- 9080 Okunma
- 15 Yorum
- 0 Beğeni
SİLAH
SİLAH
1980 yılı kasım ayı içindeydi. Kaldığım lojmanın kapısı gürültüyle çalındı. Kapıyı açtığımda bahçede bir askeri araç kapıda da rütbeli bir asker gördüm.
Adımı soyadımı sorduktan ve beni tanıdıktan sonra tok ve duygusuz bir sesle:
-Hocam hakkınızda şikayet var. Bir Belçika ondörtlü tabancan var.
Onu almaya geldim. Merak etme sahipsiz yazacağım arazide bulunmuş gibi.
-İyi de komutanım benim ne ruhsatlı ne ruhsatsız hiçbir silahım yok
Dedim. Uzun konuşmalar sonunda komutan gerçekten silahımın olmadığına kanaat getirdi.
Sanırım köylülerden muhtardan benimle ilgili gerekli bilgileri almıştı daha önce; ki inandı.
Aksi halde inandırmam olası değildi. Konuşmalarının içinde epey bilgi sahibi olduğunu
sezdiriyordu:
-Peki hocam inanıyorum. Gerçekten silahın yok. Seni tanırım daha
yeni gözaltından bırakıldığını da biliyorum. Silahın yok ama bana Belçika ondörtlü dokuz
mm çapında bir tabanca getirmezsen bu şikayet eden bir üstüme şikayet ederse ki edecektir,
seni alırlar bir sürü işkence göreceksin ve bir silah icad da edersen bulup getireceksin….Sana bir hafta süre veriyorum.Ara bul satın al akrabalardan al ama bu söylenen özelliklerde tabanca bul getir…Bende o şikayet eden kişiye işte silahı aldım derim kurtulursun….
Benimle tokalaşarak gitti. O gittikten sonra düşündüm komutan gerçekten haklı. Oniki eylül sabahı gözaltına alındım. Bilinen sorgulardan geçirildim. Gözlerim bağlı anadan doğma soyularak –pardon ayağımda çoraplarım kalmıştı- köyden ,komşu köylerden , ilçeden, ilden, komşu illerden yüzlerce isim soruldu bana. Tanıyıp tanımadığım ne iş yaptıkları gibi sorular. Tanıdıklarımı tanıdığımı ve işlerini söyledim… Her isim için sonradan hesapladım
seksen bir cop ile ödüllendirildim. O zaman öldürülen popüler isimlerden kimi isterlerse ben öldürdüm diye imza vereceğimi söyledim.Sorgudan sonra dört gün baygın kalmıştım. Beşinci gün tekrar sorguya alındım. Ben büyük bir korku ve dehşetle:
-Kimi isterseniz ben öldürdüm diye imzalarım dedim.
-Haydi ordan lan sen bir tavuk bile kesemezsin.-Doğru şimdiye kadar bir tavuk bile kesmiş değilim- dedi sorgucum. Daha sonra sözlerini şöyle sürdürdü:
-Kusura bakma hocam bazen kurunun yanında yaş da yanıyor. Dedi.
Gerilmiş olan sinirlerim boşaldı. Hüngür hüngür ağlama tuttu beni. Bunca işkenceyi boş yere
çekmişim, hangi mantıkla yapılır bunlar anlamak mümkün değil…..
Köylülük ahlakı öyle bir şey ki anlamak mümkün değil. Görmezsin
Selam vermeden geçersin, en büyük kötülü düşünebilir senin için, yada oyunda yenersin
Eline fırsat geçince kuyunu kazar. Veya birgün bilmeden yada bilerek bir çıkarına zarar vermişsindir akla gelebilecek en büyük kötülüğü yapar sana….
Bugün bile sırtımda o işkenceden izler hala görünüyor. Orada beni gören arkadaşlarım hala beni gördüklerinde o zamandan şimdiye kadar beleşten yaşadığımı söylerler. O baygın olduğum günler koğuş arkadaşlarım kaç kez öldüğümü sanmışlar da kalbimin hala attığını dinleyince askerleri çağırmaktan vazgeçmişler….
Beş gün tanıdığım herkesten silah bulunabilecek herkesten tabanca aradım. En nihayetinde beni seven bir kirvem bir arkadaşından bulabileceğini söyledi. Bu beş gün boyunca tuttuğum aracın parası ve tabancaya verdiğim para on aylık maaşımdan daha fazlaydı. Tabancayı aldım bir bez torba dikerek içine koydum muhtarı yanıma alarak muhtarın arabasıyla karakola gittim. Komutan karakolda yoktu ,ilçeye gittiğini söyledi yerine bakan komutan. Kendimi tanıttım ve komutanın istediği tabancayı teslim etmeye geldiğimi söyledim:
-Ben bunu alamam yetkim yok. Götürün yarın komutanım gelince
getirirsiniz dedi.
-Komutan bey ortalık asker kaynıyor buradan çıkınca bir arama olur
da yakalanırsam ne olacak dedim.
-Beni ilgilendirmez. Ben alamam. Dedi…
-Bari komutanın gelince benim geldiğimi silahı getirdiğimi söyle
kendisi mümkünse gelip alsın benim silahla bu yollarda gezinmem akıl alacak bir durum değil dedim.
Ertesi gün kapım yine çalındı açtım baktım komutan kapıda. Getirip
Silahı torbanın içinde kendisine verdim. Giderken her bir iki dakikada bir pat diye bir kurşun sıkarak gitti. Gözden yitinceye kadar silah sesi geliyordu….
YORUMLAR
ben yaşimdan dolayı o günleri anımsamıyorum ama her anlatıldığında yani büyüklerim her anlatığında yüzlerinde buruk bir üzüntü ile sizin yaşadıklarınnıza benzer anlarını anlatıyorlardı .silahın gölgesinde yapılan herşey hunharcadır .12 eylül silahların gölgesinde yetişmiş kara bir ölüm günü idi
tenrikler neciwan yüregine sağlık.....
necirvan-1
çoban öğretmen okuma yazma bilmeyen hatta türkçe bilmeyen
binlerce kişi vardı doktor avukat öğretmen mühendis hangi
insan türünü istersen vardı... yüzde sekseni de işkenceden sonra bırakıldı.
bir oparator doktor da vardı baştabip. işkence görmeden çıktım deme
diye onu da işkenceden geçirip bıraktılar....sadece ben işkence görmedim
demesin diye....kaç tanesi öldü orada.....allah düşmana göstermesin....
askeri ihtilallerden çok çektik. bugün bile askerlere çanak tutan askerleri
ikide bir davet eden kişi çevra ve partiler maalesef vardır.....allah hepi mizi onların hayrından da şerrinden de korusun......
sevgiyle.....
O GÜNLERİ AZ ÇOK HATIRLARIM ALLAH KİMSEYE GÖSTERMESİN CİZREDEN ÇOK İNSAN ALINDI
ÇOK ÇEŞİT İŞKENCEYE MARUZ KALDILAR VE YILLARCA MEDYANIN GÜNDEMİNDEN DÜŞMEYEN
NURETTİN YILMAZ VE ARKADAŞLARIBİZE KOMŞULARDI
YANİ AHBATTIK DURUMUNU BİLİYORDUK BİRDE AMCAMLAR VARDI YAKALANANLAR HEPSİNİ HER AN ÖLÜM HABERLERİNİ BEKLİYORDUK ALLAH SİZE SABIR VERSİN
BİR DAHA BÖYLE BİR ŞEYİ GÖSTERMESİN
necirvan-1
çoban öğretmen okuma yazma bilmeyen hatta türkçe bilmeyen
binlerce kişi vardı doktor avukat öğretmen mühendis hangi
insan türünü istersen vardı... yüzde sekseni de işkenceden sonra bırakıldı.
bir oparator doktor da vardı baştabip. işkence görmeden çıktım deme
diye onu da işkenceden geçirip bıraktılar....sadece ben işkence görmedim
demesin diye....kaç tanesi öldü orada.....allah düşmana göstermesin....
askeri ihtilallerden çok çektik. bugün bile askerlere çanak tutan askerleri
ikide bir davet eden kişi çevra ve partiler maalesef vardır.....allah hepi mizi onların hayrından da şerrinden de korusun......
sevgiyle.....
GÜZEL BİER YAZI OLMUŞ.ŞAKA "İLE KERIŞIK BENDE 12 EYLÜLDE SABAHTAN ÖĞLEYE KADAR NEZARETTE YATTIM.
SUÇUM FIRINDAN BAŞKASINA İYİLİK AMAÇLI EKMEK ALMAK,,NASIL İYİMİ? ANNEMLER BAĞIRIYOR GEL GEL DİYE ...NASIL GELİRSİN JANDARMALAR ARALARINA ALMIŞ GİDİYORLARDI....SELAMLAR....MANTIĞIN BİTTİĞİ YERDE BAŞLAYAN OLAYLARDAN BİRİ OLARAK DEĞERLENDİRİYORUM.......TEKRAR SELAMLAR...
necirvan-1
çoban öğretmen okuma yazma bilmeyen hatta türkçe bilmeyen
binlerce kişi vardı doktor avukat öğretmen mühendis hangi
insan türünü istersen vardı... yüzde sekseni de işkenceden sonra bırakıldı.
bir oparator doktor da vardı baştabip. işkence görmeden çıktım deme
diye onu da işkenceden geçirip bıraktılar....sadece ben işkence görmedim
demesin diye....kaç tanesi öldü orada.....allah düşmana göstermesin....
askeri ihtilallerden çok çektik. bugün bile askerlere çanak tutan askerleri
ikide bir davet eden kişi çevra ve partiler maalesef vardır.....allah hepi mizi onların hayrından da şerrinden de korusun......
sevgiyle.....
Balyoz, kafes adını her kim ne koyuyorsa 12 eylül benzeri bu kirli oyunlar inşallah bu ülkenin başına bir kez daha musallat olmaz.Masum insanların temiz bir dünyada yaşamasına yazınız bir ışık olması temennisiyle...
necirvan-1
çoban öğretmen okuma yazma bilmeyen hatta türkçe bilmeyen
binlerce kişi vardı doktor avukat öğretmen mühendis hangi
insan türünü istersen vardı... yüzde sekseni de işkenceden sonra bırakıldı.
bir oparator doktor da vardı baştabip. işkence görmeden çıktım deme
diye onu da işkenceden geçirip bıraktılar....sadece ben işkence görmedim
demesin diye....kaç tanesi öldü orada.....allah düşmana göstermesin....
askeri ihtilallerden çok çektik. bugün bile askerlere çanak tutan askerleri
ikide bir davet eden kişi çevra ve partiler maalesef vardır.....allah hepi mizi onların hayrından da şerrinden de korusun......
sevgiyle.....
ONİKİ EYLÜL TÜRK ULUSUNUN ÜSTÜNDEN BULDOZER GİBİ GEÇTİ .KİMİMİZİ EZİP YOK ETTİ,KİMİMİZİ SAKAT BIRAKTI .KİMİMİZ DE BÖYLE LANETLİ ANILAR VE TRAVMALAR BIRAKTI .KİTAPLARIMIZA BİLE SİLAH VE TERÖRİST MUAMELESİ YAPTILAR .SABAHA KARŞI BEŞTE ,ASKERLER ÇAMURLU POSTALLARIYLA GİRİP EVLERİMİZİ ARADILAR .YAŞANAN ACILAR UNUTULMUYOR .AMA ONLAR KİMDİ ,ADLARI NEYDİ ,ÇOKTAN UNUTULDULAR . VE TARİHİN ÇÖPLÜĞÜNDE YARGILANARAK YERLERİNİ ALDILAR .BİR DAHA O KARA EYLÜLLERİ YAŞAMAMK DİLEĞİMLE .TŞKLER GÜZEL YAZINIZ İÇİN .YÜREĞİNİZE SAĞLIK SEVGİLİ MESLEKTAŞIM .DEĞERLİ ŞAİR DOSTUM .
necirvan-1
çoban öğretmen okuma yazma bilmeyen hatta türkçe bilmeyen
binlerce kişi vardı doktor avukat öğretmen mühendis hangi
insan türünü istersen vardı... yüzde sekseni de işkenceden sonra bırakıldı.
bir oparator doktor da vardı baştabip. işkence görmeden çıktım deme
diye onu da işkenceden geçirip bıraktılar....sadece ben işkence görmedim
demesin diye....kaç tanesi öldü orada.....allah düşmana göstermesin....
askeri ihtilallerden çok çektik. bugün bile askerlere çanak tutan askerleri
ikide bir davet eden kişi çevra ve partiler maalesef vardır.....
Ayrıca arama bahanesiyle girdikleri evlerde gıda maddelerini evin ortasına
karışık bir şekilde dökerlerdi.
bulguru pirinci tuzu şekeri salçayı yağı...makarnayı mercimeği ... evde ne varsa hepsini üst üste dökerlerdi....
allah hepi mizi onların hayrından da şerrinden de korusun......
sevgiyle.....
Allah bir daha o günleri yaşatmasın,mubirlerin cirit attığı,kendini bilmezlerin selahiyet ve de yetkilerle donatıldığı bir ortamda,kimler acı çekmedi ki.Bu bedeli milletçe ödedik... o günleri tekrar yaşar gibi oldum,saygılar Erman Ulusoy
necirvan-1
çoban öğretmen okuma yazma bilmeyen hatta türkçe bilmeyen
binlerce kişi vardı doktor avukat öğretmen mühendis hangi
insan türünü istersen vardı... yüzde sekseni de işkenceden sonra bırakıldı.
bir oparator doktor da vardı baştabip. işkence görmeden çıktım deme
diye onu da işkenceden geçirip bıraktılar....sadece ben işkence görmedim
demesin diye....kaç tanesi öldü orada.....allah düşmana göstermesin....
askeri ihtilallerden çok çektik. bugün bile askerlere çanak tutan askerleri
ikide bir davet eden kişi çevra ve partiler maalesef vardır.....allah hepi mizi onların hayrından da şerrinden de korusun......
sevgiyle.....
o dönemde kimlere neler yapılmadı ki, bu tür dönemler bir milletin tarihine kara bir leke gibi düşüyor ne yazık ki, izleri de yıllarca silinmiyor, maalesef ülkemiz bu makus kaderi defalarca yaşadı, defalarca bu noktaya taşındı, hala da aynı noktalara taşınmaya çalışılıyor, tarih tekkerrürden ibarettir denir ancak hatalardan ders alınsa tarih tekerrür eder mi bunu da düşünmek gerekir. Ne yazık ki; yaşananlardan ders alınıp ona göre hareket edilmiyor ne yazık kıi...
Size çok geçmiş olsun, sağlıkla kalın.
necirvan-1
çoban öğretmen okuma yazma bilmeyen hatta türkçe bilmeyen
binlerce kişi vardı doktor avukat öğretmen mühendis hangi
insan türünü istersen vardı... yüzde sekseni de işkenceden sonra bırakıldı.
bir oparator doktor da vardı baştabip. işkence görmeden çıktım deme
diye onu da işkenceden geçirip bıraktılar....sadece ben işkence görmedim
demesin diye....kaç tanesi öldü orada.....allah düşmana göstermesin....
askeri ihtilallerden çok çektik. bugün bile askerlere çanak tutan askerleri
ikide bir davet eden kişi çevra ve partiler maalesef vardır.....allah hepi mizi onların hayrından da şerrinden de korusun......
sevgiyle.....
merhaba efendim
inanın kanım dondu ne berbat bir olay yaşamşşsınız suçlular ellerini kollarını sallay sallaya gezsin suçsuz insan işkence görsün bu olacak bir şeymi çok büyük geçmiş olsun kardeşim allah yüzüne bakmış yine bu yetkili kişiler anlamazmı bir insanın suçlu yada suçsuz olduğunu ben cahıl halımde insanın yüzüne bakınca anlıyorumda onlar anlamayacak aklım almadı doğrusu ne kadar büyük haksızlık yine de verilmiş sakanız varmış ölebilir yada sakat kalabilirdiniz hani derler ya allah kuru iftiradan korusun diye sizin olayda böyle olmuş çok büyük geçmişler olsun allah o günleri bir daha geri getirmesin çok kötü yıllar yaşadık o dönemler gerçi şimdi de deyişik olaylar yaşıyoruz olaysız günümüz geçmiyor dış düşmanlarımız yüzünden allah esirgesin korusun bizleri evlatlarımızı demekten başkada yapacak bir şey yok galiba bizler suçsuz insanlarla ugraşırken esas katıller ortalarda bando mızıkalrla karşılayıp başlarına bir taç gögüslerine bir madalya takmadığımız kaldı özür dilerim bende çok dertliyim bu konularda kardeşim çenem açıldı yine bu olaydan dolayı üzgünüm bir daha göstermesin mevlam sevgi ile kal
necirvan-1
çoban öğretmen okuma yazma bilmeyen hatta türkçe bilmeyen
binlerce kişi vardı doktor avukat öğretmen mühendis hangi
insan türünü istersen vardı... yüzde sekseni de işkenceden sonra bırakıldı.
bir oparator doktor da vardı baştabip. işkence görmeden çıktım deme
diye onu da işkenceden geçirip bıraktılar....sadece ben işkence görmedim
demesin diye....kaç tanesi öldü orada.....allah düşmana göstermesin....
sevgiyle.....
malesef cok aci bir gecmis ve izlerinini hala korumakta...
benimde arkadaslarim vardi yillarca icerde yatan yillarca iskence gören...
iste o günlerde atildi bugünlerin temeli
bizler bölücülügün ne oldugunu bilmezken demokrasi adina yazdilar bu senaryoyu...
iste o günlerde oynamaya basladilar piyonlari bu sahnede...
bu film ne zaman biter bilinmez... .
bildigim tek sey birlikten kuvvet dogar...
her seye ragmen...
necirvan-1
çoban öğretmen okuma yazma bilmeyen hatta türkçe bilmeyen
binlerce kişi vardı doktor avukat öğretmen mühendis hangi
insan türünü istersen vardı... yüzde sekseni de işkenceden sonra bırakıldı.
bir oparator doktor da vardı baştabip. işkence görmeden çıktım deme
diye onu da işkenceden geçirip bıraktılar....sadece ben işkence görmedim
demesin diye....kaç tanesi öldü orada.....allah düşmana göstermesin....
askeri ihtilallerden çok çektik. bugün bile askerlere çanak tutan askerleri
ikide bir davet eden kişi çevra ve partiler maalesef vardır.....allah hepi mizi onların hayrından da şerrinden de korusun......
sevgiyle.....
NE KÖTÜ DEĞİLMİ ? O DÖNEMLERİ YAŞAMIŞ OLMAK VE HALA O GÜNLERİN İZİNİ TAŞIYOR OLMAK ACIDA OLSA GERÇEK.ÜLKEMİZ GERÇEĞİ DEMEK ARTIK KLİŞE OLMUŞ,AMA DOĞRU.EĞRİ OLANDA,DOĞRU OLANDA KORKUDAN HER SÖYLENENE EVET DEMEK ZORUNDA BIRAKILDI.İNSANLAR TANIMADIKLARI KİŞİLER HAKKINDA BİLE TANIYORLARMIŞ MUAMELESİ YAPTIRILDI.NE YAZIK,İÇERİ GİREN ONCA SUÇLU SUÇSUZ HERKES İŞKENCE GÖRDÜ.EN ACI OLANIDA NE BİLİYORMUSUNUZ ? İHTİLALİ GERÇEKLEŞTİRENLER,KAYBEDENLER OLMAKLA BİRLİKTE,BUGÜNÜN YAŞANMASINA SEBEB OLDULAR.DEMOKRATİK BİR ÜLKEDE YAŞIYOR OLMAKLA BERABER,DÖRT DUVAR ARASINDA,BASKICI BİR ÜLKEDE HAPSOLDUĞUMU HİSSEDİYORUM...GEÇMİŞTE YAŞANANLAR ADINA ÜZGÜNÜM,YAZINIZI KUTLUYORUM SEVGİLER.
necirvan-1
çoban öğretmen okuma yazma bilmeyen hatta türkçe bilmeyen
binlerce kişi vardı doktor avukat öğretmen mühendis hangi
insan türünü istersen vardı... yüzde sekseni de işkenceden sonra bırakıldı.
bir oparator doktor da vardı baştabip. işkence görmeden çıktım deme
diye onu da işkenceden geçirip bıraktılar....sadece ben işkence görmedim
demesin diye....kaç tanesi öldü orada.....allah düşmana göstermesin....
askeri ihtilallerden çok çektik. bugün bile askerlere çanak tutan askerleri
ikide bir davet eden kişi çevra ve partiler maalesef vardır.....allah hepi mizi onların hayrından da şerrinden de korusun......
sevgiyle.....
Kim acı çekmedi ki...Egenin şirin bir beldesinde öğretmendim.köyde çok sevdiğim bir dolmuşçu vardı ,kendi halinde babacan,yardım sever biri..Silah yüzünden aldığı darbeler sonunda bir daha o eski sevecenliği,mutlu bakışları kalmadı .Küskün ,ama ecelle öldü......Saygılar
necirvan-1
çoban öğretmen okuma yazma bilmeyen hatta türkçe bilmeyen
binlerce kişi vardı doktor avukat öğretmen mühendis hangi
insan türünü istersen vardı... yüzde sekseni de işkenceden sonra bırakıldı.
bir oparator doktor da vardı baştabip. işkence görmeden çıktım deme
diye onu da işkenceden geçirip bıraktılar....sadece ben işkence görmedim
demesin diye....kaç tanesi öldü orada.....allah düşmana göstermesin....
sevgiyle.....
Sadece siz değil onlarca insan işkence gördü,kaybolanlara ise ne demeli? Ben on iki eylülün hesabı sorulmalı derim ve bu konuyu ele aldığınız için sizi kutlarım,silahların gölgesinde olan bir dünyada keşke yaşamasak.Saygılarımla
necirvan-1
çoban öğretmen okuma yazma bilmeyen hatta türkçe bilmeyen
binlerce kişi vardı doktor avukat öğretmen mühendis hangi
insan türünü istersen vardı... yüzde sekseni de işkenceden sonra bırakıldı.
bir oparator doktor da vardı baştabip. işkence görmeden çıktım deme
diye onu da işkenceden geçirip bıraktılar....sadece ben işkence görmedim
demesin diye....kaç tanesi öldü orada.....allah düşmana göstermesin....
sevgiyle.....
on iki eylül. Hangimiz unutabildik ki o günleri. Bizlerin yaşı henüz on dört olmasına rağmen bizler bile unutmadık ki sizler gibi, dayım gibi, amcam gibi kırkbeş gün, iki ay işkencede yatanların unutabileceğini hiç sanmıyorum.
On iki eylül bebim okumam için alınan ktaplarımın yakılıp kül olması ve bir daha o kitaplara kavuşamamamdı ama dayım bayrampaşa cezaevine seksen kilo girip, kırk beş günde elli ellibeş kilo ile çıkması ve yalnız bedeninde değil, ruhumnda açılan izleri ölene kadar taşımıasıydı bir çok insan gibi.
Beni o günlere götürdü yazınız. Silahsız bir dünyanın var olması dileği ile saygılar yüreğinize
necirvan-1
hatıramda. vücudumun her tarafı kömür gibi kararmış olarak ve bu
geçen 29 yıl bile hala fiziki izleri silemedi. ruhsal izler kimsenin umurunda değil zaten....zaman ayırıp okuduğun için teşekür ederim güzel ve güzel yürekli arkadaşım....
sevgiyle.....