YILBAŞINDA GARİBAN ZAMLA UYANACAK TUZU KURU İSE EĞLENCEYE DOYACAK

• 29 Aralık 2009 Salı 22:30:34

--------------------------------------------------------------------------------

YILBAŞINDA GARİBAN ZAMLA UYANACAK TUZU KURU İSE EĞLENCEYE DOYACAK

www.sivaspostasi.com.tr/yazar.asp?yaziID=2463

SİVAS POSTASI GAZETESİNDE KÖŞE YAZIMDIR.

Yeni bir yıl daha geliyor, 2010 yılı ailemize, vatanımıza, milletimize hayırlı uğurlu olsun diyelim. Ancak öyle bir geliyor ki daha gelmeden 2010 yılını kovalamak geliyor içimizden.

Memur, İşçi, Emekli maaşlarını aldığı gün bitiriyor, geçim derdinde, ekmek kavgasında, ek iş bulmak istiyor ama onu da bulamıyor. Küçük esnaf siftah etmeden akşamı buluyor. Büyük esnaf paraya doymuyor her gün etiket değişiyor. Üniversite mezunu gençlerimiz de dahil olmak üzere Türkiye’de işsizlik olağanüstü boyutta. Yoksul aile yakacak, yiyecek, giyecek derdinde. YILBASINDA GARİBAN ZAMLA UYANACAK Fakat zam yapan sayın büyüklerimiz (!) “ Yılbaşı gecesini kim bilir hangi eğlence yerinde belki de kaç kişinin aylık asgari ücretinin kaç katı masraf yapıp belki de devletin kesesinden TUZU KURULAR EĞLENCEYE DOYACAK. Kiminin akşama kadar eğer para bulursa simit çay ile açlığını bastırdığı, Kiminin ise ekmeği çöpe attığı, komşusu açken tok yattığı bu dünyada haydi gel de yüzün gülsün. Haydi, gel de yeni yıl geliyor diye sevin, gülecek hal mi kaldı insanlarda.

Televizyonlar İzdivaç programına otobüslerle kadınları taşıyıp vatandaşın sözüm ona ilgisini çekip, Ülkemizde onca olanı biteni unutturup göz boyuyorlar. Zavallı halkımız ise halen derin uykuda içmeden sarhoş olmuş olanı biteni, bulunduğu pencereden pembe dünyalarda izliyor. Ülkemizde insanların dikkati mutlaka bir yerlere çekilmek isteniyor, geri planda neler olup bitiyor hangimiz farkındayız acaba? Ama vatandaş dedim ya öyle bir derin uykuda ki İzdivaç programlarının, magazin haberlerinin büyüsüne kapılmış, şıngırda mıngır orasını burasını açıp süs bebeği sanatçıyım diye geçinenleri izliyor. Bir Allahın kulu da çıkıp” Yahu hiç mi ciddi, yaratıcı, kültürel, eğitici çalışmalar yok demiyor.Ancak lay lay lom….

Yılbaşı gecesinde özel bir şeyler yapmak moda oldu. Haydi neyse ama çam ağacına ne demeli. Hayret doğrusu bu kadarına da pes diyorum. Olmaz olsun şu batıyı iyice örnek aldık, çam ağacına ne gerek var. Acaba Batı da Türkiye’nin bir şeyini örnek alıyor mu?

Hani bazen bilhassa Memur, İşçi, Emekli birbirine sorarlar?

- Gardaş bu yıl yılbaşında neredesiniz?

diğeri cevap verir

- Nerede olacağım kardeşim PTT deyiz. Dediğinde şaşırır karşıdaki;

- PTT mi oda neymiş nasıl olur kardeşim. Yılbaşı gecesi PTT de ne işin var?

- Eee ne yapalım PİJAMA, TERLİK; TELEVİZYON en güzeli bu.

Kimi yılbaşı bize göre değil diye erken uyurken, kimi yılbaşını diğer günler gibi pijama, terlik, televizyon ile geçirecek. Kimileri ise eğlence yerlerinde eğlenecek. Kimi yavrusuna hediye olarak bir çikolata alamazken, kimi yavrusunu hediyelere boğacak.

Bu nasıl dünya, bu nasıl adalet, bu nasıl düzen. Yok mu bu eşitlik olmayan, halkın çıkarını düşünmeyen, halkın sesini duymayan düzenden bizi kurtaracak. Sizleri bilmem ama ne yazık ki ben şu ana kadar göremedim. Gelen sadece koltuk derdinde. Ölen ölür kalan sağlar bizimdir zihniyetinde. Tuzları kuru nasıl olsa, gariban kimlerin umurundaki…

Şu günlerde ise DOMUZ GRİBİ moda zaten. Ölümlere bahane o oldu. Sanki kaç kişi bu senaryoya inanıyorsa. Kuş gribi ve domuz gribinden sonra yakında at gribi, eşek gribi de çıkarsa şaşmam. Uyan vatandaş uyan bunların hepsi yalan. 2009 da uyudun, bari 2010 sabahı gözündeki at gözlüklerini çıkartıp dünyaya bir başka bak ne olur!.

Sizleri bilmem ama ben 2010 yılı gelecek diye sevinemiyorum. Çünkü öyle bir geliyor ki kucağında sizlere armağan olarak zam paketleri ile tozu dumana katarak geliyor .

Ne diyeyim; yinede 2010 da YENİ YILIN SAĞLIK, MUTLULUK, HUZUR, BARIŞ BAŞARI, BEREKET, getirmesini dilerim. Sağlıcakla kalınız…

SABİHA SERİN