KARARTI
bir ekim sabahı İSTANBUL otogarına inerken yorgun yoğun ve aynı zamanda heyecanlı bir kalp taşıyordum.. Ürperdim sabahın 7 siydi kuru ayaz vardı yüreğimdeyse sana karşı yanan güçlü bir ateş vardı gece boyu seni düşlemiştim bu istanbula gelişim başkaydı sevgimiydi emekmiydi karşılıksız tereddütsüz atılmakmıydı düşünmeye zamanım yoktu ilk gün ışığıyla atıldım dışarıya bu ucsuz bucaksız şehir neler görmüştü neler yaşamıştı kim bilir diye geçirdim icimden ama baktımki eski tarihi yapılar istanbulun isi altında kararmış ve her damda mutlaka diz boyu otlar belirmişti ama ben onları görecek kadar bakmıyordum icimde sadece sana ait bir kıblem vardı ve yalnız seni görüyordum bütün yüzlerde bir grilik vardı sen olduğu için aydınlanıyordu tüm yüzler (devamı yarın )
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.