ÖLÜM
Ölüm pusuya yattığı vakit aslanlar kadar cesurda olsan kılıcını çekmeye vaktin olmaz diyor yazar. O ölecek adamıydı keşke biraz daha dikkatli olsaydı ölmezdi. Adı ölüm her ne sebeple olursa olsun. En çetin savaşçıların pususu onunki yanında bir sineği oldürmek için bekleyen insanın hali gibidir. Devirler geçti asırlar dantel altında kalmış antikalar gibi eskidi her yeni heybesini alıp gitti bir o eskimedi bir o gitmedi. Civan bir kurt gençliğinde deli yırtıcıdır ama gün gelir tilkilere maskara olur. O bir kurt edasıyla gezindi en başından beri ama maskaralık ‘Ö’ süne bile yaklaşamadı aksine kendi maskara oldu.
Eleğinden en erdemide en bedbahtıda geçti. Ama görevini yapmaktan bir an olsun vaz geçmedi. Kim bilir onu şu hal durdurur deseler neler vermezdi insanlar neler, yada ağlamak durdurur deseler göz yaşları içende kalır boğulur giderdik. sonu mu? yine ölüm. Ondan öte, yürüyüşü bile ölümü korkutan kahramanlar vardı dünyada karşı koysa bu güce onlar karşı koyardı. Koymadılar biliyordukiler ezelde taktir fermanını yazan yazıcıdan bu emri alıyor
Velhasıl bir mutlak son, bir ilk karşılaşma ölüm. Ha şu gün ha bugün gelecek diye beklemek ölmekten beterdir. İş onu en hoş şekilde karşılamaktır.
En hoş şekilde karşılamak dileğiyle…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.