YaKaRıŞLaR 2
Bitmez tükenmez martıların haykırışı var yüreğimde sana dair uçup gelen.
Bir yarım sesle sesleniyorum beni duyar mısın?
Ayın o acılı suratının ardından gün doğduğunda, kanatlarını çırpan bir küçük kuş olduğunda sabah,
sen yüreğini geçmisin kirinden arındırıp benim ellerime koyacakmısın?
Beni sevebilir misin?
Niyetli misin buna?
Sen ilk yazın kucağında uyurken
yağmurlu serin akşamları düşünüp ödünç verilmiş yataklarda geçirdiğin sevişmeleri hatırlayıp kahrolacak kadar niyetli misin buna?
Tograğın iliğine ve kemiğine işleyen çok eski bir yağmur kadar beni içinde barındıracak mısın?
Ay düşmüs toprakta menekşe kokulu öpüşmelerle gecikmiş iklimlerin ortasındayız seninle.
Zaman durdu sanki birden tartışmalar bitti.
Güneşe dönüyor ayçiçeği gün hızlandığında ve ben her güne uyandığımda sana dönmeye niyetli.
Sana diyor ki gözlerim; sen bir kırlangıç gibisin.
Hayatın sana verdiği uslanmaz ruhun içinde her baharda bana dönen ama güzün hep göç eden...
Ve ben korkuyorum seni sevmekten.
Bitmeyen şarkılarla avunmayacağım bundan böyle.
Bak şimdi gökyüzüne, hayali bir gölgeye dönüşüyor benim bedenim.
Her nefesinde solumaya başladın bile beni.
Ve ben korkuyorum.
Bir kasımpatı çiçek açıyor sarı taç yapraklarıyla.
Ve gözlerim tiryakisi olduğum kahvenin tadında.
Bunu biliyorum gece parçalanıyor, yıldızlar çıkıyor yüreğimden.
Kirpiklerim titremeye başlıyor.
Bu kız çocuğu yüreğine yumulmuş ve bir daha ağlamak istemiyor,
anlıyor musun?
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.