- 2230 Okunma
- 9 Yorum
- 0 Beğeni
ÇİLLİ KIZ
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Doğup büyüdüğüm köyümün esmer,sarışın,buğday tenli,çilli yüzlü,kara,elâ,bal rengi ve mavi gözlü kızları vardı.Hepsinin de kendisine has güzelliklerini anımsarım.
Günü geldi içlerinden birisiyle evlendim.Bir köylü kızla evlenmekten hayatım boyunca
mutluluk duydum.
Fakir Baykurt’un “Çilli” adını verdiği bir öykü kitabını okudum gençliğimde.Öy-
künün kahramanı çilli yüzlü bir köy kızıydı.Çilli yüzlü köylü kızı her yönüyle çok güzel
anlatmıştı okurlarına.Öyküde tanıdığım bu çilli kızı hep merak ettim.Ne sevimli bir kız-
dı.O tarihlerde halkın çilli yüzlü kızlara karşı diğerlerinden farklı bir güzellik bakışı
vardı.Fakir Baykurt bu farklı bakışı değiştirdi.Çilli yüzlü kızlar da bir farklı güzellerdi.
Gönen Köy Enstitüsünü bitirdikten sonra yedi yıl ilkokul öğretmenliği yaptım
köy ve kasabalarda.1964’te öğretmenlikten istifa edip,İstanbul Çapa Eğitim Enstitüsü
Pedagoji Bölümünde öğrenci oldum.Hayatımda ilk kez büyük şehir görmüştüm.İstan-
bul doğal güzellikleri,tarihi camileri,kiliseleri,havraları,sinegogları,müzeleri,hisarları,
surları,tiyatroları,sinemaları,hastaneleri,üniversiteleriyle bir kültür ve sağlık kentiydi.
Fırsat buldukça tarihi yerleri gezdim.Tiyatrolarda değerli eserlerin oynanmasını iz-
ledim.Açık oturum,panel ve konferaslarda İlhan Selçuk,Prof.Tarak Zafer Tunay’a,
Orhan Cavit Tütengil gibi değerli insanların anlattıklarını dinledim.İstanbul’un ba-
na sunduğu kültüre penceremi açtım.İstanbul bütünüyle benim kültür ufkumu geniş-
leten bir açık üniversite oldu.İki yıl sürecek olan öğrenciliğimde olabildiğince İstan-
bul’un her yönüyle buluşmaya çalıştım.
İstanbul’a yönelik açılımlarımda,beni derinden etkileyen; çilli genç bir kız olan
Asistan Dr.Türkân Saylan’ı tanımak oldu..Fakir Baykurt’un öyküsünde anlattığı
“Çilli Kız”,arkadaşlarımla ziyaret ettiğim okulumun yakınındaki “Çapa Zührevi Hastalıklar Hastanesi’nde”karşıma çıktı.1964’lü yıllarda Türkân Saylan,ince na-
rin vücutlu,sevgi ve güven dolu,öz verili çilli bir genç hanımdı.Hastanede bizi gezdirdi.
Bir çok frengili,cüzamlı hasta vardı.Bir çoğunun kulak,yüz,burun kısımlarını hastalık
kemirmiş,şekilleri bozulmuştu.Türkân Saylan’ı çok sevdiklerini ruh hallerinden anla-
mıştık.Sevgilerini gülücükler olarak gözlerine ve dudaklarına yansıtamıyorlardı.Yüzle-
ri harap olmuştu.Türkân Saylan,onların sırtlarını,yüzlerini okşuyor,ellerinden tutuyor-
du korkmadan,tiksinmeden.Bu çilli genç asistan doktorun bu hastaların tedavisini yap-
mak için gösterdiği özveriye hayran kaldım.O,bir sevgi ve zor görevin insanıydı genç yaşında.Biz yoksul,çelimsiz vücutlu kir pas içindeki köy çocukları Köy Enstitülerinde
toplandığımızda,bize kucak açan öğretmenlerimiz ve yöneticilerimiz de,tiksinmeden
yüzlerimizi,başlarımızı okşamışlardı.Bizlere güven duygusunu,cesaretli ve dirençli
olmayı,görevin kutsal bilincini,sevgiyi,yoksuldan,halktan yana olmayı,üretkenliği,
dürüstlüğü,vatan sevgisini,Atatürk devrimleri,Türkiye Cumhuriyeti ilkelerine bağlı-
lığı,öğretmişler ve özümsetmişlerdi.Bu bilinçle,bütün ömrümüzü çağdaş bir anlayış-
la sürdürdük.Sayın Türkan Saylan’ı tanıdığımda,onda Köy Enstitüleri’nde bize ve-
rilen eğitimin izlerini gördüm.Bu çilli yüzlü genç dr.asistan kızı birden çok sevdim.
Bu hastane ziyaretinden sonra,bir daha yüz yüze konuşma olanağı bulamadım.Son-
raki yıllarda sayın Prof.Dr,Türkân Saylan’ı tv.programlarından izledim.
Prof.Dr.Türkân Saylan’ın Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ndeki özverili
çalışmalarının bütün çağdaş kafalı Türkiye Cumhuriyeti aydınları ve halk farkındadır.
Geçmişte,yoksul köy çocuklarına kucak açan Köy Enstitüleri bizlere okuma olanağı
yaratmıştı.17 Nisan 1940’ta Köy Enstitüleri açıldığında,çoğumuzun köyünde ilkokul
yoktu.İlkokulu bitirme olanağı bulan yoksul köy çocukları,yalnızca il ve büyük ilçe
merkezlerinde bulunan ortaokul ve liselerde okuma olanağına sahip değildi.Köy
Enstitüleri bize eğitim fırsatı yarattı.Köy Enstitüleri’nin kurulup gelişmesinde alın
terini akıtıp el hünerleriyle katkıda bulunan köy çocuklarının yeni çağdaş bir öğ-
retmen tipi olarak köylerde başlattığı aydınlanmadan korkanlar Köy Enstitülerini
dayanaksız ve yalan gerekçelerle kapattılar.Günümüzde ise,eğitimin özelleştirilip,
gerek özel okullar,gerek özel dershanelere devamda maddi sıkıntıya düşen emekli,
işçi,çiftçi,çocuklarının önü yine bir farklı girişimle kesilmeye çalışılıyor.İşte bu
kösteklemenin yarattığı sakıncaları bir nebze de olsa önlemek için,Sayın Türkân
Saylan’ın önderliğinde çalışan Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin,üniversiteye
kadar uzanan 30 bin civarındaki bir öğrenciye burs vererek destek olması,açtığı yurt-
larda barındırması yoksul gençlerimiz için önemli bir durumdur.Bu gençler verilen
destekle,çağdaş bir bilinçle yetişmektedirler.Dün Köy Enstitüleri’ne yapılanlar,
şimdi de çeşitli gerekçelerle Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne ve buna benzer
derneklere yapılabilecektir diye düşünmek durumunda bırakıyor bizleri.
Sayın Türkân Saylan’ı tanıma bilincindeki tüm insanlar onu sonsuza dek
saygı ve şükranla anacaklardır.
Nazmi ÖREN
YKKD üyesi-Antalya
YORUMLAR
Köy enstitüleride Öğretmen okullarıda hep aynı düşüncelerle kapatılmadı mı? Öğretmenliği isteyerek bilerek oraya gidenler
şimdi rastgele tercihlerle öğretmen olanlarla aynı kefeye konur mu? Köyü görünce yılan,köylüyü görünce burnunu kapatan
sayısız öğretmen var şimdi.Bizler kendi isteklerimizle doğuyu ve güney doğuyu isterdik.Şimdi doğuya tayini çıkınca mesleği bırakan çok öğretmen sayabilirim size..Saygılarımla...
Mehmet ASLAN tarafından 2/6/2010 4:50:57 PM zamanında düzenlenmiştir.
Mehmet ASLAN tarafından 2/6/2010 4:51:35 PM zamanında düzenlenmiştir.
Çok anlamlı bir yazıydı saygıdeğer Hocam. Sizi ve güne düşen bu değerli yazınızı tebrik ederim.
Nazmi Ören
İlginize ve duyarlılığınıza teşekkür ederim.Her tür yazıyı okumaktan korkmayınız.Sevgili Eğitim Devrimcisi İ.Hakkı Tonguç'un öğüdüdür bu bizlere.ÇİLLİ KIZ ;( YENİ KUŞAK KÖY ENSTİTÜLER DERNEĞİ'NİN çıkardığı YENİDEN İMECE DERGİSİ'NİN 25. sayısında da yayınlandı.Bu dergimizi de okumanızı öğülüyorum.
Nazmi Ören
Çok teşekkür ediyorum.Her türlü yayın ve yazıyı okumaktan korkmayalım.Bu bize Hakkı Tonguç'un öğüdüdür.Çilli Kız "Yeniden İmece Dergisi'nin 25.sayısında da yayımlandı.Bu dergiyi de izlemenizi öneriyorum. Sevgiler,saygılar.Nazmi ÖREN
Günün yazısını ve yazarını gönülden kutlarım. Türkan Hanım gibi insanların daha çok olmalarını temenni ederim.
Buradan kendisine Allah'tan rahmet dilerim. Sevgiler duyarlı yüreğinize...
Nazmi Ören
Çok teşekkür ederim.Her türlü yayın ve yazıyı okumaktan korkmayalım.Bu bize İ.Hakkı Tonguç'un öğüdüdür.Çilli Kız İmece Dergisi'nin 25.sayısında da yayımlandı. Bu dergiyi de izlemenizi öneriyorum.Sevgiler,saygılar.Nazmi ÖREN
Değerli yazara önce hoş geldiniz diyor, seçkisini yürekten kutluyorum.
Sitemizin yeni kazandığı bu değerli insan, bize mutluluk verdi.
Nazmi Ören
Çok teşekkür ederim.Her türlü yayın ve yazıyı okumaktan korkmayalım.Bu bize İ.Hakkı Tonguç'un öğüdüdür.ÇİLLİ KIZ Yeniden İmece Dergisi'nin 25.sayısında da yayımlandı.Bu dergiyi de izlemenizi öneriyorum.Sevgi ve saygılarımı sunarım.Nazmi ÖREN
************************
"Biz yoksul,çelimsiz vücutlu kir pas içindeki köy çocukları Köy Enstitülerinde
toplandığımızda,bize kucak açan öğretmenlerimiz ve yöneticilerimiz de,tiksinmeden
yüzlerimizi,başlarımızı okşamışlardı.Bizlere güven duygusunu,cesaretli ve dirençli
olmayı,görevin kutsal bilincini,sevgiyi,yoksuldan,halktan yana olmayı,üretkenliği,
dürüstlüğü,vatan sevgisini,Atatürk devrimleri,Türkiye Cumhuriyeti ilkelerine bağlı-
lığı,öğretmişler ve özümsetmişlerdi.Bu bilinçle,bütün ömrümüzü çağdaş bir anlayış-
la sürdürdük.Sayın Türkan Saylan’ı tanıdığımda,onda Köy Enstitüleri’nde bize ve-
rilen eğitimin izlerini gördüm."
"Sayın Türkân Saylan’ı tanıma bilincindeki tüm insanlar onu sonsuza dek
saygı ve şükranla anacaklardır."
*********************************
Rahmetli Türkan Saylan Hoca'nın kişiliğinde,hastalarında yansıttığı insan sevgisinde,"Köy Enstitüleri" ni görmeniz,
Köy enstitülerinden kimlerin,neden rahatsız olduğunun ipuçlarını veriyor.
Kaderine terketmediği hastaları , yoksul kız çocuklarımızı çağdaş yaşama kazandırma,çağdaş yaşam bilinç ve mücadelesinin neferi yapma gayretleri ; Köy Enstitüleri gibi göze batması,rahatsızlık vermesini de anlaşılır kılıyor.
Varolun hep.
Selam saygı.