- 864 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
Davetsiz Misafir
Kapı hızlı hızlı vuruluyordu… sanki bir alacaklı borcunu tahsis etmeye gelmiş gibi. Bekletmeden açtım kapıyı. Oydu karşımdaki… terden sırılsıklam olmuş, nefes nefese öylece bana bakıyordu. Ara sıra çıkar gelirdi böyle ama bu defa gelişi farklı gibiydi. Çaresiz buyur ettim içeri ufak bir tebessümle.
Baş köşeye oturdu. Boş gözlerle ortalığı süzüyordu. “Rahatına bak” dedim, “dinlen biraz”. Cevap vermeden susuyordu karşımda. Yarım saat belki de bir saat sustu, kulağına çalan müzik sesine ayağıyla eşlik ederek.
Birden gözlerinde bir acı sezdim sanki bir şeyler söylemek istiyordu da söyleyemiyordu. En sonunda derin bir nefes alarak bir çırpıda söyledi. “Beni bırakma” diyordu, sadece beni bırakma… nereye gidersem gideyim, kiminle beraber olursam olayım onu bırakmayacağıma dair söz istiyordu benden…
Şaşkın bakışlarımı gizlemeye çalışıyordum karşısında “ama ben hazır değilim” demek geldi içimden… öyle çaresizdi ki diyemedim. Gözyaşlarımı, kirpiklerimi set çekerek durdurabiliyordum ancak. Haykırmak istiyordum, “çık git hayatımdan, baş köşeye oturmaktan vazgeç artık” demek… tutup kolundan yaka paça dışarıya atmak geçiyordu içimden, hatta daha da ileri gidip en ağır silahlarla vurmak istiyordum onu can evinden…
Gözyaşlarımı, yüreğimde bir yerlere sular seller gibi akıtıp öfkeden titreyen bedenime hakim olmaya çalışıyordum… o hala konuşmaya devam ediyordu ama ben duymuyordum… ne anlatıyordu bana hiç durmadan… yaşadıklarını mı, kimlerin hayatından kovulduğunu mu?...
Birden yerinden kalktı, koridora doğru yürüdü. Yorgun olduğu her halinden belliydi. Portmantoya bıraktığı çantayı alarak geri geldi. İçinden bir paket çıkararak bana doğru uzattı. “Sana bu” dedi sadece…
Açmak istemedim paketi önce ama aç der gibi öyle ısrarlı bakıyordu ki…
Düş kırıklıklarımı getirmiş bana. Avucuma öyle sere serpe bıraktığı paket…
O günden sonra odanın tam ortasındaki masanın üzerine koydum DÜŞ KIRIKLARIMI, YALNIZLIĞIMI da baş köşeye oturttum. Karşısında el pençe divan durarak çekip gitmesini bekliyorum, getirdiği düş kırıklıklarımı da yanına alarak. Hayatımdan gidişini seyretmek istiyorum; umutlarımı, hayallerimi, geleceğimi bana bıraksın istiyorum…
YORUMLAR
43 defa okunan bu yazıya sadece 3 kişi mi güzel diyebilmiş.
Çok çok güzel bir yazı.
Öz ve akıcı.
Anlamak kolay.
Sanatlı.
İnce ince örülmüş.
Şiir okur gibi okudum.
Tebrik ederim yazarı.
8 Puan.
Sosyal içerikli olmayan yani kitleleri ilgilendirmeyen yazılara verdiğim en yüksek puan 8 dir.
efsun dalya
sevgiyle...
Çok güzel bir anlatım.
O düş kırıklıkları gider. Yeter ki istensin... Hele hele şu güzel yazıda, bu gidişini istemeyi başarmışsa....
Selamlar...
efsun dalya
ne kadar uğraşırsa uğraşsın hayatın dümenini kıramaz insan...
ama yine de yaşar ya da yaşıyormuş gibi yapar....
sevgiyle...
efsun dalya
her insan yalnızdır aslında....
sevgiyle...