Sevgi pınarından içmeyenler, suyu ne bilsin?
Yıllarca bir serüvenin ardından giden yaşamım sonucunda bir gün bir tesadüfle sorgulandığımda, KENDİMİ SORGULADIĞIM binlerce saatten sonra bir ilk yaşıyordum.Sorgulanmam. İlk acaba olmasa bile bir büyük bir acabanın ertesinde yazdıklarımdan beni anlayan sen!
DÜŞÜNDÜRMÜŞTÜN BENİ beklide ilk kıvılcımı çakmıştın.
Bu çorak duyguların şehrinde yitirilmiş sevgilerin gölünde sesimi duymadan, yüzümü görmeden yazdıklarımdan beni tahlil edişinle başladı bu yol!
Bu yol dikenli , barikatlarla dolu biliyorum! çift yönlü görüş mesafesi az bir yol!
Zaten çıktığım bütün yolculuklarda barikatsız olan bir tek yolum olmadı ki?
Eğer aksi olsaydı , o zaman da Ya mesafe çok kısadır yada , sadece kendim olduğum yoldu? Ya yol ayrımında duyduğum ayrılık sancılar!... yanmayan ateşi ,boğulmayan suyu ,ne bilsin?
İnanmıyorum yılların ne çabuk eskittiği yüzümdeki çizgilerin uzunluğu Türkiye sınırlarının ötesini geçmiş.İçimdeki hüzün çiçeklerim bir bir açmada, Nice bayram geldi geçti bir hüzün akşamının karanlığında penceremde beklemeni ne çok arzuladığımı sana hangi dille anlatabilirim.Kapıya yaklaştığımı ayak seslerimden anlayarak kucağıma atılmanı, öte yandan sevdiklerimle paylaşmanı ne çok arzulamışım.Ben çok az hak ettim bunu veya hep bekledim.
Böyle olmasını kim bilir?
Biliyorum sende baharlarını bir başka ülkede harcamış , emek mahsulünü alamadan yazın çoraklaşmış kavuruculuğunda susuz kaldığını da hissediyorum….Bu benzeşen yaşam yolu; aynı yönde giden ama kesişmeyen duraklarda konakladığımız ikiz resim gibi!
Aynı karelerin değişik izdüşümleri bir yaprakta şimdi!
Ya örtüşecek bu kareler hiçbir ressam bunun iki ayrı tek resim olduğunu çözemeyecek, yada hiçbir mimarın restore edemeyeceği ayrılıkta kalacak Sevgili!
Sana ilk kez Sevgili dediğimin farkındayım, beklide öyle kalmanı, öyle olmanı istememden kaynaklanan iç sesimin fısıltıları.Sevgiye duyduğum özlemin ne denli büyük olduğunun yansıması belki de.
Hiçbir zaman yan yana gelemeyen iki sözcüğün farkında mısın bilmem ama, ya erken doğarız yada geç kalırız zamansız mevsimler gibi içim acıyor seni düşündüğüm anlar! bu acı neden sevgili. Biliyor musun bende korkuyorum hem kendimden hem senden! Hasta yatağında neyi bekler? Bilir misin! Sağlığı,
Ya güneş neyi bekler ? Şafağı! Toprak yağmuru, bülbül gülü!...
Benim beklediğimi biliyor musun ?
Benim zor yıllarım.En zor koşullarda alabildiğim genelde en zor kararların altına imza koyan ben , şimdi bu zamanda korktuğumun itirafnamesidir bu yazılar.kelimeler sözde uçar yazıda kalırmış derlerdi erenler.
Bende bu zamanlarımda öyle yapıyorum şimdi. Yazıyorum ki kendimde özümseyerek bu yaşadıklarımı bir kez daha anlamalıyım, hatta ezberlemeliyim.
Beni anlamayan beni , kim nasıl anlar ki ?
YORUMLAR
Yüreğinizdeki güzellikleri yansıtan anlamlı, duygulu ve akıcı satırlar. Ruhlara köprü, kalplere kapılar aralayan yürek yazıları. Bu güzel yüreği kutluyor, selam, saygı ve sevgilerimi sunuyorum efendim. Kalbinizden sevgi, yüzünüzden tebessüm, dilinizden güzel sözler eksik olmasın. Kaleminiz daim, yaşamınız mutlu ve umutlu olsun.