- 1895 Okunma
- 27 Yorum
- 0 Beğeni
KÜRTLERE AÇIK MEKTUP !
Sevgili Kürt kökenli vatandaşlar ,
Dedelerinizin, Safevî baskısından korkup, Yavuz Sultan Selim zamanında Osmanlı’ya sığındığını ve kendi istekleri ile Osmanlı vatandaşlığını seçtiklerini bilenlerinize hatırlatarak, bilmeyenlerinize de öğrenmelerini rica ederek sözlerime başlamak istiyorum.
Osmanlılar ya da Türkler, sizin yuırdunuzu işgal etmiş, zorla egemenlikleri altına almış değillerdir. Dedeleriniz dünyanın en adil milleti, sığınılabilecek bir imparatorluk olduğunu bildikleri için, bu yolu seçmişlerdir.
O günlerden beri birlikte yaşamaktayız. Sizler bu ülkede asla azınlık olarak görülmediniz. Ordu, okullar, devlet daireleri ve sivil kuruluşlar da dahil, hiç bir yerde, hiç bir zaman dışlanmadınız. Sizi aramıza kabul ettik, size kız verdik, kızlarınızı gelin aldık. Akraba, kardeş olduk.
Kurtuluş savaşımızda, İngilizlerle birlik olup, bizi arkadan vurmayı değil de Atatürk’ün yanında, Mehmetçik’le birlikte - hatta Mehmetçik olarak - savaştığınızı biliyor ve size minnet borçlu olduğumuzu da kabul ediyoruz.
Sizin de kanlarınızla sulandığını bildiğimiz bu topraklar üzerinde, yine sizin de kanınızın renginin bulaştığı al bayrak altında yaşayan tüm vatandaşlarımız kadar yaşamaya hakkınızın olduğunu da asla inkâr etmiyoruz.
Size ya da başkalarına ayrımcılık yapanları, ikinci sınıf insan muamelesi yapmaya çalışan, asimile etmek isteyen her kim ya da kuruluş varsa, hepsine lânet okuyoruz.
Bölünme sizin içinizden başlamıştır. Bir kısmınız bizimle kardeş ,akraba olduğunuzun bilincinde, birlikte yaşamaya kararlı iken, diğer bir kısmınız, özellikle başkalarının da kışkırtmalarından etkilenerek, bölünüp ayrı bir devlet olma hayallerine kapıldılar. Bu uğurda dağlara çıkıp, askerimize, çocuklarımıza ve bölünmeye karşı olan sizlere bile kurşun sıktılar. Kaybettiğiniz mal ve canlarınızın çoğu, bu bölücü kaatillerin marifetidir.
Türk kanı dökmeyi, Türk düşmanlığını, kendilerine amaç edinen Ermeni Asala örgütü, köşeye sıkıştığını anladığında, kendini lâğvedip, yeni kurulmuş olan ve sizin haklarınızı savunacağı iddiasıyla ortaya çıkan , bölücü PKK’nın yönetim kadrosuna sızmış ve tamamen etkisi altına almıştır. PKK, Kürt halkının hakkını aramamış, Ermenilerin Türk düşmanlığına hizmet etmiş, size de , bize de, kardeşliğimize de en büyük zararı vermiştir.
Cumhuriyet tarihinde 29 Kürt isyanı söz konusu olmuştur. Bunların hiç birinde, bölünmeyi kabul etmeyen aklî selim Kürt vatandaşlarımız olduğu gibi, önüne geçeni yakıp yıkan Kürtler de olmuştur. Ermeniler, tüm bu bölücü isyanlarda, baş rolü oynamışlardır.
İsyanların amacı, ayrı bir devlet kurmak olarak belirtilse de aslında bunun imkânsız olduğu,herkes tarafından bilinmektedir. Biz sizin var olan bir ülkenizi işgal etmedik ki, neyi geri vereceğiz ? Türkiye’den toprak kopartmak ise, hangi milletin haddine ?
Tüm bu isyanların, dökülen kanların sonucunda sizler de çok şey kaybettiniz, bizler de. Bir takım haddini aşan antidemokratik uygulamalara maruz kaldınız. Bunları tasvip etmek mümkün değildir.
Bu ülkede ikinci sınıf insan muamelesi gören, sömürülen, ezilen birileri varsa eğer; bunlar asla sadece Kürtler olmamıştır. Ezen, sömüren, kendini birinci sınıf insan yerine koyanların arasında da Kürtler vardır. Ezen Emperyelizmdir. Ezilen de tüm mazlumlar. Bu mazlumların arasında Türkler, Kürtler, Lâzlar, Çerkezler, Boşnaklar, Arnavutlar vb. vardır tıpkı Emperyalistlerin içinde olduğu gibi..
Sözün özü : Biz Türkiye Cumhuriyeti topraklarında yaşayan insanlar olarak, sizleri dışlamayı asla benimsemiyoruz. Herkesin eşit haklara sahip olmasına hiç bir itirazımız olmadı yine de olmaz. Demokrasinin gelişerek, herkes için uygulanmasını, en az sizin kadar istiyoruz. Hakların, özgürlüklerin, eğitim ve sağlık hizmetlerinin, hukuk sisteminin herkes için olmasını, özgürlüklerin herkesin hakkı olduğunu kabullenmeyen hiç kimse yok.
Bu ülkeden toprak koparılması, yani ayrı bir Kürt devleti kurulması, asla mümkün olmayacaktır. Bu konuda ısrar, her iki taraftan daha çok canın yanması anlamına gelir. Bu da aklî selim olan hiç bir insanın arzusu olamaz. PKK’nın amacı, Kürtlerin demokratik haklarının sağlanması değil, olmayacak bölünmede ısrarcı görünüp, daha fazla kan akması ve can yanmasıdır.
Sizler PKK’nın arkasında durdukça, hiç bir çalışmanın - açılım vs.- bu yangına çare olamayacağı açıktır. Çare sizlerin gerçekleri görüp, PKK’nın değil, bu ülkede yaşayan vatandaşlarınızın ve onların temsilcisi olan devletin yanında yer almak ve birlikten, beraberlikten yana tavır almanızdadır.
Emperyalizme karşı mücadelede de, biz ezilenler olarak sizlerle birlikteyiz. Fakat PKK’nın da Emperyalizmin temsilcisi olduğunu unutmayalım. Önce vatan toprakları üzerinde eski birliğimizi sağlayalım. Sonra da yek vücut olarak Emperyalistlerin karşısına dikilelim. Haklarımız için, özgürlük için birlikte, güçlü olarak mücadele edelim. Bölünmemiz, en çok Emperyalizmin ekmeğine yağ sürmek olmuyor mu ?
Gelin birlik olalım. Tıpkı Kurtuluş savaşımızda olduğu gibi. Size ayrımcılık yapan, özgürlüklerinizi kısıtlayan, kültürünüzü yaşamanıza engel olan, asimile etmek gibi kötü düşüncelere sahip her kim varsa, birlikte dikilelim karşılarına.
Ne varsa birlikte var ! Bölünme eşkiyaya yarar !
Fikret TEZAL
YORUMLAR
Gerek yazı, gerek yorum ve gerekse eleştirileri gözden geçirdim. Hep aynı nakarat ve bilinen eski klasik müzikler...
Sn. Tezal, sen hangi devletten yanasın? Sen ne yazdıklarından haberin var mı? Kendi kuyunu kendin elinle kazıyorsun. Bu devleti din devleti yapar veryansın edersin. Sonra Kürt halkına çağrı yapar devletin yanında yer almalarını söylersin . Pes doğrusu! Çok çelişki dolu bir yazı olmuş. Yazık çok yazık!!! Halbuki birlik üzerine daha sağlıklı derin bir yazı yazılabilirdi. Yazıda kaş yapayım derken göz çıkarılmıştır.
"Sizler PKK’nın arkasında durdukça, hiç bir çalışmanın - açılım vs.- bu yangına çare olamayacağı açıktır. Çare sizlerin gerçekleri görüp, PKK’nın değil, bu ülkede yaşayan vatandaşlarınızın ve onların temsilcisi olan devletin yanında yer almak ve birlikten, beraberlikten yana tavır almanızdadır."
Bu ne lahana, bu ne turşu? Yukarda aktardığım alıntı utanç vericidir. Bu yazıdan dolayı seni kınadığımı da belirteyim. Böyle yazılmamalıydı. Ben daha değişik bir dil beklerdim. Bir halkın gururuna bu şekilde hitap edilmez. Neyse yavaş yavaş bazı kalemlerin kimlere hizmet ettiği de açığa çıkıyor. Son söz şudur;
Biraz dürüstlük lütfen dürüstlük! Kürt halkı üzerinde politika ve çirkin yazıları da artık herkes bıraksın. Biraz edep, biraz da saygı lütfen saygı!!!!!! Kendini bilmez bazıları da sol geçinip Kürtlere sağ vurma oyun ve hilelerden artık vazgeçmelidir. Bundan sonra bu halkın kimsenin nasihatlerine de ihtiyacı yoktur. Bu halk nasıl hareket edeceğini de çok iyi bilir. Bu halk öyle bildiğin o eski kart-kurt da değil!!!!!!!
Herkesin bilgisine sunulur!!!!!!!
hasandal62 tarafından 2/19/2010 3:03:27 PM zamanında düzenlenmiştir.
Sevgili arkadaşlar ; her türlü yorum ve eleştirileriniz için teşekkürler.
Yumurta mı civcivden, yoksa civciv mi yumurtadan çıkar ? diye tartışırsak eğer ; bu sorunun iki cevabı birden bulunabilir.
Devlet yüzünden mi çıkmıştır Kürt sorunu, yoksa Kürtler yüzünden mi diye de düşünürsek eğer, yine bu soruya iki taraf ta ayrı cevap verir. Hangisinin doğru olduğunu tartışmaya devam edersek eğer, sorunun çözümsüzlüğünü, akan kanların, yitirilen canlaraın, geri kalmışlığın hızlandığını görürüz. Bu kimin işine yarar ? Elbette ki ortak ve asıl düşmanların.
Tartışmayı bırakıp, birliğimizi sağlasak, bölünmeyi değil de güçlenmeyi, ilerlemeyi, demokrasiyi geliştirmeyi düşünsek, en doğrusunu yapmış olmaz mıyız ?
Bence iyi niyetli olan, asıl amacı bölmek- parçalamak olmayan herkesin, tartışmayı değil, uzlaşmayı düşünmesi gerekiyor.
zaman zaman sayın TEZAL duygu yüklenip yazdığımı ifade ediyorlar ama,Ülkem barış içinde yaşasın tek,ben duygularımı bu yolda feda etmeye hazırım....
bitlisten dünyaya doğmuş bir güneş olan Bediüzzamanın şu satırlarını eklemeden geçemeyeceğim....
Bana, 'sen, şuna buna niçin sataştın?' diyorlar. Farkında değilim. Karşımda müthiş bir yangın var. Alevleri göklere yükseliyor. İçinde evladım yanıyor, imanım tutuşmuş yanıyor. O yangını söndürmeye, imanı kurtarmaya koşuyorum. Yolda biri beni kösteklemek istemiş de ayağım ona çarpmış, ne ehemmiyeti var.
O müthiş yangın karşısında bu küçük hadise bir kıymet ifade eder mi? Dar düşünceler, dar görüşler... Ben cemiyetin iman selâmeti yolunda âhiretimi de feda ettim. Gözümde ne Cennet sevdası ne Cehennem korkusu var. Cemiyetin yirmi beş milyon (Türkiye'nin o günkü nüfusu) Türk cemiyetinin imanı namına bir Said değil bin Said feda olsun.
Kur'an'ımız yeryüzünde cemaatsiz kalırsa Cennet'i de istemem. Orası bana zindan olur. Milletimin imanını selâmette görürsem Cehennem'in alevleri içinde yanmaya razıyım. Çünkü vücudum yanarken gönlüm gül gülistan olur."
(Tarihçe-yi Hayat, "İsparta Hayatı")
Bu islam,bu dava uğruna çok insan ömrünü feda etti....bu kadar ucuza harcanmasına izin vermeyeceğiz inş.....
Arkadaşlar,
biraz daha, birazdan da daha fazla tolerans lütfen....
istenilen zaten bu değil mi....Kaos çıkarıp,bizi birbirimize düşürmek....
yazıya değil,yorumlara yorum yapılıyor çoğunlukla....neyin kavgasını yapıyoruz ki bizler?
daha ne kadar yasşayacağımızı dahi bilmeden, yarın ne olacağını bilmeden,yarınlarımızı böylesi kin ve nefrete buluyoruz...
Neden yazı ve yorumlarda Allah ve Rasulunü bir kere olsun hatırlamıyoruz....onun Ümmeti birbirine düşüp,birbirini sırtından vuruyorken,onun habersiz olduğunum mu sanıyoruz bizler acaba....her an her dakika Allah bizleri yokluyorken,Allah haşa yokmuş gibi, kendi Kitabımızı mı yazıyoruz yeniden....sayfa sayfa açıp Kuranı bir kere olsun okuyun....okuyunda neyin mücadelesini verdiğimizi anlayalım....bizler kimiz? amacımız ne? Bizler en çok dindemi kardeşiz,ırkdamı...
kim çıkıp ben Hz Muhammedi kabul etmiyorum deme cesaretini gösterebilir şurada...onunla olmak için Arap olmakmı gerekir peki....
yoksa, haşa Allah benim işime karışamaz mı demek ister insanlar...öyleyse eğer,Allahın mülkünde Allaha karşı savaşma hakkını, Allah sana asla vermez insan... Kur'an der ki,"Allah mühlet verir ama asla ihmal etmez...Sabrediyorsa bu duruma eğer,onun cc. ömür defterinde faili meçhul imanlar sınanmaktadır bilesiniz....Bir kere olsun çevirip başınızı Haz Muhammede bir bakın....onun yasalarını bir anlık gözden geçirin...Dünyayı aydınlatan O peygamberi, neden Ümmetine küstürüyorsunuz...buna hakkınız varmı?
Bu gün hayatta olsaydı eğer,başını bu topluumdan çevirip,cahiliye devrinden kırıntılar taşıyorsunuz, temizlenmedikçe bana tabii olamazsınız diyecekti... emin olun bundan...
Amerikada zenciler yakılıyordu bir zamanlar... bu gün Amerikayı kökeni müslüman bir zenci lider yönetiyor....Amarika kadar aydın olamadık mı bizler .....yazık çok yazık....İnancımızı ve benliğimizi sömürerek bizleri birbirimize düşürdüler...
bu Ülkede hepimizin hakkına zalimce saldırıp,yasak ve sürgünlerle bizleri,özgürlüğümüzden mahkum ettiler....birileri vardı...birileri hep var...ve birileri hep var olacak....
Bu devletin sınırları ve tarihi yazılmış asırlar ötesinden.... yeniden yazmaya kimse cesaret edemez...Bu ülke karış karış ana yavrularının kanlarıyla sulandı ve Bayrak o kanda yıkandı...Çanakkale neyse,Sarıkamışta o....Mardin neyse,Sakarya o....
hepimiz aynıysak eğer,bu öteki kim?
inanamıyorum....samimi olarak söylüyorum ki inanamıyorum inanmak istemiyorum....
yıllarca kürtler yok dediniz, öyle bir ırkı olamaz dediniz, şimdi de hangi mantık ve akılla "kürtler" i anlatıyorsunuz......
sizin basmakalıp, sözcükleri kin ve nefret ile dolu tarihiniz sayesinde ülke bu hale geldi......
Bir kürt lafı duyuldumu üzerine vatan millet naraları atmaktan başk bir şey bilmezsiniz.....elinizden gelse ülkeyi hemen satarsınız........
bazı şeyleri kabul edin, çözüm üretmeye kalkışan sizler değilsiniz, sizler çözümsüzlüğe itilenlersiniz.....
MEVLANANIN çok güzel bir sözü var....
"İki parmağını gözlerine sok. Sen dünyayı görebiliyomusun? Sen görmüyosun diye başkları görmeyecek değildir."
bazı gerçekleri siz bilmezsenizde olur, kürtler vardır ve o haklar verilecektir...................................
sadikozen
Bu kadar ön fikirli, hırslı ve saldırgan olmayın lütfen. Özellikle de yazdıklarınızı çoğullaştırmayın. Kavgacılığı bırakıp biraz ılımlı olmaya çalışın. Geçmişi unutup, geleceğe umutla bakmayı öğrenin. Hitap ettiğiniz insanlar eğer vatandaşlarınız ise ve bu toprağı onlarla paylaşıyorsanız ve bu paylaşımın sürmesini isitiyorsanız, kullandığınız sözcükleri dikkatli seçin ve onları kırmayın. Ne iyiliğin sonu vardır, ne de kötülüğün. İyiliği seçerseniz sevgi ve mutluluğa daha yakın olursunuz. Haydi bir deneyin, bu sözlerin ne kadar doğru olduğunu göreceksiniz.
Size mutlu günler diliyor ve sevgiler sunuyorum.
evdalezeynıke
ben hiç kimseye sevgimi saygımı sunmuyorum .....
tanımadığım insana ve hakkında hiçbir şey bilmediğim insana ne sevgi duyarım ne de nefret.....
kolay gelsin
Engin Tatlıtürk
Dağdaki militan yola gelir onlar aynı kafada kalırlar. Eğer dediğim gibi olmasaydı Osmanlı kaç isyanı,ne fedakarlıklarla bastırdı. Yine bittiler ayrık otu gibi.
Irkçı kürtler yaşadıkları bu devleti işgalci güç gibi görüp inanıyor ve ona göre hareket ediyor. Haktan ziyade şimdilik ayrıcalık daha sonrası için devlet istiyor. Sn: Evdalezeynike;
Laz, Çerkez,Abaza, Roman yada alevilerden ne farkınız var? Onlar niye bir defa bile isyan etmiyor? Aynı şartlarda aynı kaderi paylaşıyoruz.
Lozanda bile Azınlık değilsiniz. Bu milletin öz evladı sahibi saydı bu devlet Kürtleri. Azınlıklar yapmadı Irkçı Kürtlerin yaptığını. Nufusunuz çok diye sizi kullandı şer güçler. Anlamadınız. Arapların Osmanlıya yaptığı aşırı milliyetçiliği örnek alıyorsunuz. Osmanlıdan sonra hangisinin yüzü güldü ve hangisi tam bağimsız demokratik bir devlet oldu?
Anlamak istemeyene sayfalarca yazsan anlamaz. Fikir sömürüsü o kadar güçlüdürkü adam intihar bile edebilir. Ben bu yazdıklarımı ılımlı ve aklıselim insanlar için yazıyorum.
Sizin kafada olan cahil insanlardan bizde de sayısız.
Herkesin anlayacağı bir dil vardır. Ve gün gelir herkes bi güzel anlar.
Giden gider. Kalan kardeşce ülkenin zenginliklerini paylaşır. Bu ülkenin en zenginleri arasında hatta başında Kürtler gelmektedir. Onlar niye mi zengin? Diyerlerinden akıllı oldukları için. Benim komşumda Kürt ve benden varlıklı. Allah daha fazla versin.
Rabbim herkese versin. Kardeşsek eller sıkılmayacak toka edilecek. Sen el sıkmazsan sıkanlarla yola devam ederiz. Ama kardeşim Peygamber ahlakını öğrenip ona göre yola devam edelim. Şovenizmden kimseye hayır gelmemiş. Gelse hitlere gelirdi.
Selam da saygı da kabul etmiyorsunuz ya Allah!a emanet olunuz.
sadikozen
Sayın tezal,bir kavramı kulanırken onu içerik olarak bilmelisiniz.Emperyalizm öyle istediğiniz biçimde içini doldurup kulanacağınız bir tanımalama değildir.Sol atentli bu tespit,Leninist lügatta meta dolşımının yerini serameye dolaşımına bırakmasıdır.Kapitalizmin son aşamasıdır.Emperyalizme karşı olmak,kapitalist sistemede karşı olmaktır.Ülkelerde kapitalizm devletin sürdürdüğü bir sistem biçimidir.Bilginize
Sevgili Fikret Tezal, bu güzel yazınızdan dolayı sizi kutluyor ve görüşlerinizi paylaşıyorum. Birleştirici, bütünleştirici ve iyi niyetle kaleme alınmış bir yazı. Yapılan olumsuz eleştirilerden sakın üzülmeyin. Bugün bizi anlamayanların bir gün gelip anlayacaklarına inanıyorum. Doğru yoldayız. Bölünmek istemiyoruz, ulusal birlik ve bütünlüğümüzü koruyabilmek için çaba gösteriyoruz. Yılmadan, usanmadan bu çabamızı sürdürmek zorundayız. Ne kimseden korkumuz var,ne de kimselere yaranmak için çalışıyoruz. İnandığımız ve kendimizce doğru bildiklerimizi yazıyoruz. Kulaktan dolma, aslı astarı belirsiz örneklerle bizi yolumuzdan döndüremezler. Amacımız, bugün içinde yaşadığımız kötü sorunlara karşı sevgimizi ortaya koyarak direnmek, ayrılıkçı fikirlere karşı olumlu ve iyi niyetli bir duruşla, dostça bir yaklaşımı paylaşmaktır. Sevgilerle...
Açık mektubuna teşekkürler.Kürtler kendi tarihlerini sizin çarpıtmalarınıza ihtiyaç duymadan bilirler.Binlerce yıldır medeniyetlerin beşiği Mezapotamyada uygarlıklar kurmuş,dili,kültürü ve edebiyatı zengin bir tarihsel geçmişi bulunan bu halka muhtura gibi açık mektuplar yazarak aba altında sopa göstermeniz pekte iyi niyetli bir yaklaşım değildir.Düne kadar yok sayılan,resmi söylemde adını karda yürürken çıkan kart kurt seslerinde alan 'dağ Türkü' inkar edilmemişmiydi.En doğal insani haklarından olan üç beş kırıntıyı lütufmuş gibi görüp hizaya davet etmek bile başlı başına bir hor görme ve dışlama anlayışıdır.Bin yıldır bu coğrafyada ( sizinde değindiğiniz gibi) savaşlarda bile birliğe ihanet etmeden,kurtuluş savaşında Araplar ingilizlerle birleşip,osmanlı ordularını arkadan vuruken,türklerle birlikte savaşarak şehit düşen bu halk değilmiydi?Savaş sonrası kimliği yasaklanan,köy isimleri yasaklanan,onlarca kez katliama uğrayanda onlar değilmiydi? PKK terörünü lanetlerken,tüm kürtleri potansiyel suçlu gibi görmekte bu ülkede resmi bakış açısı değilmi? Açılım adına adeta kendileriyle alay edilircesine havanda hakları dövülen yine onlar değilmi? Teröre hayır kardeşliğe evet ama,eşit şartlarda.Kürtler ayrı bir halktır.Siz hiç dilinizi konuştunuz diye çocuk yaşta ilk okulda öğretmenlerden dayak yedinizmi? Siz hiç çocuğunuza Kürtçe isim taktı diye ceza evine girenlerle konuştunuzmu? Sizin bahçede oynarken Karnı 'faili meçhul' kurşunlarla parçalanan 9 yaşında Ceylan isimli kız çocuğunuz oldumu? Sizin hiç sivil irade beyanı konumundaki oy verdiğiniz partileriniz yasaklandımı?Siz Kürt kimliğini imha merkezine dönüştürülen ve yüzlercesi işkencelerle katledilen Diyarbakır cezaevinde kaldınızmı?Sizin yaşadığınız bölgede 18 bin (Resmi rakam) faili mechul cinayet işlendi mi? Sizin binlece köyünüz boşaltıldımı? Sizin miliyonlarca insanınız kendi topraklarında mülteci konumuna düştümü? Sizin köye 35 masum köylünün ölümünden sorumlu M.Muğlalı kışlası kuruldumu? Size son bir soru Size her sabah 'Kürdüm,doğruyum' diye bir and söyletilirse ne his edersiniz.Bu örnekleri çoğaltmak mümkün.Ne Reşadiyedeki mehmetçiğin anası ağlasın,ne Diyarbakırdaki gencin anası ağlasın.Bu ülke bin yıldır hepimizin ve öylede kalmalı.Zorla,şiddetle birlik dünyanın hiç bir yerinde kurulamamıştır.En doğru yol,karşılıklı haklarımıza saygı göstererek ve farklılıklarımızı zenginliğimiz sayarak yaşamaktır.İşte o zaman en mutlu biz oluruz.O zaman her Türk asker doğma yerine bilim adamı,sanatçı ve yazar doğar.Saygılarımla
günesi uyandıralım
Aynur Engindeniz
Evinizde istediğiniz gibi konuşmuyor musunuz. İstediğiniz Kürt adını koyuyorsunuz. her taraf rojinlerle baranlarla dolu...Diyeceğimiz yok.Olsun tabi. Ama herkes haddini bilmeli, bölücülük duaları etmemelidir. İnsanların içine bölünme korkusunu sokabilmeyi bile başarı sayıyorsunuz. Ama başaramayacaksınız. Ayrıca yoruma verilen kürtçe cevap da provakasyon amaçlıdır. Yazıyı yazan arkadaş masum düşüncelerle yola çıktı. Ama dedim ya anlayana...
günesi uyandıralım
günesi uyandıralım
Aynur Engindeniz
Aynur Engindeniz
günesi uyandıralım
günesi uyandıralım
Aynur Engindeniz
Ayrıca dilimize giren yabancı dillere de son derece karşıyım. Bunu da bilesiniz...
Fikret Bey bu tartışmadan dolayı özür diliyorum...Herkese iyi akşamlar. Allah ülkemizin hakkında hayırlısı ne ise onu nasip etsin...
Engin Tatlıtürk
Kart kurtları zart zurtları bırakın da kardeşlik için bir projeniz varmı, varsa nedir onu söyleyin açıkça. Yoksa susun.
İstediğiniz ayrıcalıksa olacak iş değildir. Ha tam demokrasi içinde müşterek yaşadığımız ülke tpraklarının bölünmesi gibi bir fikriniz olmamalıdır. Sovenist bakışla bunu amaçlayanlarelbette kardeşlik için uzanan tokayı tokat deyip reddecektir.
Anlayana sivri sinek saz, anlamayana davul zurna az.
Maksat üzüm yemek değil bağcıyı dövmekse eğer. o işi bir asırdır yapanlar var. Elbet bağcının da bir bildiği var.
günesi uyandıralım
sadikozen
cetinayranci
Bence de bu yazı çok güzel ve gereken değer verilmeli. Her kes okumalı. Biz kardeşiz. Bölünmeyiz. Bölünemeyiz. Lokma bölünmeden yutulmaz. Bölündüğümüzde parçalanma çabuk olur ve hainler emellerine bölündüğüümzde ulaşabilirler. Bölünmemizi bekleyenler, daha çok bekleyecekler demektir. Bu güzel yazıyı yazan kalemi kutluyorum...
sevgiler...
sadikozen
Önce yazınızı ardından da yorumları okudum ve söyleyecek o kadar çok söz içinde hiç bir şey söylememeye karar verdim. Çünkü gördüğüm yorumlar, yine insanların anlamak isedikleri gibi anlayıp, yine kendi kimliğine göre yorum yazması olmuş.
Bu ülke toprakları üstünde yaşayan Kürt, Türk, Çerkez, Alevi, Suni v.s hepimizin. Hangi toprakları, ne için ve kim için bölmeye çalışıyor, ya da neden ve kim böllünüp parçalanmamızı istiyor önce ona bakmak Sonrasında, kime ne için kurşun sıkıldığının çok iyi analiz edilmesi gerekiyor.
""Diyarbakır'lı biri ile evlenen dayımın kızı, bir ay sonra tekrar geri döndü. Neden mi? Bırakın taksileri, belediye otobüseri bile yalnızca Türk olduğu için arabaya almayıp, saatlerce yürütüldüğü ve ikinci sınıf vatandaş gibi davranıldığı için. Oysa biz hiç bir zaman yaşadığımız ilde bu ayrımı ne yaptık ne yapanlara fırsat verdik. Kardeşimin eşi Kürt. Kuzenimin eşi Kürt. Onlar buraya geldiklerinde zorluk yaşamazken, neden oralara gittiklerinde eşleri zorluk yaşıyorlar lütfen sorun kendinize sevgili Kürt kardeşlerim.
Artık oturup düşünmenin zamanı gelmedi mi, kim ve ne için elinizi ateşin altına koyduğunuzu bilmenin?
Güzel bir yazı ve güzel bir mektup idi Fikret bey. Teşekkürler paylaşımınız için. Saygılar
sadikozen
OSMANLI DÖNEMİNDEKİ İSYANLAR:
1.Babanzade Abdurrahman Paşa isyanı (1806- Musul)
2.Babanzade Ahmet Paşa isyanı (1812 - Musul)
3.Zaza'ların isyanı (1820)
4.Yezidilerin isyanı (1830- Hakkari)
5.Şerefhan isyanı (1831- Bitlis)
6.Bedirhan isyanı (1835- Botan)
7.Garzan isyanı (1839- Diyarbakır)
8.Ubeydullah İsyanı (1881- Hakkari)
9.Bedirhan Osman Paşa ve kardeşi Hüseyin Paşa isyanı (1872-Mardin-Cizre)
10.Bedirhan Emin Ali isyanı (1889- Erzincan)
11.Bedirhaniler ve Halil Rema isyanı (1912-Mardin)
12.Şeyh Selim Şehabettin ve Ali isyanı (1912- Bitlis)
13.Koşgari isyanı (1920- Koşgiri)
CUMHURİYET DÖNEMİ AYAKLANMALARI:
1.Nasturi isyanı (1924- Hakkari)
2.Jilyan isyanı (1926- Siirt)
3.Şeyh Sait isyanı (1925- Bingöl-Muş-Diyarbakır)
4.Seit Taha ve Seit Abdullah isyanı (1925-Şemdinli)
5.Reşkotan ve Reman isyanı (1925- Diyarbakır)
6.Eruh'lu Yakup Ağa ve oğulları (1926-Pervani)
7.Güyan isyanı (1926-Siirt)
8.Haco isyanı (1926- Nusaybin)
9.I. Ağrı isyanı (1926)
10.Koçuşağı isyanı (1926- Silvan)
11.Hakkari- Beytüşşebab isyanı (1926)
12.Mutki isyanı (1927- Bitlis)
13.II. Ağrı isyanı
14.Biçar harekatı (1927- Silvan)
15.Zilanlı Resul Ağa isyanı (1929- Eruh)
16.Zeylan isyanı (1930- Van)
17.Tutaklı Ali Can isyanı (1930- Tutak-Bulanık-Hınıs)
18.Oramar isyanı (1930- Van)
19.III. Ağrı harekatı (1930)
20.Buban aşireti isyanı (1934- Bitlis)
21.Abdurrahman isyanı (1935-Siirt)
22.Abdulkuddüs isyanı (1935-Siirt)
23.Sason isyanı (1935-Siirt)
24.Dersim isyanı (1937-Tunceli)
25.PKK terörü (1984-1999)
KURULUP DOĞILMIŞ KÜRT ÖRGÜTLER:
MARKSİST VE LENİNİST ÖRGÜTLER:
- Devrimci Doğu Kültür Ocakları (DDKO)
- Devrimci Demokratik Kültür Dernekleri (DDKD)
- Devrimci Halk Kültür Dernekleri (DHKD)
- Anti Sömürgeci Demokratik Kültür Derneği (ASDK-DER)
BÖLÜCÜ ÖRGÜTLER:
- Türkiye Kürdistan Demokratik Partisi (TKDP)
- Kürdistan Öncü İşçi Partisi (KÖİP-PPKK)
- Türkiye Kürdistan Sosyalist Partisi ( TKSP)
- Rizgari Örgütü
- Ala Rizgari Örgütü
- Kawa Örgütü
- Kürdistan Ulusal Kurtuluşçuları Örgütü (KUK)
- Kürdistan Sosyalist Harekatı (TSK)
- Kürdistan Sosyalist Birliği (Yekitiya Sosyalista Kürdistan - YSK)
- Tekoşin örgütü
- Kürdistan Kurtuluş Harekatı (TEVGER)
- Kürdistan İşçi Partisi (Partiye Karkaren (işçi) Kürdistan /PKK)
ÖĞRENCİ CEMİYETLERİ:
- Kürt Teali Cemiyeti
- Kürt İstiklal Cemiyeti
- İstanbul Kürt Talebe Cemiyeti
BÖLGEDEKİ DİĞER KÜRT HAREKETLERİ:
IRAK:
- Irak Kürdistan Demokratik Partisi ( IKDP)
- Kürdistan Yurtseverler Birliği ( PUK- YNK-KYB)
- Kürdistan Özgürlük Partisi (PÜK)
İRAN:
- İran Kürdistan Demokratik Partisi ( İKDP)
- Kürt İşçileri Devrimci Örgütü ( KOMALA)
SURİYE:
- Kürt Sosyalist Partisi
- Suriye Kominist Partisi
Sayın Memosta 73; Onca barışçı yorum içinde sizin ve Gülizar Kılıç'ın yazısı sırıttı.
İnternette bile " Tarihteki Kürt İsyanları" dediğimizde farklı siteler çıkıyor. Daha ilk sitede bilgiden öte mesnetsiz suçlama ve iftiralarla karşılaştım. Buna bebzer şovenist duyguların hakim olduğu beyinlerin hazırladığı bu sitelerle bölücülük yapılıyor. Kimse kimseye iyi geçinmek için devlet hediye etmez. Etmeyecektirde. Irçıların kardeş olup olmaması da onların meselesidir.
Vergi vermemek için dahi kürt isyanı çıkmıştır osmanlıda.
Sanki Osmanlıya çok rahat verdi ırkçı isyancılar.
Okuduğun yazı tam bir kardeşlik yazısıydı. Lakin diye devamla Kürtler Türklere kucak açtı diyorsunuz. Sanki Türk yürüyüşünü durduracak bir güç vardı.
El altından da Dersim'de şöyle katliamlar yaptırdı Atatürk diyerek feryatlar ediyorsunuz. Kürtler için değil şoven kürtler için kastediyorum.
sudan behanelerle Onca isyandan sonra kardeşlik terenneleri samimiyetsizliktir.
Şükür ki bu ayaklanmalar lokaldir ve halkın desteğini alamamıştır.
Çünkü halk halen daha devletine güvenip inanmaktadır.
Bu güveni sabote etmeye çalışan teröristir. Hayindir. Bu topraklar için birlikte kan akıttık. Bu bayrak için birlikte öldük. Aksini diyen olursa babamı tanımam.
Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır.
Toprak; eğer uğrunda ölen varsa vatandır.
Saygılar.
Engin Tatlıtürk tarafından 1/18/2010 2:14:36 PM zamanında düzenlenmiştir.
günesi uyandıralım
sadikozen
Geçenlerde benim bir yazıma yaptığınız eleştiriye karşı, "Sizinle bir gün aynı platformda buluşacağımıza inanıyorum" demiştim. Görüyorsunuz ya, yeri ve zamanı geldiğinde bu dileğim gerçekleşebiliyor. Çünkü temelde ilke ve amaçlarımız aynı. Ülkemizin geleceği ve selameti için birlik içinde olmaya mecburuz. Sevgi ve saygılarımla...
sadikozen
sadikozen
birlik ve beraberlik duyguları dolu bir yazı ve yorum lakin türkiyede herkesin düştüğü hataya sizde düşüyorsunz
kürtler türklere kucak açtı türkler değil türklerin anadoluya geldiklerinde onları her pahasına kucakladıklarını unuttunuz
mezopotamya bölgesi tarihin her bölümünde bu toprakların kalıcı tek unsurları olarak kürtlerdir
kürtler ve türkler bu bölgede en çok birbirine bağlı kalan tek ırktırlar
kürtlerin osmalı ile hiçbir sorunları olmadığı için tarih sahnesinde devlet olma gibi bir sorun yaşamadılar kardeşçe yaşamasını bildiler ama cumhuriyetin kuruluşuyla kürtleri yok sayma politikaları ile kürtleri düşmanca görüp düşman yaptı
seninde belirtiş olduğun gibi yirmi dokuz kürt isyanı olmuş ve doksan yılda yani bu nedemek biliyormusun her üç senede bir isyan olmuş peki hiç mi devlet erkanın hatası yok tek hata kürt ve pkk mi yoksa bunu yaratanlarda mı suç daha kaç sene öncesine kadar kürtlerin olmadığını kürtler türklerin kart kurt sesinde türeyen insanlar olduğu dili yasaklı olduğunu unuttuk binbir işkenceye maruz kaldıklarını pkk yi büyüten d.bakır ceza evindeki işkencelerden doğduğunu unutmayın
tarihi eserlerini nasıl hunhaca talan edildiği bütün köy ve şehir çoluk çocuk isimlerinin yasak olduğu için değiştiğini unutmayın
öncelikle bunu engellemek için neler yapacağımızı düşünmeliğiz bir insanın hayatı pahasına dağa çıkması ve bile bile ölümü seçmesine yol açtığı sorunları bitirelim
saygı ve sevgilerimle duyarlı yüreklere
m.sait
konum o değil ama
Fikret TEZEL
sadikozen
Geçmişle ilgili gereksiz tartışmalara girmenin hiçbirimize faydası yok. Ülkemizi bölmeye yönelik olmayacak istekler yerine, nakul ve mantıklı beklentileriniz olursa bunların karşılanması için bizlerin de katkıda bulunacağımıza emin olabilirsiniz. Karşılıklı olarak birbirimizi tahrik etmenin hiçbir anlamı yok. Ulusal birlik ve beraberliğimizin korunması hepimizin yararınadır. Sizlerin makul istekleribiz de ancak bu koşulda gerçekleşebilir. Bunun için biraz iyi niyetli ve sevecen olmanız ve sükunetle hareket edebilmeniz yeter. Bölücülere, takrikçilere ve ayrılıkçılara kanmayın. Bu vatan hepimize de yeter. Yeter ki akıllı, mantıklı ve gerçekçi olalım. Geçmişi bırakıp, geleceğe umutla bakalım. Sevgiler...
gülüyorum sıze bu kadar kardesdık madem bu kadar bırbırımızden ayrımız yokdu o zaman bırınız bana AGRI KATLIAMINDAN, ZILAN DERESI KATLIAMINDAN, DERSIM KATLIAMINDAN VE HALEPCE KATLIAMINDAN BAHSETSIN. HANI HZ MUHAMMED DEMISDIYA DIN KARDESLERINIZLE BIR OLUN PEKI BUNLAR OLUP BITERKEN SIZ NEREDEYDINIZ. HANGINIZIN HABERI VAR BU KATLIAMLARDAN BIRINIZDE CIKIP BUNU DILE GETIRIN O ZAMAN BILEYIMKI SAMIMISINIZ KARDESLIK NIYETINIZDE.
günesi uyandıralım tarafından 1/18/2010 7:39:16 PM zamanında düzenlenmiştir.
turkuazz
günesi uyandıralım
Sevgili Tezel kardeşim; pek çok yazına aksi görüş beyan ettim. Hatta sert eleştiri getirdim. Ama sizi okumaktan geri kalmadım. Çünkü gerçekte içinizdekileri ifade edemediğinizi, biraz aceleci yazılar hazırlayıp yanlış anlaşıldığınızı düşünüyordum.
Dünkü yazınızda olduğu gibi.
Çok birikimi olan bir insansınız lakin bu birikimi dikkatli aktarmalısınız. Hepimizin sıkça yaptığı bir hataya sizde düşüyordunuz. Şuydu: Beynimizde oluşmakta olan taze bir kanaati kuvvetli ve kesin bir inanç gibi hemen aktarmak gereği duyuyoruz. Oysa bize birtakım odaklar öyle düşünmeyi istedikleri için, oyun oynamaktadırlar.
Herkesin kolayca görebildiği gerçek değildir.
Görülmesini istediği şeydir.
Kimin?
İplerimiz kimlerin elindeyse onların.
Çok daha nezaketli ve aydınlatıcı ve oturaklı yazınızdan dolayı sizi tekrar kutlarım.
Saygılar.
İlk andan itibaren
GÜNÜN YAZISI
dedim.
Çok güzel yazı okudum. döndüm ve gene
GÜNÜN YAZISI
diyorum.
Ah Fikret Bey! Sizi bu sağduyunuzdan dolayı kutluyorum öncelikle...Galiba ben sağ duyumu daha fazla muhafaza edemeyeceğim. Çünkü, su gibi, fidan gibi çocuklarımızı öldürenlerden de onlara yataklık yapanlardan da nefret ediyorum. Halk desteklemese pkk tutunamazdı o bölgede. Desteklemeyenlere bir diyeceğim yok elbette. Şu an kent nüfularının neredeyse yarısı Kürt. Paşalar gibi gezip dolaşıyorlar. Karışan yok. Elektirik paralarını da biz ödüyoruz paşaların. Ama biz doğuya geziye gidecek olsak yüz yerde durdurup kimlik soruyor çapulcular. Hiç unutmuyorum, turun birinde, yine yolumuz kesildi. Kürt bir rehberimizi vardı. Otobüsün camından zafer işareti yaptı mecburen, yola öyle devam edebildik. bir karış çocukları polise askere taş atıyor.Demekki nesil bilinçleneceğine daha beter oluyor.İnsan gibi yaşayıp gitmek varken...Şehirlerde yaşayanlara "hadi köyünüze" deseniz bir tanesi geri dönmez ama.
Hayırlısı diyelim, bütün vatandaşlarımızı insan olduğu için eşit derecede sevmek zorundayız. Genel olarak aynı dinin mensuplarıyız ve bizim dinimizde ırkçılığa yer yoktur. Ama kimse kimseyi de tahrik etmesin...
Umarım yazınızdan gereken mesajı alır birilerimiz. Saygılarımla.
biliyorumsendemi
Ah Aynur hanım! Lütfen bizi de insan sayıldığımız için sevmek zorunda hissetmeyiniz kendinizi. Bizi severseniz kendimizi kirlenmiş hissedeceğiz çünkü...
Sizin de kanlarınızla sulandığını bildiğimiz bu topraklar üzerinde, yine sizin de kanınızın renginin bulaştığı al bayrak altında yaşayan tüm vatandaşlarımız kadar yaşamaya hakkınızın olduğunu da asla inkâr etmiyoruz.
Size ya da başkalarına ayrımcılık yapanları, ikinci sınıf insan muamelesi yapmaya çalışan, asimile etmek isteyen her kim ya da kuruluş varsa, hepsine lânet okuyoruz.
Bu sözlerinize ne eklenebilir ki...
Saygı ve selamlar..