- 1195 Okunma
- 9 Yorum
- 0 Beğeni
EDEBİYAT DEFTERİ
Bu edebiyat siteleri, emeklilikleri veya başka nedenlerden dolayı aktif yaşamdan uzak kalanlar için olduğu gibi, bu günün yoğun çalışma temposunda bulabildikleri boş zamanlarını değerlendirmeye çalışanlara bir nevi terapi oluyor. Ruhen tatmine ulaştıkları için hayata daha bir tebessümle bakmalarını sağlıyor. Bu tür uğraşların tabii ki yalnız edebiyat dalı ile sınırlı kalması mümkün değildir. Resim heykel gibi sanatsal konularda olduğu gibi seyahat veya koleksiyon gibi alanlar için de söz konusu olabilir.
Herkesin çevresinde mutlaka, siyaset, gelişim ve dünya olaylarından bahsedecekleri dostları ahbapları vardır. Ama kaçta kaçıyla kişisel hobileri hakkında muhabbet edebilirler? Aynı frekansta dostlar bulmak bir yerde şans işi değil midir?
Hobinin sözlük manası, her zamanki uğraşlarının dışında yer alan dinlendirici bir alanda vakit geçirme olarak ifade edilebilir. Ama bazıları bunu sonunda bir meslek olarak da benimseyebilir.
(Benim gibi)
Yaşam insanı bir rüzgâr gibi önüne katıp hiç ummadığı alanlarda çalışmaya zorlar. Ben çevremdeki 20 kişi ile küçük bir araştırma yaptım. Bunun 18 i yaptığı işten mutlu değildi. Eskiden çocuklara sorarlardı, büyüyünce ne olacaksın diye. Onlarda başka başka alanları sıralarlardı.
Şimdi ise, mahzun bir ifade ile tutturacağım puana bağlı diye cevap veriyorlar.
İşin başka bir ilginç boyutu da, yaşadığınız bölgeden hiç ayrılmadığınız halde, yurdun dört bir köşesinde aynı dünyada yeni dostlar edinmek. Bu ne kadar hoş bir şey, öyle değil mi? Birbirinizin yapıtlarınızı paylaşıp yorumlar yapıyor, ortak zevkleriniz üzerinde görüş alışverişlerinde bulunuyorsunuz. Aylar yıllar sonra da, bir etkinlikte karşılaşınca kırk yıllık dost gibi doyumsuz muhabbetlere dalıyorsunuz.
Monoton bir yaşam hem ruhen hem bedenen kişide bir çöküntüye neden olur. Benim bir hobim yok diyen bir kişiye rastlayacağımı pek sanmıyorum. İç dünyasını bir karıştırırsa mutlaka bir tane bulacaktır.
Geride sizden iz olarak kalacak bir şeyler üretmek güzel bir şey değil midir sevgili dostlar.
YORUMLAR
Sevgili Çetin, seni tanımak çok güzeldi. İyiki bu siteye üye olmuşum da, sizin gibi bir çok değerli dostum oldu. Eskiden beri okumak hep ilklerimin arasındaydı. bu siteyle tanışınca yazmaya da başladım. İyiki böyle güzel bir siteye üye olmuşum. Beni dinlendiriyor. Huzur veriyor. Olmazsa olmazlarım arasına girdi. Sitem ve dostlarım. Bu anlamda yazın kısa da olsa, içine çok şey sığdırmışsın. Ayrıca hediyen olan kitapları büyük bir keyifle okuyorum. Teşekkürler... sevgiler sana güzel insan...
aah... Sevgili Dostum
Hani, derler ya... "Yarayı Kaşımak" diye. İşte tam da öyle olmuş çalışman.
Çoktandır kaleme almayı düşündüğüm bir konuyu getirmişsin gündeme. İyi de yapmışsın. Tam bu noktada, "Aynı frekansta dostlar bulmak... " sözlerinin kanıtı yazdıkların. Bence çok önemli bir konu bu. Sanal alemin sayesinde tanışmamız ve aramızda tesis olan bu güzel dostluk işin pozitif yönü.
Bir de negatif olan taraf var ki, Refika Doğan hanımefendinin işaret ettiği gibi, kötü amaçlı kişilerin bu yolla bir çok insana verdiği manevi ve maddi zararlar. Umarım bu konu daha çok katılımcı ile bir 'beyin fırtınası' formatında genişler ve tartışılır.
İnternet kullanımı hangi amaçşa kullanıldığına bağlı olarak hem yararlı, hem de zararlı olabilmekte. Tıpkı Atom enerjisi gibi. Enerjide, Tıp da v.s. kullanılabileceği gibi, Atom bombası yapıp insanlığa büyük zararlar da verebilir
Sorumluluk bilinci taşıyan bir yazar olarak bu konuyu açmanı ve yazın/yazar çizgini kutlarım.
Esenlikler dileğim ve sevgilerimle.
Saygıdeğer Beyefendi Çetin Bey;
Site girişinde yazı başlığı ilk anda dikkatimi çeken. "Sanırım sitemiz önemli bir duyuru yazısıyla bizlere sesleniyor..." diye düşünerek açtım sayfanızı; -bir çoğumuzun ortak duygu ve düşüncelerine tercüman olan doğru tesbit ve vurgularınızla tanıştım. İyiki de tanışmışım! sÖYLEMLERİNİZ HER NE KADAR İŞİN OLUMLU YANINI ÖNE SÜRMÜŞSE DE, sanal denilen bu bambaşka dünyayı farklı düşün ve arayışlarına fütursuzca alet edenler de çoğunlukta tabii ki. Yine de emeklilerin kahve köşelerinde sürünmesinden ya da evde can sıkıntısından hır gür kavgalarından iyidir buradaki paylaşımlar. Koca bir ormana benzettiğim gerek site veya gruplar gerekse hayat denilen yaşam alanında pek tabii ki yırtıcı, acımasız, kurnaz, sinsi , kaba , korkak yaratıklar kadar mazlum, zarif, cılız, sessiz, güzel sesli, vakur,cesaretli, et obur, ot obur, evcil, vahşi, vs. yaratıklarda var. Önemli olan kendi içsel sesimizle sapla samanı birbirinden ayırt edebilmek.
Satır aralarında hayata dair önemli saptamalarla dolu anlamlı bir paylaşım. Duyarlı kaleminize saygıyla...
Sevgili Çetin dostum!
Bu kısa ve anlamlı yazıda ne kadar benzer düşündüğümüzü görmek beni onore ve mutlu etti. Bugünlerde buna paylaşmak diyorlar. :)
Henüz çocuk iken yüksek tepelerden boşluğa doğru bağırdığımda aynı sesin yankılarını duymak beni mutlu ederdi.
Ormandaki kuşlar da bunu yapıyor belki.
Hertarafından kıstırılmış ve hiçbir lüksü kalmayan insanlar
benim gibi. Gelip bu defterde kendine benzer insanlar arıyorlar. Belki de bunun içindir ki burada kurulan dostluklar
çok önemli.
Sevgi ve saygılarımı bırakıyorum
defteri açınca sana rastlamak çok güzeldi