- 452 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ÇALIKUŞU'NA MEKTUPLAR
çalıkuşu’m
..sanki yıllardır beklediğim bir gün müş gibi nasıl da hazırlanıp çıktım doğruca sahile indim sanki birini bekliyormuş gibi ne alırsınız diye..soran garsona da arkadaşımın gelmesini bekliyorum dedim ..oysa doğru değil di daha öncede yaptığım söylediğim b tavırdan rahatsız da olmadım değil çalıkuşu..ancak içimde bir sıkıntı var başıma gelenlere gülmek istiyorum gülemiyorum üzülmek istiyorum üzülemiyorum birden tohuma kaçmış biri olmayı da göze alamadım .kimseyi de bulamadım tanıdık bir yüze de rastlamadım günün en sıcak saatleriydi hiç normal olmayan bir iklim var kürsel ısınma denilen meçhul tehlikenin resmi yüzü resmen görünüyordu ciddi kuraklık ve aşırı haddi aşan sıcaklar..çeşmeler su vermiyor artık eskisi gibi çalıkşu ...şehir birden çok sıkıcı gelmeye başladı 45 dk.dır oturuyorum çok kalabalık sahil neredeyse boğazın mavi rengini göremiyorum oturduğum yerden..hiç kimsenin eli değmediği ve gözü kör eden bir güzelliği ( bu tabir birden çıktı ..sahi ne demek..gözleri kör eden bir güzellik olabilir mi ? çalıkuşu..bu tabirimi yadırgama en az beş dk.bekledim yazdıktan sonra..HZ.yusuf’u görenlerin ellerindeki bıçağın ne yaptığını bilemez hale gelişleri gibi bir şey mi ? bu..artık yazdım değiştirmeyeceğim..) hayal ettim ama içimdeki yalnızlık ve sıkıntı geçmedi ..ağır ağır kalktım yerimden ve hiç düşünmeden üsküdar’a uzandım..bir akrep yuvasına girer gibi bir kavurucu sıcağın merkezine yürüyordum ..neredeyse içimde güneşi taşıyordum..aklıma arkadaşımı aramak..arkadaşımı aradığımda da sakın dışarı çıkma akşama kadar çıkmayacağım ben de ...diye çığlık atıyordu oysa beni ne soğuk ne de sıcak tutamazdı iyiki son anda bir tanıdık yüze takıldı da yüzüm kendimi kurtarmıştım bu sıkıcılıktan..yazamadığım bir mektubu yazdıracak bir gün geçirdim diyemem ama küller üzerinde yazılmış bir yazı say sen çalıkuşu..bu kadar yangın bir havaya rağmen inanılır gibi değil yoğun insan yığınları akıp duruyor caddelerde..düşündüğüm tek şey çalıkuşu daha sakin daha serin daha yalnız kalacağım bir sessizlik..çınar ve kestane ağaçlarının olduğu bir mekana gelmiştim hem buradan boğaz daha güzel daha maviydi ve denizden gelen rüzgar tüm sıkıntılarımı alıp savuruyordu..soğumayı bekleyen terimi siliyordu denizin serin kokusu ..bu çok hoşuma gidiyor çalıkuşu.. ah canım benim .çalıkuşu’m biliyor musun kendimde kayboluyorum..kendimde..kayboluyorum ve sende bulunuyorum..gidecek yerim kalmadı hayallerimin artık gideceği bir son yok kendimden ve senden başka..artık hem senden uzak olmanın verdiği acıyı hem bu sevgiyi bu dayanılmaz aşkı büyütüyorum içimde çalıkuşu ..üstelik kimsenin bilmediği senden başka..ah neler yazdım şimdi çalıkuşu bu satırları yazarken çok zorlandım çok dikkat etmeme rağmen ..nasıl oldu neyi hissettim bilemiyorum sürgün oldum sürgünüm biliyor musun .sana bunları yazdıran sebebim olduğunu unutma çalıkuşu..sebebimsin..
MUSTAFA KAYA / istanbul
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.