TANRI MİSAFİRİ
Sıcak bir haziran günün akşamı bizim evde yemek telaşı. Ben de anneme yardım ediyorum .Kapının zili çaldı.Babam geldi işte diyerek kapıya koştum. Doğru tahmin etmiştim gelen babamdı ama yalnız değildi.Yanında sarışın uzun boylu yeşil gözlü çok güzel bir kızla orta yaşlı bir bay ve bayan vardı. Oldukça şık giyimliydiler. Babam içeriye girdi, misafirleri de salona buyur etti. Ben ve annem şaşkın gözlerle babama bakıyorduk. Annem bakışlarıyla bunlar da kim der gibiydi.Babam esprili bir dille “Akşama ne yemek var hanım misafirlerimize ne ikram edeceksin .”dedi..
Annem ve babam mutfağa geçtiler.Annem “Bunlar da kim bey?”diye sordu. Babam da “Ben de tanımıyorum Tanrı misafiri olarak kabul et.Hadi gel gidip tanışalım da ayıp olmasın”
diyen babamla annem misafirleri hazırlamış olduğum sofraya davet ettiler. Şaşkın gözlerle birbirimizi süzüyorduk.
Babam sofraya oturunca “ Hanım misafirlerimiz Samsun’dan bugün gelmişler.Kızları yarın üniversite sınavına girecek. Bugün için hiçbir otelde yer bulamamışlar. bulabilecekleri bildiğim bir otel olup olmadığını sordular. Hiçbir otelde yer bulamazsınız, bugün Ankara’da bütün oteller doludur, dedim yoluma devam ettim. Birden durup arkama baktım. Bunlar şimdi ne yapacak diye düşündüm. Üstelik de kızları sınava girecek iyi uyumuş ve dinlenmiş olması gerekir.Bu insanları öylece sokakta bırakmaya gönlüm razı olmadı.Yanlarına gidip buyurun bize gidelim Allah ne verdiyse yeriz .Evde yatacak bir yer ayarlarız nasıl olsa, deyip eve buyur ettim.Başka çareleri olmadığı için teklifimi kabul ettiler.
Sofrada sohbet ilerlemiş sıcak bir ortam oluşmuştu bile. Annem karnı burnunda kardeşime hamileydi.. Şimdi biz çok merak ederiz acaba kız mı oğlan mı olacak deyip ev adresimizi bile aldılar.
Bir gün postacı bir mektup getirdi. Mektubu okuyunca Samsunlu misafirimizden olduğunu anladık Bize bir teşekkür mektubu yazmışlardı Ayrıca kardeşimin kız mı yoksa oğlan mı olduğunu da merak ediyorlardı.Biz de kızımız oldu diye mektuba cevap yazdık.
Aradan epeyce zaman geçmişti ki postacı bir koli kağıdı getirdi.Annem “git kızım neymiş al, gel .dedi
Postaneden beyaz bir torba getirdim. Büyük bir heyecanla açtık.İçinden çok güzel bebek kıyafetleri vardı.Hepsi büyük bir özenle elde örülmüş ve dikilmişti.. Güzel bir hırkanın üzerine de altın takılıydı.İçinden bir de mektup çıktı. Mektupta” bebeğinizi Allah analı babalı büyütsün .Sizlere ne kadar teşekkür etsek az yazıyordu.
Yıllarca Samsunlu dostlarımızla yazıştık.Her bayramda mutlaka kartları gelirdi.Biz de onlara kart atmayı unutmazdık hiç.Hep bizi Samsun’a davet ettiler ama biz bir türlü gidememiştik.
Aradan çok uzun yıllar geçti. Bugün kaçımız evimize tanımadığımız birini davet edebiliriz ki Böyle değerlerin yok olması ne kötü…Oysa insanı insan yapan değerler bunlar değil midir!
YORUMLAR
Canım arkadaşım,
Türk misafirperverliğinin çok güzel bir örneğini vermişsin.Anadoluda hala bazı yerlerde böyle davrananlar oluyor.Ama metropollerde artık insanlar maalesef kapıyı açmaya korkuyor.Kaybettik özümüzü.BUNLAR DİLLENMELİ Kİ insanlar , toplum nerede hata yaptığı nı düşün sün.KUTLARIM...emeğine sağlık.....
Bu yazınızla güzel adetlerimizin bir bir yok olmakta olduğunu hatırlatmakla kalmayıp,
Türk misafirperverliğini de hatırlatmışsınız.
Evet eskiden insanlar arasında güven vardı.
İnsanlar başkalarını da kendileri gibi bilirlerdi.
Teknoloji ilerledikçe insanlık ilişkileri gerilemekte.
Bu yazının yazılmasına, bu güzel olayı yaşatıp okumamıza vesile olan
kalpleri temiz insanlar başta babanız olmak üzere annenize sonsuz saygılarımı gönderiyorum.
Çok güzel bir yazıydı.Tebrikler.
SAYGILARIMLA.
aynaz
MALESEF TÜFEK İCAT OLDU MERTLİK BOZULDU HESABI .ARTIK KİMSENİN KİMSEYE GÜVENİ KALMADI. İNSANLAR ARASINDA GÜVEN OLMAYAN BİR TOPLUM OLDUK. NE YAZIK Kİ TOPLUMUMUZUN SAHİP OLDUĞU BAZI DEĞERLER KAYBOLMUŞ DURUMDA. BU DEĞERLERİN YOK OLMASI İNSANLARI YALNIZLIĞA VE DE MUTSUZLUĞA İTMEKTEDİR.ÇÜNKÜ YAŞAMIN HER ANI PAYLAŞILDIKÇA GÜZELDİR.
ELEŞTİRİNİZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM.
SAYGILARIMLA....