Benim ilk öyküm…2 Aklıma gelmişken..!

• 11 Ocak 2010 Pazartesi 06:57:56

Hani bizim mahalle karısı gibi huysuz kargamız bizden sonra başka bahçeye giderdi ya mahlükatı tatlı uykusundan uyandırmaya işte o bahçeden sözün deyimi yerinde ise Alis harikalar diyarından sizlere bahsetmeye çalışacağım;
Bizim bahçeli caddenin karşısındaki fırının yanındaki sokağa girince; yeni kesilmiş odunların,Karadeniz’den gelmiş çuval, çuval fındıkkabuklarının istiflendiği mis kokulu yakacakların olduğu sokak; arkadaki caddeye geçmek için işte o sokakta ilerleyince karşınıza çıkar Alis harikalar diyarı o sokak zikzaklar çizer patika yola çıkar devamında geçebilirsiniz arka caddeye işte o patika yol ömrümün en güzel yürüyüşünü yaptığım yer, elini uzatsan incir, başını uzatsan üzümü asmanın dalından yersiniz hem de kınalıyapıncak üzümü…
Neyse sözü uzatmadan bu patika yolak,iki ana caddenin arasında sağlı,sollu on iki evden oluşan modern dünyadan,bozulmuş doğadan uzak, kırsal bir köy görünümünde sadece dağları ve akarsuyu yok oda olsa zaten cennet vari bir patika köy olacak..
İki ana sokak arasında patika bir yolla ayrılan iki sıra ev,patika yolun kaldırımı yok, diz boyu bahçe çiti olan korunmak için değil..? sınır belli etmek için minyatür kapılar süslü renk,renk badanalı briket duvarlar olan o minyatür bahçe duvarlarından patika yola taşan devasa meyve ağaçları ile caddeye kurulan tören takından daha şahane bir çardaktan geçersiniz..
Gökyüzünü görmeniz imkansızlaşır,incir ağacına asma bıyık atmış sarılmış, karayemiş ağacıyla malta eriği sarı kırmızı birbirine kucak açmış sarılmış rasotkada,erik,elma yerlere eğilmiş meyvelerinin ağırlığından; sizin gece kondu benim köşke benzettiğim minicik pırıl, pırıl evler görünmez olmuş..
Evlerin ön bahçe duvarı ve pencere kenarları eve giriş dış kapı, iç kapı mesafesi iki taraflı teneke saksılarda sardunyalar, bahçede istemediğin kadar çeşit çiçek açmış evin ön çardağını hanımeli kuşatmış altına yemek masasını kurmuşlar ikide çekyat atmışlar.
Aman Allah dedirtecek kadar doğal bir tabiat olayı ve bu beton yığını haline gelmiş İstanbul’un ortasında işte bu muhteşem..!
O minicik masalsı evlerin arka bahçesine geçecek olursanız..iki ana sokaktaki beton yığını sitelerin arka cephesi ile karşılaşırsınız..
Veee işte rezillik..! wc, banyo yatak odası, mutfak arka balkon mazaranız olur.
Bizim sonradan İstanbul görmüş ama parası bol daire sahibi o sitedeki görgüsüz insanlar wc den orkidini,banyodan permatiğini,yatak odasının camından bebeğinin boklu bezini,mutfaktan çöplerini, çay telvelerini demlikten sekiz kat aşağı boca ediverirler o güzelim minyatür evlere doğru sümdük zalimliği ile atıverirler.
Çünki onların çöp konteynırıdır o yemyeşil bahçeler nasılsa attıklarını yukarıdan ağaçlardan görmüyorlar. Dağda yaşadıklarını sanıyorlar hala da,fala da insan olamayacaklar.
İçim karardı biz ön patika yola geçelim. İncir ağacının dibinde upuzun çengelli bir demir durur Türkan teyze yaptırmış canı incir isteyen uzatır ağaca dalı çeker kendine doyana kadar meyve yer, ben birde reçellik toplatırım..
Hiç yabancı geçmez o patikadan sadece o patikanın çocukları oynar bahçemsi patika sokakta trafikte yok zahmet olmuş belediye asfalt atmış yıllar sonrada çamurdan kurtulmuşlar. Komşuların hemen, hemen hepsi Karadenizli hepsinin kendi arsaları yıllar önce satın almışlar. Tarla iken o bölgeyi hatta Karadeniz’den bile tanışlar birbirilerinle sonra kendilerine yetecek kadar,kendi ellerinle yapmışlar evlerini gönüllerine, cebindeki paralarına göre minyatür.
Eee doğa insanı çoğunu yeşil alan olsun diye ağaç ekmişler.
Ağaç fidanlarını bile memleketlerinden getirmişler, şu anda korunmaya alınacak kadar yıllanmış devasa ceviz ve incir bahçesi var on iki hanenin ağaçlık tarafları birleşiyor.
Anlatamayacağım kadar güzel bir orman oluşuyor.Ağaçların bittiği yerde ana cadde hat otobüs ve minibüsleri geçiyor.
Tam bu bölgeyi mahalleye lise lazım olunca M.E.B vermişler şimdi yol boyunu Özel Anadolu lisesi oluşturuyor. Üst taraf çıkmaz bahçeyle kapanıyor.
Çıkmaz patikanın tam ortasından kaldırımlı sokak geçirmişler patika köy ikiye bölünmüş alt tarafa okul, üst tarafa park taraf deniyor.
Bahçeleri yıkılmış evin dibinden utanmasalar içinden geçirilmiş o iki ana sokağı birbirine bağlayan direk sokak ve park tarafta sokağın yarısı kadar bir bahçe sebze ekili pek ağaç yok arka tarafa ayva ağacı ekmişler arka ve yan bahçe; bahçenin eve bitişik yanında dam var bizim mahallenin sütçüsünün evi sevimlimi sevimli günde kırk elli litre süt veren iki ineği var. Bu çıkmaz patikanın bu ucundaki evlerin bahçe duvarının dibine tahta sedirler uzatmışlar boydan boya gelen geçen oturur dinlenir; yada akşamları çay içer komşular hep birlikte, yatmaya girerler içeri sabah,akşam kameriye gibi bu patika, sonu u şeklindeki kapalı stat gibi asma kollarının birbirine karıştığı, bıyıklarının dolaştığı yapraklarının şemsiye gibi sitedeki kem gözlerden mahremi örttüğü bahçemsi patika yolda sohbet tatlı,hepsinin yüzü güleç, çaylar tavşan kanıdır.
Yanında mutlaka hamur işi evlerde ne varsa düğün sofrası gibi ortada offf offfffff offf ki offffff…!
Çok of çekmek lazım işte bu güzelliği altmış yılda emekle yetiştiren şuan seksen küsur yaşından fazla olan Semiha teyze,Türkan teyzenin her iki bacaklarıda romatizmadan yürüyemeyecek halde bu insanlardan bu yaşlılardan bu güzelliği, gençliklerini,sağlıklarını,evlerini ellerinden almak için büyük planlar yapıyor şimdiki belediye eee nede olsa organ mafyası gibi inşaat mafyası oldular bir karış gasp etmedikleri yer kalmadı ilçede; burası gözlerinde ve bu yaşlılar üzülüyorlar umurlarındamı..?
Tabiî ki hayır kitabına uydurmaya çalışıyorlar yok MİA alanıymış yok çivi üstüne çivi çakamazlarmış; çakamıyorlarda altmış yıl devlete vergi ver ve ömrünü bu yerde geçir. Önemli değil..!
Çünki açık kapı var onlara tarlayı satan tarla olarak satmış o zamanlar kadastro yokmuş, parsellenmemiş ve hisseli tapu tarla olarak görülüyor.
Eskiden güven varmış milletimizde,hem kendilerine hem hükümete hem devlete
Tarla sahibinin ömrü yetmemiş şahsi tapu zamanına, şahsi tapularını vermeye, şahsi tapuya sahip değiller.
Evler yıkılana ev sahipleri vefat edene kadar Alis harikalar diyarı bizim…
Ya sonra..? Ya sonra ne olacak söylermisiniz..?

23_08_2009_Pazar

Hanımağa34 / Nazife Görgün

SEVGİLER HİÇ TÜKENMESİN :):):)