- 1024 Okunma
- 7 Yorum
- 0 Beğeni
gerçek aşk...
Gerçek aşkı aradım başka kucaklarda. Başkaları beni, senden daha çok sever sandım… yanıldım.
Bir senmişsin koynunu hiç çıkarsız bana açan. Bir senin koynunda geceler gündüz olurmuş. Oraya ne yağmur ne fırtına uğrarmış. Hep yazmış orası, hiç kış olmazmış.Bir senin kokuna özenirmiş güller. Güller bile anlamış değerini de ben anlamamışım.
En fırtınalı anlarda sığınılacak tek liman senmişsin. Fırtınaya öfkelenen dalgalar bile, sıcacık yüreğine sığındığımda alabora edemezmiş beni. Bir senin yüreğine attığım demir kayıp gitmezmiş. Öyle sağlam geçirirmişsin ki o çengeli bedenine; çıktığı anda yüreğin, göğsünden kopup gelirmiş.
Dünya üzerinde dayanabileceğim tek koca çınar senmişsin. Kemirse de köklerini acıların, sapasağlam dururmuşsun ben düşmeyeyim diye. Çünkü düştüğümde benden çok sen acırmışsın. Bende oluşan ufacık bir çizik bile sende devasa bir yaraya dönüşürmüş.
Başka dudak senin gibi öpemezmiş beni öyle içten, öyle sıcak. O sahte öpüşler ilaç değilmiş kanayan yaralarıma. Nefesin ısıtırmış buz tutan düşlerimi, ılık bir rüzgar gibi. Senin kadar narin okşayamazmış saçlarımı hiçbir el. Hiçbir kol, senin kadar kocaman saramazmış soğuktan titreyen bedenimi.
Yüreğime düşen bir kıvılcım, sen de volkan olur, sende patlarmış. Ben üşüdüğümde sen titrermişsin. Hayatın bana attığı her tokat, senin yüreğini dağlarmış. Benim dağlarıma kar yağmasın diye set çekermişsin yüreğini.
Dünya üzerindeki tek çıkarsız aşkmışsın sen. Öyle saf, öyle temiz….Bilemedim ben…
Yanıldım.
Girdiğim hayatlarda güneş oldum, yaz oldum ama sağnak yağmurlara tutuldum. Şimdi kışlarımı kırmızı karlar düşüyor. Elleri değil; yürekleri bile titremedi hainlerin, pusu kurarken baharıma. Acımasızca gökyüzüme kara bulutları bırakıp gittiler.
Çok yaraladılar gecelerimi, kanattılar rüyalarımı. Güneşimi çalıp gidenler bir mum ışığı bile bırakmadı giderken. Kalakaldım böyle bir başıma, böyle çaresiz, böyle sahipsiz.
Kimse senin gibi sevmedi beni.
Avuçlarımda şimdi pişmanlıklarım var. Diz boyu yaralarım var, kırılmış kalbimde. Hayallerim çamurlara düştü de tutamadım. Kaldıramadım yere düşen çaresizliğimi. Yeniden yeşertemedim düşlerimi.
Oysa ben senden giderken; masmavi gökyüzümde, kuşlar birbirine aşk şarkıları söylüyordu. Kar yağan bir tek yamacım bile yoktu. Fırtınayı da zemheriyi de görmemişti yüreğim. Gecelerim karanlık yüzü görmemişti. Yağmur hafif çiselerdi, gökkuşağının ardından umutlarım yeni filizler versin diye.
Gücüm kalmadı; artık üstüme üstüme esen fırtınalara karşı durmaya. Gücüm kalmadı; düştüğüm yerden yeniden yeniden kalkmaya. Artık için için kanayan yaralarımı dindiremiyorum
Yine açsan bana koynunu da usulca sokulsam sana.Yine sarsan beni karanlık gecelerde sımsıkı; hiç üşümesem, hiç korkmasam. Gözlerinin içine bakarken, yine titrese yüreğim; heyecandan çırpınan bir kuş yavrusu gibi. Dizinin dibinde uyansam huzur dolu sabahlara.
Zararı yok sana gelen yollarda dikenler batsın ayağıma da kanasın. Zararı yok düşeyim de acısın dizlerim. Biliyorum ki sen sihirli bir öpüşle iyileştirirsin. Bırak yağmur da yağsın; sırılsıklam ıslansın bu yüzsüz yüreğim. Senin gözlerinde kururum nasıl olsa. Ayazda kalıp üşüsem de çok önemli değil. Nasıl olsa sen ısıtırsın sıcacık koynunda beni, çünkü sen; kanatsız bir meleksin, çünkü sen; ANNESİN
YORUMLAR
"ana gibi yar olmazmış" ve "ağlarsa,anam ağlar...gerisi yalan ağlarmış " diyen atalarımın kabirleri cennet olsun...Tüm anaların taksiratını bağışlasın Rabbim...ve,işte gerçek aşk...diğerleri yalan mı yalannnnnnnnnnnn...
tebriklerim,45 yıldır durmadan okuyan ruhuma verdiğiniz büyük ders ve tüm hücrelerimin titremesine vesile olan kalem ve yüreğinizedir...selamlarımla...
efsun dalya
çok teşekkür ederim
Ah, annelerimizin değerini zamanında bilebilsek keşke ! Sonradan yaşamasak pişmanlıkları.
Anne sevgisi, özlemi; çok güzel anlatılmış yazıda. tebrikler.
efsun dalya
değerini bilmesek bile hep sığınacak limandır bize...
ilgi ve özeninize çok teşekkür ederim...