***DUYAN YOK MU FERYADI MI***
Hayal ettiğimden uzaklarda bu şehir..karanlıkların tam ortasındayım görmese de kimse…yine gecenin hüznü çöktü…elinden oyuncağı alınmış çocuklar kadar masum bir hüzün,üzüntü benimki…seslenişlerim sesleniş olmaktan çıktı can yakan feryatlar oldu…ama öldüm sanki niye kimse fark etmiyor çırpınışları mı?bu soru bana acaba sorusunu anımsatıyor hep…acaba öldüm mü gerçekten?neden sorusunu sormaktan korktuğum için acabalara başladım…ne zaman ki nedenlerden acabalardan arındım,yüreğim bir bebeğin ki kadar yalın ve umutsuzluktan arınmış olur..
Artık aynalara da bakmıyorum…kendimle yüzleşmek istemiyorum belki…göz göze gelmek istemiyorum belki de gözlerimle…belki görmek istemiyorum başımın üstündeki kara bulutlarıbelki o bulutlar yağmur yağdırır kışı getirir hayatıma diye korkuyorum..oysa,oysa ben hep baharlarda yazlarda yaşamak istiyorum…
Ama bir türlü dökülen yapraklar yeşermedi…batan güneş doğuvermedi tepenin ardından…yada ışıklar yanmadı geceleri odamda çünkü yoktu gözlerin,sen yoktun…
Bir gün dünyaları yıkabilirim,canımı feda edebilirim uğrunda…
Seni beklemek var ya ahrette bin yıl yaşamak kadar uzun ve zor geliyor bana…
Haykırışlarımı yüreğimdeki feryatları duyuyor musun?
Sana sesleniyorum
Sen çok iyi biliyorsun?
“Seni çok seviyorum”