- 530 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ÇALIKUŞU'NA MEKTUPLAR
ÇALIKUŞU
..canım çalıkuşu..dün soğumaya başlayan havanın bugün hafif yağmurla akşama kadar ılık bir hava içinde yağması hangi hayallerimi canlandırdı biliyor musun..?..hani mektubunda bahsettiğin yeni aldığın soba aklıma geldi daha iyi ısıttığını söylüyorsun hatta bir keresinde üzerinde kestane yaptığını ve bunun hem besleyici hem yalnızlığını alan bir eğlence olarak gördüğünü yazmıştın..önce bıçakla çizip tek tek sobanın üzerine sıraladığını ve çizilen yerden kestanenin açılarak patladığını bunu görmek ve olmasını beklemenin sonra oturup kabuklarından kestane tadına ulaşmanın lezzetini-zevkini ve eğlencesini ayrıntıları ile anlatmışsın..işte şimdi öyle canım çekti ki..yağmur ve serince bir hava üşümüş parmak uçlarım yüzüm ve burnum ve ayaklarımın yorulduğunu hissediyorum yürümeye karar verdiğimden beri aklıma düşen bu kestane olayını yaşamayı çok istedim..bakındığım çevrede bir kestaneci göremedim..aslında oluyorlardı camekanlı üç tekerlekli bir araba içinde kestane patlatanlar odun kömürü üzerinde bir saç ve kestaneler..şimdi gündüz ikindiye yakın bir vakit..acaba akşamları mı çıkıyorlardı bilemiyorum..beylerbeyini geçerek kuzguncuk semtine geldim hemen sahilde şirin mi şirin bir dinlenme yeri var yanıbaşındaki fırından hafif galete alarak denizi gören bir yerine oturdum yağmur yağıyor boğazın sularını iğneliyordu her damlası dün aldığım mektubunu cebimden çıkarıp en sevdiğim yerleri okuyorum "..istanbul’u o kadar çok yazıyorsun ki bana rüyalarıma girer oldu anlattıkların gelirsem bir gün sanki daha önce gelmiş gibi olacağım...kız kulesini tabi çok merak ediyorum denizin ortasında küçücük bir ada diyorsun ve bir başına kule gibi yükselen saraycık..dalgaların ya da öfkeli denizin ..boğazın azgın akıntısının nasıl olur da bir şey yapmadığını yıllardır bunu merak ettim..topkapı sarayına beni götüreceğini ve sarayburnu sahilinde oturacağımız taşı bile önceden tespit ettiğine güldüm-tebessüm ettim-heyecanlandım hatta..bu kadar mı çok gelmemi istiyorsun..?..ah biliyorsun burada bana çok ihtiyaçları var yeni atandığım ilköğretim okulunun eksiklikleri ve sorumluluklarım...yarınlar neyi gösterir bilemiyorum ancak itiraf etmeliyim rüyama giriyor yazdığın istanbul..bak anlatayım son gördüğümü yanlışlarımı düzelt..üsküdar öyle bir yer ki ortada bir meydan ve denize yakın bir tarafı uzunca yürüme yeri bir tarafı camiler var büyükçe doğru mu..?..senin en çok gittiğin camii’nin adı iskele camii’ydi değil mi..?..hani küçük şadırvanı olan ..işte o şadırvanı gördüm rüyamda çepeçevre musluklu ve abdest alanlardan birisi sendin ve iskeleye bakınıyorum sonra kalabalıklardan denizi göremiyorum..kalabalığa karışmış seni gördüm sonra bırakıp gittiğini sandım beni..bir çeşme mi ? var orada bana su getiriyorsun..."..ne çok yazmışsın bu sefer bana ..bak ben o kadar yazamıyorum ..mektubunu açıp tekrar okumak hiç sıkıcı gelmiyor sanki yanımdaymışsın gibi..arada bir başımı kaldırdığımda yağmurun suya düştüğü noktalarda hayatın nasıl devam ettiğini ve bir martının gelip cama konuşu ile sanki bir haber getirmiş gibi yerimden kalkıyorum...az ilerde fethi paşa korusu ve üsküdar’a giriş çınarların insana yol verişi yürüyeceğim istikamet oluyor..benim için bu akşam kestane yap sobanın üzerinde olur mu..?..seninle tanıştığımız o ilk günleri hatırlıyorum da bana bu kadar güç ve hayata bağlılık vereceğini düşünemezdim..bir sevgi ve dostluk bu kadar mı? güçlü olurdu...mektubunun sayfaları arasındaki kuruyulmuş sarı papatya çiçeğini yine aynı zarfın içinde saklıyorum..mektuplarını zarflarıyla tutuyorum çalıkuşu...rüyan da uzunca anlattığın üsküdar’ın çoğu doğru evet yanlış olanları düzelteceğim söz...doğrusu rüyalarına girecek kadar etkileyici yazdığımı bilemezdim..))) bir yandan buna sevindim...ağaçlardaki yapraklar bugün itibariyle direniyorlar daha ve çınar ağaçların yaprakları hiç niyetli görün müyorlar ağaçlarını bırakıp gitmeye..sanki bu yağmurla yenilenmiş yeşillenmiş gibiler..sait faik abasıyanık’ın bir kitabını okuduğunu yazmışsın adını yazmayı unutmuşsun elim de elif şafak’ın..med-cezir isimli kitabını var onu okuyorum sana aynı yazarın araf isimli kitabını gönderiyorum biraz sıkıcı bulabilirsin ama çok zengin bir anlatımı var belki sürükleyici gelebilir sana...sevgilerimle çalıkuşu şimdilik bugün bu kadar..
İSTANBUL/ üsküdar
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.