- 2185 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
Ufuk Çizgisi
Bir gün yolcular yaya yolunu tercih ederler. Seferleri çok uzaklaradır,ellerinde azıkları dağları aşarak gidecekleri hedefe doğru yola koyulurlar. Uzun mesafeler kat edeceklerini bilirler,buna görede kendilerini ayarlarlar.
Sabahın fecr vaktine yakın bir zamanda yola çıkarlar. Gidecekleri yol güzergahında her türlü tabiat şartları mevcuttur. Bazen bir kayalıktan süzülecekler bazen bir dereden geçecekler,bazen de bir dağın yamacından düşecekler,herkeste bunun farkındadır. Şartlar o kadar açık ki;bir birlerini ikaz etmelerine bile gerek yoktur.
İçlerinden her birisi şunu geçirmekteler ve bir diğerlerinin kendi noksanlarını tamamlayacaklarını tahmin etmekteler. Hal o hale gelir ve o derece ruh halleri bir birlerine yakınlaşır ki aynı şeyi düşünürken farkında olmadan aynı şeyi bir birlerinden bekler hale gelirler,nihayetinde;her birisi yol hazırlıklarını unuturlar diğerleri almıştır deyip.
Zaman yola çıkıştan sonra gerçeği ortaya çıkarır,ve hiç biri bir diğerine yol azığını almadığını söyleyemezler. Ufuk çizgisi belirmeye başlar karşıki tepelerden alınan mesafe bayağı vardır. Geldikleri yerse bir dere kenarı ellerini yüzlerini yıkamak için mola verirler. İçlerinden birkaç kişi abdest alıp namaz kılmayı istediklerini beyan ederler,eller kollar sıvanır,ayakkabılar çıkarılır ve dereye girip abdest alırlar,derken diğerleri de imrenerek onlarda başlarlar abdest almaya
Baharın ortasıdır ve günlerden Pazartesidir,namazın vakti geçmeden kılarlar namazları tek başlarına,sonra yeniden yola koyulurlar. Az gider, uz gider, dere tepe çıka ine giderler. O kadar çok giderler ki yerleşim yerlerinden çok uzaklara varmışlar,kuş ‘’konmaz kervan geçmez’’ deyimi söz yerinde tam buraya gelip yorulurlar. Bir dağın yamacında ormandan da yeni çıkmışlar.
Mihmandarları burada mola vermeleri gerektiğini söyler,ama yemek yemeleri gerektiğini bir türlü diyemez çünkü kendisi diğerlerine güvenmiştir. Diğer arkadaşları da aynı hal üzere olduklarından aç olduğunu hiç kimse hatırlatamazlar. Bu hal o kadar uzun zaman alır ki
Akşamın gurup vaktinde ufuk çizgisi belirir iyice yorulmuşlardır. Dinlenelim sesleri yükselir ama açlık sesi yine yok .geceyi orada geçirmeye karar verirler.
Derenin kenarında konaklarken bir taraftan açlıklarını da içten içe düşünmeye başlarlar. Yapacakları bir planları yoktur arkadaşlarının azıklarına bakmaktan. Toplam 11 kişiler. Kimselerden açlıkla ilgili hiçbir öneri gelmeyince anlarlar ki; her birisi diğeri gibi düşünüp kendi alması gereken azıkları almadıklarından aynı şeyleri düşünerek aç kalmışlar ve zor bir durumla karşı karşıya kalmışlardır.ağaç yaprakları ve bir iki yemeye ot buldukça hayatta kalmaya çalışmışlardır.
Atalarımız boşuna dememişler’’azığını evden al,arkadaşını köyden, ‘’diye bu hareketleri onlara iyi bir ders olmuş. Artık bakar olmuşlar ufuk çizgisinin hangi yana baktığına . Yön çizerken buluta rüzgarlar; bizim yolcular hayatta kalma mücadelesine başlamış ve varacakları yere gidemeden derslerini alarak geri dönme uğraşına başlamışlardır.
Her bir ufuk çizgisinde insan; kendi yazgısını o gün bu gündür arar dururmuş.
05-01-2010
Hayrettin
YORUMLAR
Yazınız başından sonuna kadar mesaj veriyor.
Ufuk çizgisini arayıp bulan acaba gerçekten mutlu olabilecek mi veya hayatınını istediği düzene sokabilecek mi?
hayat ,hep arayışlar mı?nedenler mi?....kendi yazgımız bilsek yaşayabilir miyiz ama bir gerçek var ki
Hayattan beklentimiz ne? ve gerçekten ne istediğimizi biliyormuyuz...öyle bir konu yazmışsınız ki....
Günlerce konuşulur...
çok güzel yazı....sevgiler..
Her bir ufuk çizgisinde insan; kendi yazgısını o gün bu gündür arar dururmuş.
..............
Her bir ufuk çizgisinde..
Kaçtaneki bu ufuk çizgisi
Renk renkmi.. Tekten grımi
Her bir ufuk çizgisinde insan....İnsanların kendine aitmidir ufuk çizgileri..o insanın ömrünümü belirler
ya ufuk çizgisi silikleşmeye başlarsa ..işte o zaman eyvah demeninmi vaktidir...yoksa tamam hazırım emanetini al mı denmelidir....O gün bugün ararız..Neyi ararız.Aradığımız cevabını bilmediğimiz soruları neden sorarız.Yada neden sormayız.Yok sorduysak biliyorsak neden uygulamayız.
Neden ufuk çizgisindeki fallara inanırız..
Bilmem......... bilemem.............bilsemde söylemem.......bilsem söylerdim ama yinede ne bildiğimi söylediğimde ne söylediğimi anlayabileceksen söylemek istemem...isterim aslında ama çözebilirmisin söylediklerimi..şifresini kırabilirmisin
Atalarımız boşuna dememişler’’azığını evden al,arkadaşını köyden, ‘’diye bu hareketleri onlara iyi bir ders olmuş.
Yazı baştan sona ders ve mesajlarla dolu. Özellikle de buraya almış olduğum cümle tam anlamı ile bizi bize getirmiş. Ne kadar güzel bir söz. Ben daha önce bu sözü duymuştum ama szin gibi bu kadar özel anlatamazdım inanın.
Kutluyorum kaleminizi ve saygılar yüreğinize. Arayan her kişnin ufuk çizgisini bulabilmesi dileği ile