- 609 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Yaşamak, Seninle, Sence ve Senli
bazen insan, herşeyin üstüne üstüne geldiği devirler yaşar. hiçbir şey tam olarak onun istediği gibi olmuyordur mesela; veya en güçlü hissettiği anlarında güçsüzlüğünü farkeder en kaba haliyle. işte kendini idrakında önemli bir yol ayrımıdır o anlar...
güçsüzlüğün güce galebe çalması insanın kötü olduğunu düşündüğü tarafıyla barışması ve onu kabullenmesi ile mümkün. barışmak ve dengelemek... geçinebilmek...günahı da sevabı da abartmamak, kuyulara hapsetmemek kendini, akmak... akan her şeyle beraber akmak, yolunca, debisince... zevk ve acı asla sürekli değildir. her şeyi yerince yaşamak.
insanız.. acizliklerimizi, noksanlıklarımızı çok iyi biliyoruz aslında; ama geçinemiyoruz kendimizle. bu olmayınca civarla geçinmek de mümkün olmuyor.
bir barış imzalamak lazım... kötü bensem ve iyi de; ikisinin kavgası benden götürüyorsa ve yok olan tükenen bensem, olması gerekeni yapmak gerekiyor.
o, bu, şu hayatımızı çalamamalı. bizim vermek istemediğimiz hiçbir şeyi, hiç kimse bizden, hile hurda sihir söz ile alamamalı... ve vermek istediklerimize de kimse mani olamamalı...
kendine kıymet vermek egozim değildir, başkaların kıymet biçmesine hayatı oynamak ahmaklıktır. sana ait olmayan meziyet seni yüceltmez. sana ait olmayan meziyeti sende dillendiren aslında kendini, sana yücelttiriyordur.
peki başkalarının hayatına mecbur yaşamak zorundasın, başkalarınca ya da. çare ne? nasıl kendini yaşayacaksın?
acizsen ve elinden başka birşey gelmiyorsa bölünerek... gerekiyorsa bine bölünerek... kaça bölünmek gerekiyorsa o kadara bölünerek ve kaçını kiminle ne şekilde paylaşacağını sen tayin edebilmelisin. güç budur ve güçlü kendine ait yaşamını yaşayabilendir.
nasıl mı bölüneceğim?
cevabını bildiğin bir soru bu. yaşamak istiyorsan hodri meydan... ip uçları hep vardı. içinde kaç kişi var baksana. neden sadece biri baskın eleman?
yaşam, yaşama aç yaşanmaz.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.