- 942 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Büyük Resim
Yeni öğrendim bir çok kelimenin başına geldiğinde “kara” kelimesinin o kelimeye “büyük” anlamı verdiğini .Buna göre “kara deniz” , “büyük deniz” demek oluyor .Ve bence denizler büyüklüğünü kapladığı alandan çok kıyılarında ağırladığı irili ufaklı köy , kasaba ve şehirlerden alıyorlar .
Denizler , şehirler ve tabii ki insanlar ... Birbirlerini var eden , bazen de yok eden üç büyük aktör onlar .
Aralarında derin bir muhabbet olmadığını kim söyleyebilir ? Denizler şehirlere , şehirler de insanlara vurgun bu aşk üçgeninde "Ol" emri verildiğinden beri .
Aşkı , muhabbeti düşmeseydi denizin yüreğine şehrin , ne işi vardı kıyılarında denizin .Ve hiç işi olmazdı denizlerin tutku ile kendisini ele geçirmeye çalışan toprağı dev dalgalarıyla sarıp sarmalamasaydı zaman zaman . Kıyasıya bir aşktı bu biraz da .
Herkes kendince sevdi sevgilisini . Deniz deniz gibi severken güven vermedi pek ; denize güven olmazdı çünkü . Toprağın sevgisi oldukça felsefiydi ; ne ekerseniz onu biçersiniz deyişinden belli . Şehir sevgi konusunda çok nefsiydi ; kıskanç , tutkulu bir sevda bekledi insandan ve denizden ; hep bir yar-ı İstanbul arayışları içinde . Ne denizden ne insandan vazgeçebildi o yüzden .
Hiç inkar etmediler aşklarını , tutkularını . Her fırsatta bir araya geldiler . Gelemedikleri zamanlar birbirlerini çok özlediler . Şehirler yalnız denizler için yeşil yeşil baktılar tepelerden , yamaçlardan ; ve denizler dalgalarının ucunda yolladılar en mavi boncuklarını şehirlere köpük köpük .
Bir tek insan bu keşmekeşten başka şeyler ummayı bildi . Onlarla kalmasının tek sebebi dolunayın yakamozlarıyla denizlere çizdiği sonsuzluğun resmiydi .