KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
- 1141 Okunma
- 14 Yorum
- 0 Beğeni
Çoğalmak
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Çoğalmak
“Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır.” EXUPERY
Evrende mevcut olan her şeyi insan kabiliyeti ölçüsünde kendisinde açığa çıkarabilir. Allah’ın isimlerinin (esma) tecellisi ahsen-i takvim (en uygun) şekilde insanda yansır. Eğer insan kendi iradesi ile sınırlamaz ise… Allah’ın insana kendinden üflemesi esmanın insanda mevcut olduğunun işaretidir.
Sınırsız olan esmanın, algılarla sınırlı olan insanda en geniş şekilde yansıması için algıların (akıl, duygu, v.b.) kişisel ezber ve kalıpları aşması gerekir.Esmanın her insanda yansıması, açığa çıkması kişiye izafi olduğundan aynı derecede görülmez. Madem insan esmadan terkip; açığa çıkardığı esma kadar kapsamı genişler, çoğalır. Çoğalan insan kapsadığı insanlara “ben aynı zamanda senim” diyebilir. Tüm esmaya ayna olan ise “En el Hak” diyebilir. Çoğalan insan evrende tüm zaman-mekan boyutlarında nur gibi yayılır.Kapsam o kadar genişler ki “En el Hak” hakikati açığa çıkar.
Çoğalmanın anahtarı ise “besmele” de bulunur. Allah adıyla başlamak inanca, Rahman ve Rahim ise bilgi ve sevgiye yöneltir insanı.
Esmaya aynalık yönüyle bakıldığında aynası geniş olan dar olanı kapsayacaktır. Bu onu etkileme şeklinde açığa çıkar. Bu nedenle dar kapsamlı olanlar inançsız ise (inanç insanın kendi algılarının vicdanında yorumlanması sonucunda olmalı) çoğalmak yerine diğer insanlar kendi seviyesine çekmek ister. Bütün kıskançlık, yasaklamalar, zorbalık ve zulümlerin altında bu yetersizlik yatar. Bu hal toplumda din, dil, ırk, sosyal statü üstünlüğü üzerinde çekişmeye neden olur. Üstün olduğunu iddia edenler güç elde ettiklerinde bunu kullanırlar ve denge bozulur.
Din, dil, ırk, sosyal statüsü ile övünen kişi hislerin aldatmasıyla kendine yakın gördüğünü hak etmediği halde över, ötekileştirdiğini ise yerer. Bu durumda övmekle yermek aynı olur. Örneğin; çok akıllı olmayan birine “profesör” diye hitap etmek o kişinin aklını yükseltmez, seviyesini dikkate vererek aşağı düşürür.
Şeytan kötülük ve aldatmanın semboldür. Hariçte değildir insanın içinden vesvese verir. Önce şüpheyi kalbe atar, şüphe kalpte tutmaz ise hakarete başlar… Yani önce ikna etmek ister, sonra asıl yüzünü gösterir. İnsani ilişkilerde bunu gözlemlemek mümkündür. Bu hal insanlar arasında şöyle yansır; riyakar kişi önce över ki etki etsin, başarılı olmaz ise yergi ve hakaretleri sıralar.Yani eksik olan diğerini eskitmeye çalışır ki denge olsun. Çok olan ise çoğaltmak ister.
Gelin tanış olalım, İşi kolay kılalım.
Sevelim sevilelim, dünya kimseye kalmaz!
Birbirimizi eksiltmek yerine çoğaltırsak daha kapsamlı oluruz. Çekişmeler de azalır böylece.
Saygılar
Ahmet Bektaş
YORUMLAR
yüreğe hitap eden bir yazıydı fazla söze hacet kalmamış zaten.kutluyorum
YORUM / UM
Dolu dolu bir yazı... Kalem, erbabının elinde güzellikler yaratmış.
KUTLU / YORUM...
çok değerli bir paylaşımdı,
tebrik ederim güne dair...
*Bütün kıskançlık, yasaklamalar, zorbalık ve zulümlerin altında ... yetersizlik yatar*
biraz buğulu olsa da insan gerçeğine olaşmaya çalışan bir değerlendirme.
bu yazı bir kapı aralayıp içerdeki derinliğe bakmayı sağlar nitelikte.
ne var ki bir çuval tohum küçük bir bahçeye ekilmiş.
kutluyorum sevgili Bektaş
büyükharman
Şeytan kötülük ve aldatmanın semboldür. Hariçte değildir insanın içinden vesvese verir. Önce şüpheyi kalbe atar, şüphe kalpte tutmaz ise hakarete başlar… Yani önce ikna etmek ister, sonra asıl yüzünü gösterir. İnsani ilişkilerde bunu gözlemlemek mümkündür. Bu hal insanlar arasında şöyle yansır; riyakar kişi önce över ki etki etsin, başarılı olmaz ise yergi ve hakaretleri sıralar.Yani eksik olan diğerini eskitmeye çalışır ki denge olsun. Çok olan ise çoğaltmak ister.
Gelin tanış olalım, İşi kolay kılalım.
Sevelim sevilelim, dünya kimseye kalmaz!
Birbirimizi eksiltmek yerine çoğaltırsak daha kapsamlı oluruz. Çekişmeler de azalır böylece.
Saygılar
Ahmet Bey, yazınıza tamamen katılıyorum. Eksik olan eksiltmeye çalışır diyorsunuzya, çok da haklısınız. Eksik olan kişi karşısındakinin sürekli eksikleriyle uğraşacağına, arasıra da olsa yaptığı bir güzel şeyi de söyleyip gönlünü almalıdır. Hep ben hep ben diyen, şeytan gibi bencil insanlardır. Bu yazıyı biraz geç olsa da görüp okumaktan mutlu oldum. Yazının seçilmesine vesile olan arkadaşlarımızı ve sizi , kutluyorum. Sevgi ve saygılarımla....
Çoğalmak başlıklı yazı okuyunca umutlarımızı da çoğaltıyor...
Gönül sesiniz var olsun. Devamını bekleriz.
Günün yazısı ve günün sözü, mükemmeldi! Okumamıza vesile olanlara teşekkürler. ''Mezardakilerin pişman oldukları şeyler için, dünyadakiler birbirini kırıp geçiriyorlar. İMAM GAZALİ ''
(Yöneticilerin dikatine! Sevdiğim yazıları,seçtiklerime ekliyorum. ''Eklendi'' diye yazıyor ama sectiğim yazılar kısmını tıklayınca listemi boş bulyorum. herkesde mi böyle bende mi eklenmiyor bilemedim.)
Çok güzel ve sufice bir yaklaşım.
Yazdıklarınızın tümü doğruları işaret ediyor ama;
"Birbirimizi eksiltmek yerine çoğaltırsak daha kapsamlı oluruz. Çekişmeler de azalır böylece." derken siz bunun olacağına inanıyor musunuz?
Ben artık inanamıyorum...
"insan" fıtratı gereği hep hırslı bunu gözardı etmiyorum ama Rabbim aynı insanı şefkat, merhamet, hoşgörü, sevgi gibi zengin duygularla bezemiş.
Ne yazık ki bugün yaşadıklarımızdan gördüklerimiz sadece insanın hırsa teslimiyetidir.
Bir benlik savaşıdır almış başını gidiyor, herkes hep bir ağız olmuş gibi "ben en güzelim, ben en iyyiyim, ben en büyüğüm" söyleminde...
O kadar üzgünüm ki tarifi mümkün değil, zaman zaman umutlanıyorum, olur diyorum biter nasılsa bunlar da ama her gün biraz daha aşağı çekiliyor umudum...
Var olun yüreğinize sağlık, güzel bir çağrı da olmuş yazınız aynı zamanda, dilerim sesinize doğru yönelsin gönüller.
Saygıyla.
kutladım...
duamla....
Din, dil, ırk, sosyal statüsü ile övünen kişi hislerin aldatmasıyla kendine yakın gördüğünü hak etmediği halde över, ötekileştirdiğini ise yerer. Bu durumda övmekle yermek aynı olur. Örneğin; çok akıllı olmayan birine “profesör” diye hitap etmek o kişinin aklını yükseltmez, seviyesini dikkate vererek aşağı düşürür.
Keşek bunu her birey algılayabilmiş olsyadı. Belki bu gün bu kadar çelişkiler yaşanmaz ve insanlar bu kadar rencide edilmezdi.
Oysa hiç birimiz kulalndığımız kelimeleri ne kadar yüksek perdeden seslendirisek seselnedirelim. kullanılan kelime karşımızdakinin düzeyinden çok yüksekse gerçek anlmad ona hakaret etmiş olduğumuzun göstergesidir bana göre de.
Okunmas ve algılanması gereken bir yazı idi. Kutluyorum kaleminizi ve saygılar yüreğinize
Çoğalmanın anahtarı besmeledir.
Eğitici bir yazıydı. Güzel sıralanmıştı. Çok feyz vericiydi.
Saygılar.
Güzel, kapsamlı bir yazı Ahmet bey üstadım.Tebrik ediyorum.Selâm ve sevgiyle...
