Röportaj-5

• 23 Aralık 2009 Çarşamba 13:44:30

Soruyorum:Üstadım hassas bir mevzuya geldik. Ayrıca merak ediyorum, alanınızın dışında olup ayrı bir ihtisas gerektiren ordu konusunda fikriniz, paylaşımınız ne olacak acaba?

Bay vatandaş:Bildiğiniz gibi askerlik vatandaşlık görevi olduğu için buna yabancı olanımız yoktur. Üstelik yedek subay olarak askerlik yapmışsanız daha da yakından bir şeyler bilmeniz gerekir değil mi?

Bütün dünyada olduğu gibi bizde de güvenlik sorunu vardır içeride ya da dışarıda olsun.Dolayısıyla nitelikli bir orduya sahip olmak herkes kadar ülkemizin de hakkı vatandaşlık görevinden sayılması, kutsal kabul edilmesi, önemsenmesi kayda değer, takdire şayandır,ancak dünya değişim ve gelişim içindedir,dolayısıyla tüm kurum ve kurtuluşlarımızla silkelenip kendimize gelmeliyiz,dünyaya model ve öncü olmalıyız.

Ordumuzun disiplini güzel, ancak programını az geliştirip, yarı okul düzeyine getirirsek askeriliğini yapan vatandaşlarımıza daha sonra sivil hayatta işlerine yarayacak bazı özellikleri kazandırabilsek ne ala olur değil mi?

Mesela,askeri disiplin içinde Yabancı dil öğretilebilir,Dünya siyaseti anlatılabilir,Avrupa insan hakları mahkemesinin,Lahey adalet divanının işleyişlerini kavratabiliriz,insan hakları dersini 20 yaşındaki o gencecik filizlerimize verebiliriz,bazı mesleki formasyonları da kazandırabiliriz,uzmanlarımız bu konuda kafa yorarlarsa eminim çok güzel şeyler ortaya çıkar.

Ayrıca vatandaşlık kavramını ciddi anlamda önemseyerek,ordunun dahi bu kavramın bir eseri olduğunu önemli olan yararlı bir vatandaş topluluğa sahip olduğunu inandırıcı bir tarzda dikte ,enjekte edebiliriz.Birinci ordu komutanlarımızdan biri emeklilik veda konuşmasında şunu ifade etmişti “ben generallikten Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına terfi ediyorum” başka bir ifadeyle vatandaşlığı ordu komutanlığının üstünde görmüştü.Gözlerim yaşardı,öyle ya vatandaşın en önemli iki görevi askerliğini yapmak ve vergisini ödemektir işte ekonomi işte güvenlik.

Hayalim o ki gün gelecek Genel Kurmay Başkanımıza siyasi bir soru yöneltilince
İlk etapta; anlayamadım bir daha tekrar eder misiniz diyecek,bir daha tekrar edilince, diyeceki arkadaş ben bu sorunun muhatabı değilim bu ülkenin Cumhur başkanı var,Başbakanı var ,Hükümet sözcüsü var ,Milli savunma bakanı var,TBMM üyueleri var bir daha böyle bir soru bana sorma hem sen bu soruyu Emniyet genel müdürüne,Tapu kadastro genel müdürüne,Meteroloji genel müdürüne sorabilir misin? Ya da kendileri ne kadar bu soruyu cevaplandırma hakkına sahiptirler.Yapmayın etmeyin,bırakın bu devletin her kurumu kendi işiyle uğraşsın yoksa dünya ülkesi olamayız,dünya bize kuşkuyla bakar,bilmem anlatabildi mi?

Efendim benim uzmanlık alanım eğitimdir, bundan fazlasını benden beklemeyin bir ara bu konuda kapsamlı bir makale yazdığım için 301.maddeden yargılandım yine aynı hataya düşmeyelim.
e.kaya