DUA 10
Ey, yüce ve hikmet dolu Kuranını insanlığa hidayet rehberi olarak gönderen Allah’ım!o kaynağı katında olan yüce kitabını karanlıkta kalarak önünü göremeyen bana güneş ışığı gibi aydınlatıcı yap. Beni, onunla zulumattan nuruna çıkar. Suya hasret çorak toprakları yağmur indirerek canlandırıp hayat verdiğin gibi nuruna susayan gönlümü de mesajlarınla aydınlat.
Ey, nimetlerinden tekrar tekrar yararlandıran ve onları hizmetime veren Rabbim!
Sen yücesin. Nimetlerini bahşetmesen tüm bunları elde etmem nasıl mümkün olabilir? Allah’ım! Nimetlerine şükretmeyi dilime ve gönlüme yerleştir. Nankör olmaktan affına sığınırım. Benden lütfunu ve merhametini esirgeme.
Ey, Rabbim!
Nefsine ve şeytana uyarak işlediği suçların sorumluluğunu “tüm bunları dileyen Rahmandır” diyerek asılsız ve delilsiz iddialarla cahilce sözler etmekten sana sığınırım.
Allah’ım!
Hakikatı bütün açıklığıyla ortaya seren fermanını anlayıp kavrayabilecek bir öz verdin ki bana, düşünebildiğimde mesajların o kadar anlamlı ve sarıp sarmalayan özellikleriyle adeta özümle aynı kaynağın şelaleleri.
Mesajların özümün dile gelişi, ya da güneş misali aydınlatan yüzü. O aydınlığa sırtını dönen ise karanlığa mahkum etmiştir kendini. Özlerde açığa çıkarılmasını istediğin hakikatleri görmezden gelmek akıl karı değil. Atalarını üzerinde buldukları inançları sorgulamadan kabul eden çoğu insan; güneş gibi ortada olan hakikatlerini gösteren ışık mesabesindeki mesajlarını hiçbir delile dayanmadan sorgulamak gibi küstahça bir edaya bürünmekte. Oysa ataları bir şey bilmeyen ya da kendileri gibi akletmeyen birileri idiyseler?
Beni, özümden uzaklaştıracak bağnazlıktan düşüncesizce hareket ettiren taklit hastalığından kurtar.
Beni, mesajlarını okuyup düşünen ve özüyle birleştiren kullarından et. Onu okumaktan, anlamaya çalışmaktan uzaklaştırma. Düşünmeden hareket eden, vesvese ve şüphe içinde kıvranan zavallılardan etme.
Allah’ım!
Gönül, akıl ve baş gözlerimin görüşünü güçlendir ki aldatanların aldatmalarına karşı uyanık olabileyim. Zira her toplumda hakikatlerini görmekten ve göstermekten kaçınan keyif ve haz peşinde koşan bir kesim var. İbrahim(AS)in diliyle babasına ve halkına, Efendim Muhammed(sav) diliyle Kafirun suresinde vahyi seslenişle ben de sana olan kulluğumu sesleniyorum ve diyorum ki: “sizin taptıklarınıza tapmak uzak olsun benden. Ben ancak beni var eden ve doğru yola iletecek olan yegane Allah’a taparım.” Yahut “ben, tapmam sizin taptığınıza, siz de tapmazsınız benim taptığıma. Ve ben asla tapmayacağım sizin tapıp durduğunuza; siz de hiç tapmayacaksınız benim taptığıma. Sizin dininiz size, benimki bana.”
Seslenişimi kabul buyuracağın içtenlikte yapmamı sağla. Beni, zatından gayrısına tapanlardan etme.
Not: zuhruf suresinden esinlenilerek dile getirilmiştir.
YORUMLAR
Ey, nimetlerinden tekrar tekrar yararlandıran ve onları hizmetime veren Rabbim!
Sen yücesin. Nimetlerini bahşetmesen tüm bunları elde etmem nasıl mümkün olabilir? Allah’ım! Nimetlerine şükretmeyi dilime ve gönlüme yerleştir. Nankör olmaktan affına sığınırım. Benden lütfunu ve merhametini esirgeme.
------------------------------------------------------------------------------------------
Emin ali bey.Siz gerçekten harika birisiniz ALLAH sizden razı olsun efendim siz benim favorimsiniz puanım 10 dur efendim.
Hayırlı cumalar.