- 1539 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
GERÇEK BİR SİNEMA EMEKÇİSİ SUPHİ KANER
Yıl 1963,aylardan Ağustos’tu. Sıcak bir pazartesi sabahının karanlığında gazete satan çocuklar "acı"sını yüreklerinin ta derinliklerinde hissettikleri bir haberi haykırıyorlardı:
’Suphi Kaner intihar etti"
Gazete satan çocuklar, ünlü güldürü ustasının has seyircileriydi, hayranlarıydı. "Beni seven iki milyon Türk çocuğu olduğunu biliyorum" diyen Suphi Kaner’in serüvenlerinden yalnızca bazılarıydı bu çocuklar.
Kaner,1950’li yılların sonunda, 1960’ların başında ünlü bir komedyen olmadan önce Şehzadebaşı’ndaki Turan ve Ferah sinemalarında fıstık satıyordu. Geceleri ise şimdi tarihe karışan o günah dolu ve sperm kokan sinema localarında dört sandalyeyi yan yana dizip,öyle yatıyordu. İşte Suphi Kaner, böyle yoksul yaşamın içinden kopup gelmişti Yeşilçam’a. Dişleriyle,tırnaklarıyla kazıya kazıya,tek başına büyük bir yaşam savaşı vererek...
Ne var ki oyunculuğunun en verimli döneminde geçirdiği bir bunalım sonucu yaşama veda eden Kaner, Türk sineması için gerçekten "acı"bir kayıptı. Üstelik öldüğünde 30 yaşındaydı.
Suphi Kaner,çeşitli sorunlarla iç içe yaşayan aşırı duyarlı bir kişiydi. Yalnızdı ve sürekli içiyordu. Alkol,içe dönük yaşamında belki de tek dostuydu. Bir şikayet üzerine Prodüktörler Cemiyeti’nin 13 Haziran 1963’de 187 sayılı bildiriyi tüm film şirketlerine göndermesiyle Suphi Kaner’in çalışma yaşamı iyice kısıtlanıyordu. Bu bir ihtardı. Söz konusu bildiri de şunlar yazılıydı:
"Aktör Suphi Kaner,Pesen Film Şirketi ile akd ve imza ettiği 14-7-1963 tarihli mukavelesinde oynamayı kabul ettiği rolü filmin yarısında filmi bırakarak film şirketini maddi,manevi zararlara sokmuş ve anlaşma için bir miktar da para almıştır. Bu meseleden doğan ihtilafı halletmek için idare kurulumuzun yapmış olduğu mükerrer davetlere de icabet etmemiştir. Bahis konusu ihtilaf halledilinceye kadar aktör Suphi Kaner’e iş verilmemesi rica ederiz."
Suphi Kaner’i işe gelmeyip filmi aksattığı için Prodüktörler Cemiyeti’ne şikayet eden de Pesen Film Şirketi sahibi Nevzat Pesen’di. Ünlü aktör neden işe gitmemişti. Eğer işverenle aralarında bir anlaşmazlık varsa,olaya bir çözüm yolu bulmak için neden Prodüktörler Cemiyeti’nin davetlerine uymaktan kaçınmıştı? Ölümünden bir hafta önce bir pazar günü bu konuda şöyle diyordu:
"Ben seyircinin karşısına yıllardır fedakar,iyi arkadaş,iyi insan olarak çıktım. Benim oynadığım tipler bunlardı. Bana onun bunun karısını dikiz etirip röntgenci rolü verdikleri için işi bıraktım. Tazminat davası açacağım. Şirketlere"iş vermeyin"tabirini kulanmaları suçtur.
Bu bir sendika olsaydı kararlarına hürmet ederdim. Ayrıca bana üç defa davetiye gönderdiklerini iddia ediyorlar. Bunlardan hiç haberim yok..."
Bir hafta sonra"acı haber"duyuldu. Kaner,aktör ve yazar dostu Afif Yesari’nin Kasımpaşa Bahariye Caddesi’ndeki evinde üç tüp Nembutal hapı alarak intihar etmişti.
YORUMLAR
Harikasın
ALTUNGÜNEŞ
UNUTULMUŞLUĞUN YAPRAKLARINI AÇMAYA DEVAM ETMELİSİN HATIRLATMA ADINA...EMEĞİNE TEŞEKKÜRLER GÜÇLÜ KALEM...
çetin altungüneş
Söyle İzmir e kıymetini bilsin.
İzmir güzelse sebebi sensin.
En kısa zamanda görüşmek üzere .