Edirne’de neler oluyor?

• 17 Ocak 2010 Pazar 12:03:22

Ülkemizin çözüm dinamiği olmak yerine sorun kaynağı olan merkezinden başlayarak, son günlerde birçok yerleşim yerini mayın tarlasına çeviren, yeni sömürgecilik menşeli açılım fitilli gerilim en sonunda Edirne’ye de taşındı.
Peki ne oldu da, ülkenin az sayıdaki aydınlık yanlarından olan bir yerleşim yeri, çağdışı linç kültürünün yeni bir yılın başlangıç günlerinde il girişinde ve merkezinde cirit attığı bir yer haline geldi?..
Bir süredir ülkenin başına bela edilen linç kültürüyle bir iyice doldurulan ve pimi çekilmiş bomba ayarına getirilen grupların, onları gaza getiren çevrelerin at gözlüğü mantığıyla kangrene dönüştürdükleri gelişme aslında, demokratik bir hakkın kullanılmasından başka bir şey değildi.
Ülke insanı paçavraya dönüşen umutlarına merhem olur beklentisiyle yeni bir yıla girme hazırlıklarını sürdürürken; Edirne’nin Saraçlar caddesinde bir araya gelen bir grup gencin, bağımsızlık ideallerini seslendirerek “Amerika defol!” diye slogan atmaları, gösterilen her tepkiyi PKK eylemi olarak algılayan linç kültürüyle doldurulmuş kafaların hedefi olmaya yetmişti.
Bütün suçu, duydukları Amerikan karşıtlığını seslendirmek olan gençler, izinsiz gösteri gerekçesiyle tutuklanarak cezaevine konulunca; gençlerin bağlı bulundukları siyasal yapılanma harekete geçerek, yapılan tutuklamaya karşı Edirne Saraçlar Caddesinde basın açıklaması yapma kararı almış.. “PKK’lılar Edirne’yi karıştırmak için geliyor” söylentisiyle harekete geçirilen yüzlerce Edirneli, Saraçlar Caddesinin girişini tutarak ve cılızda olsa insanın tüylerini diken diken eden sloganlar seslendirerek, yeni yılın ilk günlerinde flu bir Edirne görüntüsünün ortaya çıkmasına neden olmuştu.
Daha sonra bir firmanın minibüsleriyle, İstanbul’dan gelen ve Edirne’nin girişinde durdurulan 150 kişilik basın açıklaması yapma grubunun bulunduğu yere taşınan linççi gruplar, düşmana karşı cenge gidenler gibi utanç verici görüntülerin oluşmasına yol açarak, Edirne’nin çağdaş görüntüsüne kara çalmışlardır.
Yönetsel örgütlülüğün geri çekildiği yerde yaşanacak olan süreç, her türden kuralsızlığın egemenliğiyle şekillenir.
Edirne’de son günlerde hiç istenmeyen gelişmelerin utanç verici bir şekilde yaşanmasının tek nedeni; uygar bir ortamda çağdaş bir talebin seslendirilmesine gösterilen tepkinin linç kültürünün insafına terk edilmesidir.
Seçilenler ve atananlar bu tip seçeneksizliklerin halka yaşatılması için mi var?