0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
950
Okunma
Özledikleri, bekledikleri, gerçekleri, düşleri, ayrıntıları, farkında oldukları,olmadıklarıyla yürüdü..
Sıkı döşenmiş, ıslak ve parlak kırmızı kaldırım taşları… Ne kadar da sıradandı. Boyun eğmiş, durağanlığa, yok sıkıntısı… Tıpkı vurdumduymaz insanlar gibi, yağmurun ıslattığı kadar su ile yetinmiş, mutlu.
Ya o yeşil incecik filizler, taşların acımasız kıskacından inatla, asice, uzanmış aydınlığa…
Yürekle meydan okuyor, üzerinden geçen sayısız ayakkabıya… Ezildikçe doğruluyor, öldükçe diriliyor.
Bıkmadan, yılmadan yineliyor “var olmayı” ayakkabıların insanlarına…