***BENİM DÜNYAM***
Karlı ve soğuk bir kış gecesinin sabahında takvimler 20 Aralık 1985’i gösterdiğinde gökyüzündeki ruhum yeryüzündeki bedenine yerleşti.Dünyalar tatlısı bir annenin kucağında ilk gülücüğümü attım yeryüzündeki hayata.Babamın bana bakan gözlerindeki sevgi pırıltısıyla bir kahkaha daha.Onları ben seçmiştim. Gökyüzünden uzun uzun izledim her ikisini de.Annem gibi fedakar , babam gibi gerçek bir dost yoktu bana yeryüzünde.Bu sevgi nasıl anlatılır kelimelerle bilmiyorum. Çünkü biz minik ruhlar gökyüzünde konuşmayız hisseder ve yine sadece hissederiz bu duyguları.Gerek yoktur birbirimize anlatmaya,anlatmadan anlarız çünkü.Oysa yeryüzünde kelimeler var, anlatmak zorundayız ki Edebiyat varolabilsin.Bu yüzdendir dizelerim...
çocuk oldum
dizleri kanayan
önce elma şekerini yere düşürüp sonra oturup bir kaldırıma ağlayan...
büyüdüm
bir adam sevdim
deniz mavisi gözlerinde beni taşıyan...
bu kez yanaklarımdaki ıslaklık elma şekerinden değil sevgilidendi.
konuştukça çoğaldı kelimeler
konuştukça tükendi
oysa gerçek bir aşk
biz minik ruhlar için sadece -susmak ve hissetmek- demekti
oysa sizin dünyanızda her şeyim değişti.Bencilliği öğrendim.Yalanı ve ihaneti.
Canım yandı . Sustum...
Bu dünyaya alışamadım. Yaptığım şey, ona ayak uydurmak değil,onun bana ayak uydurmasını sağlamak sadece.Bu yüzdendir benim bütün kansız savaşlarım.
Şimdi aşkı, deniz mavisi bir çift göze emanet etmiş bir aşığım hala.
Deniz mavisi gözler gökyüzü kadar uzakta.
Ona ulaşmak için bedenimi bir minik ruha emanet edeceğim günü bekliyorum . Siz bunun adına -Ölüm- diyorsunuz. Oysa o benim (bedenimi) yeryüzüne ait kirli elbiselerimi çıkarıp ,gökyüzündeki koltuğuma yeniden kuruluşum ve deniz mavisi gözlere sarılışım olacaktır.
Bütün savaşlar , ihanetler , yalanlar, siyahlar burada, sizin dünyanızda var.
Gökyüzünde ise duymadan anlamak konuşmadan anlaşmak ve tertemiz bembeyaz bir hayat var.
Bugün 20 aralık
Ruhumun beden dediğim elbiseyi giyişinin 23. yılını kutluyorum.
Ve gökyüzündeki minik ruh elbisemi istediği an sizleri terkedeceğim.
İşte bu yüzden doğduğunuz günü bilseniz de öleceğiniz günü bilemezsiniz.
Çünkü ölümünüz -minik ruh’un- sizin elbisenizi seçtiği gündür.
Bu dünyaya tek ve en büyük hediyem
-som sevgi- dir.
Sevin.
Sevilin.
Sevinin.
Kötü sözler söyleyecekse diliniz
gökyüzündeki minik ruhları düşünün
ve lütfen susun...
Ayşe YÖRÜK
20.12.2009
YORUMLAR
çocuk oldum
dizleri kanayan
önce elma şekerini yere düşürüp sonra oturup bir kaldırıma ağlayan...
büyüdüm
bir adam sevdim
deniz mavisi gözlerinde beni taşıyan...
bu kez yanaklarımdaki ıslaklık elma şekerinden değil sevgilidendi.
çok beğendim yazdıklarınızı.. tebrik ediyorum. gerçekten çok beğendim...