YALANLAR ZULÜM OLUR
YALANLAR ZULÜM OLUR
Akıllı insani hiçbir peygamber kandıramaz.
YILMAZ GÜNEY
Yüzlerce yıl insanlığı esaret altına alan dinler, önce kölelerini aptallaştırıyor. Sonra onlar köle olarak kullanıyor. Tıpkı fantastik öykülerdeki gibi; büyücü kurbanlarını büyülüyor. Kendi kötü emellerini yerine getirmek için her şeyi yaptırıyor.
Bütün bunlar büyük bir sermayeye sahip olduktan sonra gelişiyor. Hiçbir din zengin olmadığı sürece gelişemez, gelişmemiştir de. Ticaretle beslenen dinler ayni zamanda dini bir araç olarak geliştirmişlerdir. Tıpkı günümüzde reklam sektörü gibi.
Bir diğer nokta bu işi bir peygambere yüklemek gibi kandırmaca oynamaktadırlar. Oysa bu bir ekip işidir. Dünyada hiçbir büyük olay tek bir insanlar gerçekleşmemiştir. Gerçekleşmiş ise o büyük bir olay değildir. Evet dinlerin ortaya çıkışı bir peygamberle başlamamış bir ekip tarafından organize edilmiştir. Lider kimse kasa onda olduğu için onun borusu ötmüştür.
Gerçektende iyi organize edilmiş bir organizasyondur. Bugün bu organizasyon hala örnek alınarak örgütlenmeler yapılmaktadır. Binlerce yıl birbirinden beslenen ve birbirini doğuran bu dinsel akımlar. Bu gün hala varlıklarını sürdürmelerinin tek nedeni; bir mabet oluşturmaları ve bu mabetlerde ruhban bir sınıf yetiştirmeleridir.
Tabi ki bunanla da yetinmeyen dinsel örgütlenme. Yaşamın her alanına egemen olmaya ve kitleleri kendine itaate zorlamaktadır. Boyun eğmeyenleri terör ile ganimetinden pay dağıtarak yola getirmek için her şeyi yapmıştır ve yapmaktadır. Bugün kimi yazarlarca (Demir Küçükaydın) kapitalizmin üstyapısı olarak dini göstermeye başlamıştır ki; bir anlamda doğrudur.
Sermayenin bir aracı olan dinin kimi devrimci akımlar ezilenlerin bir hareketi olarak görmekteler. Bu bir yanılgıdan başka bir şey değildir. Din özü itibariyle devrimci değildir ve olamaz. Bugün emperyalizmin de dünyaya yayılmak için dine sarılması ve dini savunmaya alması bu tezimizi doğrulmaktadır.
Aziz Nesin bir ateist olarak “bu ülkenin %60’ı aptaldır” derken, insanları neyin aptallaştırdığını da çok işi biliyordu. Köken olarak tarikatlardan geldiğini hiçbir zaman saklamamıştır. Evet din bir aptallaştırma aracıdır.
Bu tespitten sonra bu aracı burjuvazi alıp, parçalamak ve bir aydınlanma hareketi yaratmak zorundayız. Bu konuda tartışmak, teoriler geliştirmek ve ön önemlisi onların bize dayattığı şeyleri red ederek başlamak. Zaten sırf bu bile, aydınlamayı beraberinde getirecektir. Örneğin kimliğimizdeki İslam’ı sildirmek. Ne şekilde olursa olusun mabetlerine ölülerimizi dahi götürmemek vs.
Bütün bunlar kolay olmayacaktır. Olaya şöyle bakalım. Yüzlerce yıllık birikime sahip din olgusu bir çırpıdan yıkılması mümkün değildir. Bilimin yaşama egemen olması ile kendiliğinden yok olacaktır. Ama süreci kısaltmak, devrimci bir görevdir. Ve bir zorunluluktur. Daha özgür yaşamak, için zincirlerden kurtulmamız gerekir.