayım geliyorum diyor

Gözleri sulanıyor sanki

Arkadaşını başkasının kollarında gördüm diyor

Ben böyle mi görecektim diyor

Metin de aldatmış hepimizi kalıbının kızı değilmiş o çıktı diyor

Yok canım arkadaşıdır diyorum

Aslında biliyorum

Ama bu kadar ileri gidebileceğini iki adamın da koynuna girebileceğini almıyor aklım ve kadın yüreğim

Evet İlhami vardı hayatında biliyordum en saklı yanlarıyla

onun benim özelimi bildiği gibi saygı duyuyorduk birbirimizin hayatlarına

Diğeri karşılıklı oturabildiği-konuşabildiği diye düşündüm hep

Yine de bu yıl son tatilimizde İlhami’yi hep uyarmak istemiştim

Kaç kere geldi ağzıma yutkundum; iki insanın arasına girilmez ki karı kocaydı onlar resmi nikahları yoktu sadece

neyse

söylemedim işte ama

bu insanlar çok iyi kalpleri temiz –

Vicdanı sızlayabilen-anılarına sadık –masum yürekleri olan

Haramı helali ayıran insanlar

Kıyamıyordum o yüzden İlhami’ye Dilşah telefonlarda saatlerce annemle-ablamla konuşuyorum diye yumuşatıyordu ortamı

İlhami kızıyordu

Bu sefer anladı-anlayacak diyordum içimden hep

Ama kışa kadar sürmüş yine de baksana kasımın onu

Hemen olayı anladım ama bilmemezlikten gelmeye çalıştım.

Sevdiğini sanmıştım hiç beklemezdim diyor ikisi de

Ben de seni çok seviyor o vazgeçmezdi senden öyle biliyorum dedim

Öyleydi ama tutarlı bir evlilik de olsa hayatında özeliydi İlhami onun

Nasıl vazgeçti bu duruma geldiler

Hala anlayabilmiş değilim aslında

O gece yazıştık biraz netten ben çıktım

Uzaklaşıp kafamı toplamak istedim

İnanmak istemedim ben bile

Ortada bir sevda masalı var çünkü

Bitmiş olamaz

Yazık yani

Kıyamam hem aşka hem Dilşah’a hem İlhami’ye

İlhami’nin gözleri doluyor da arkadaşım Dilşah hiç mi acı çekmiyor vazgeçtiği için

Vazgeçmek daha yürek kanatıcı değil mi aslında vazgeçilmekten

Karar vermek dünyanın en zor meselesi değil mi severken

Hemen aradım Dilşah’ı defalarca yanında olmak istedim

dönmedi bana –aramadı sormadı

anladım ki; ben ona İlhami’yi hatırlatıyorum

Beni de sildi bu yüzden

Olsun canı sağ olsun

Ertesi gün p.c. açtığımda küçük bir not

İlhami bugün Eskişehir de görüşmek istersen

Numarası altta

Bu kadar ne bir rica ne gel ne git

Gurura bakar mısın İlhami de

Düşündüm ikisinin meselesi çözsünler araya girilmez

Sonra dedim ki

İlhami’nin evinde kaldın sen

Adam seninle sofrasını paylaştı

Evini açtı,yatak açtı, bir dediğimiz iki etmedi

yüreklerini ortaya koydular

en saklı yanlarını paylaştılar

diğer adamlara karşı göz kulak oldular

erkek sineklerden bile kıskandılar

haklarını nasıl öderiz biz

diye düşündüm

ve bana düşeni yapma sırası gelmişti şimdi gitmeliyim

acısını dinlemeli

yüreğine olabildiğince su serpmeliyim

dost canlısı kimseler için dünyada nadir kalmış insanlık için

oturup bir kahve içmeliyim

en doğru olan bu benim için

Dilşah görse bizim ilişkimizi kurtarmak sana mı kaldı

dese ben attım onu bırak gitsin dese

düşüncem bundan işte

ama yok benim vicdanım el vermedi

öylece onu Eskişehir’e gelmişken bir başına yaralı

tel açtım önce şimdi gördüm notunu

arabamı satmak istiyorum da müşteri gelecek çıkabilirsem dedim

ısrar etmedi sen bilirsin dedi

hala onurlu gururlu

kendimden utandım kapattım hemen hazırlanmaya koyuldum

4 ‘de gideceğim Eskişehir den dedi

Saatlerle yarıştım sanki zaman hızla geçiyordu

Neyse attım kendimi kapıdan dışarı şimdi çıktım

Eskişehir de nereyi biliyorsun geliyorum dedim

Çünkü onlar Bilecik ‘li biz Eskişehir’li ortak Bursalı -yız

Hiç Eskişehir’de görüşmedik daha önce

Serdivan’a gelir misin dedi

Tabi dedim

Hızlı adımlarla yürüyorum

Duştan yeni çıkmışım saçlarım hafif ıslak

Alnımda ter –yüreğimde ser

Gittim

Son masada tek başına

Alışmamışım ki onları birbirinden ayrı görmeye

Yürek yıkıcı, dudak bükücü

Yanına geldim elimi verdim öptü çekinerek usulen

benim alnım terli onun yanakları ıslak

böyle başladık konuşmaya

bütün yolar sevgiye çıkıyordu

yaşanmış sevdalara-unutulmayacak aşklara –sarılamayacak yaralara

hak edilmemiş liklere

hak edecek ne yaptım ben Rahşan’a Hülya dedi

yürek paralarcasına

sevdin dedim

sevdin

ama oda seni seviyor

senden vazgeçmeyecekti böyle konuşuyorduk dedim

evet dedi

bana da öyle diyordu

inanmıştım ona

bir gün başkasıyla evlenirsem bile senin çocuğunu doğurmak istiyorum diyen bir insan nasıl o kişinin evine gitti

dedi

bilmiyorum kadın yüreği yapmaz dedim

seninle yaptıkları rol olamaz ben şahidim dedim

oturacaklardır arkadaşıdır dedim

hayır dedi yanağından öperek girdiler içeri

ben gördüm hülya dedi

dizlerim tutmadı yığılacaktım dedi

daha öncesinde de konuştu benle ağabeyim görmüş bizi birini gönderecek konuşacak senle dedi

sadece arkadaşız de paylaştıklarımız anlatma dedi bana

inanmak istedim ona bir zarar gelmesin diye sustum dedi

bana kendi eliyle komplo kurdu hülya dedi

sonra çocukla çektim konuştum

ben bir haftadır buradayım belki bitti der Rahşan benle konuşmak ister diye

ama tel. bile açmıyor dedi

sen ne iş yaparsın dedim adama Rahşan la nesiniz dedim diyor

benden daha iyi olsa içim yanmayacak

git dr. Bul –av. Bul.- mühendis bul-

git ben şöforum dedi o okudu

ama barda güvenlikçi biriyle yapma 11 yılımı verdim ben sana

artık evleneceğiz diye son model eşya temin ediyorum ona

en iyisine layıktı gönlümce

bunu niye bana yaptın diye ağladı

erkekler de ağlar ewet

eh Rahşan nasıl yaptın hakiketen

ikisini niye idare ettin

söylesene niye aldattın İlhami yi

yazık değil mi en sevdiğin adam mahvoldu

çünkü o cin fikirli bir insan değildi

bir yudum bir şey alsa paylaşmadan yemeyecek-içmeyecek bir insan

aileci-evine düşkün bir adam olacaktı

ben senin adına da üzülüyorum arkadaşım

kaybettin

adam senin kıçına pantolon almış- harçlık göndermiş

senin yaptığına bak

neyse

bunlar beni ilgilendirmez

haddime düşmez

ama nasıl hakikaten nasıl vazgeçtin

bense vazgeçemediklerime

aynı zamanda yazık ettiğim aşkıma ağladım bütün gün

belki ondan daha çok ben ağladım

o konuşabiliyor sonuçta arada gözleri doluyor ama ben

durmadan gözyaşı döküyorum

günah çıkarır gibi

İlhami -ben ve bizim gibiler

Sevgi üzerine işleyen yaşamlarını ,dostlukla gergefleyen

Nasıl da bulduk birbirimizi

Ta uzak yollardan –tanınmadık –bilinmedik yüzler

Nasıl da bir aradayız

Bazen kimin ilacı kimde bilmiyorsun

Hem de hiç

Ama biz şimdi gerçek dostuz aslında

Kim ne derse desin

İnşallah mutlu olursun dedim

Mutlu bir yuva diliyorum senin için

Sen evine düşkün bir adam olacaksın dedim

Dilşah Almanya da yetişmiş belki

Öyle gördü suçlama onu da dedim

Hayır dedi

Hakkımı helal etmiyorum

Görsün dedi

Yüreğimle söylüyorum bunu

Ah aldı benden iki yakası bir araya gelmesin dedi

Görür dedim usulca gözyaşları arasında

Dr. Sevgilime ettiklerimi görmedim mi ben şu on yıl içinde

Gördüm tek tek çıktı

Demek ki haksızlık etmişim

Suç benimmiş

O yüzden görür dedim

Sen üzülme

Kıyamıyorum sana İlhami

Evet kıyamadım ağabeyim gibi olmuş

Dünya ahret ağabeyim o benim

Biz öyle biliyoruz birbirimizi

Dünya hali işe bak be

Ne olacak şimdi baharda

İlhami var metin var ben var

Dilşah yok

Niye yaptın Dilşah ben bile kıyamadım o yazlara

Balkonumuza vuran denizin dalga sesine

Kahvaltımıza İlhami’nin getirdiği mis kokulu patates kızartmasına

Metin’in gazete hışırtısına

Kızarken güldüğümüz adamlara

Niye yaptım niye

O adam çok mu mutlu etti Dilşah’ı sahi dedi bir de

Bu kadar mı susadı ben sabrederken ihtiyaçlarıma

Deseydi dayanamıyorum

4 günde gel yine gelirdim

Ama benden vazgeçti belli ki dedi

Vazgeçtiii….

Kalktık yürüdük adalar da porsuk suyunun kenarından

Üstümüzde sararmış dökülmeye yüz tutmuş yapraklar arasından

köprüler geçtik

vedalaştık

göz göze gelmekten kaçınarak gitti adamın

sen daha iyi bilirsin

demek ki

şimdi

yaprak dökümü ….




15 kasım 2009 saat 22
50



Hülya Bayazlar













Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Yaprak dökümü Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Yaprak dökümü yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
yaprak dökümü yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL