- 1338 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
ANNEME
Canım anneme,
Belki bunları hiç okumayacaksın bilmeyeceksin tıpkı bir yastığa dökülen gözyaşı gibi kalbimde kurumadan kalacak.İnsan vicdanına sığdıramadığı şeyleri itiraf eder ya demır parmaklıklarda yada benim gibi sayfalara sığdırıp harflerin mücadelesiyle yüreğini boşaltır.Bende serildim sayfalara hiç olamadığım kadar seninleyim.Yazmanın kokusuyla sıcak göğsüne dayandım sende saçarımı okşa.
Bir sabah ezan sesiyle uyanmıştım hatırlarmısın,hüzünlü ses nedense bana hep ölümü hatırlatırdı.Öleceğini sensiz kalacağımı düşünerek ağladığımda hıçkırık sesime gelmiştin.
_Neden ağlıyorsun ?Ne oldu? Sorusuna cevap verememiştim.Nasıl derdim ,öleceğin ihtimaline ağlıyorum diye.Hık mık ifade ettiğimde ,
_Ben ölmeyeceğim merak etme.... demiştinyaaa.Dünyalar benim olmuştuuu.
Babamla olan kavgalarını duyardım da "gitsin gelmesin babam derdim utanarak"hiç sesimizi çıkarmadan fırtınanın dinmesini beklerdik.Hele bir misafir geldiğinde dünyalar bizim olurdu.Barışacaklar konuşacaklar derdik.
Her bayram gelmeden önce bize elbise dikişlerini hatırlarım .Babam zorla yalvartarak para verirdi de sen ağlardın.Hiç birşeyimizi eksik de etmezdin en güzelini alırdın.Fırfırlı eteklerimle kırmızı papuçlarımla dönerdim.Yatağımın yanına koyardım rugan ayakkabılarımı:))Sabah erkenden kalkar babamın namazdan gelişini beklerdik el öpmek için.Teyzem mendil verirdi harçlıkla.Utanarak alırdık.Yalnız gecelerimizde korkardın da kalkıp oda oda dolaşırdık .Sonunda uyurduk.Ben hala korkar yalnız kalamam bilrsin.Rüyamda bazen kötü şeyler gördüğümde yatağınıza gelır koynuna sokulur huzur bulurdum.
Anneler günü gelince harçlığım yetmediğinde sana çiçekler toplar şiir yazardım . Ama utandığımdan çekmecene akşamdan gizlice koyar .Görmeni beklerdim.Hele birkeresinde üzümlü bir broş görmüştüm ille alacağım dıye içimden geçirip babamdan para istediğimde "Benim paramlamı hediye alacaksınız" deyıpte vermemişti.Sen ağladığımı görünce para verip al bu senın olsun demiştin.O günkü ezikliğmi hiç unutmadım.Nerde beyaz inciden üzüm görsem o günü anımsarım ,birde babamın duyarsızlığını.
Canım annem ama sen hep sinirliydin kızar bağırır söylenir terlikleri arkamızdan fırlatırdın.
Sana her bakışımda sarılmak isterken annem diyememenin acısını yaşardım bilirmisin?
Ergenliğin sıkıntılarını yalnız başıma dolaba dar bır yere gırıp keşke çoook uzaklara gitsem özgür olsam düşüncesiyle geçirirdim.Hep eleştirirdin arkadaşlarımı ,beğenmezdin."Onlar evlenme peşinde sen okuyacaksın derdin".Şiir yazardım da kızarsınız diye saklardım.Romanlarımı kitapların arasında okurdum.Ders çalışmıyor demıyesiniz diye . .Birkere anlamaya çalışmazdın.Koruma mutsuzluk yalnızlık o kadar içine işlemiş ki şimdi anlayabiliyorum derdini.Bize sarılmayı sevmeyi bilmiyordun.Daha doğrusu göstremiyordun.Oysa birkere "yavrum gel kucaklayayım saçlarını tarayayım dizime gel öpeyim "deseydin içim bu kadar sevgi arzusuyla yanmazdım annem.İnan bu yarayı kimse kapatamıyor.Blirdim ki çok severdin bizim için vardın o mutsuz yuvanda bizle mutluydun ama bilmek yetmiyoo o minik yürek kucaklanmak istiyor annem.
.......Şimdi ben anneyim çocuklarım doğduğunda o kadar çook sevdimki hep dokundum minik ellerini okşadım saçlarını kokladım herşeylerini paylaştım.Tabiki kızıyorum bağırıyorum benimde çok eksiklerim vardır.Ama bakıyorumda çocuklar kucaklarımızda onlar severken beni operlerken hep senin kokunu duyuyorum annem.
....Geçenlerde yanına gittiğimde babamı yine geçimsizliğini kan kusarak anlattın.Yıllardır anlattında ne oldu annem,Ne sen değiştin ne de ooo.Anca içimize acı tohumlarını ektin sevgisizlik tohumlarını birlikte sarılamamanın tohumunu korkularının tohumunu ektin.O babam sen annem nasıl tercih yaparız kiii?Hep lider oldun hep sen bildin halada bilirsin.Bizler büyüdük annem.
Yolda elele tutuşmuş karı kocaları görünce içim titrer.Neden annemle babam böyle değiller derim hep.
Şİmdi sana sarılırım babamada kucağına uzanırım. dertleşiriz.Anca yasakları silebildim anca kapalı kapınızı aralayabildim.Babam gizlice seni.sen babamı anlatırsınız.
Çok güzel kadın derler sana babamda seviyor anlarım gözlerinden,Karacanın kızı derler sana güzel giyinen süslü.Tam karadenizli :))))babam aynı Temel neşeli eskiden de kızların gözdesiymiş:))).Ayrı ayrı insan olarak nasıl da iyisiniz.İşte büyüklerin hatası şimdi benim bu mektubu yazmama sebep.
Canım annem sen benim için özelsin her ne olursan ol ister sarıl ister sarılma karşılıksız içten sevenimsin.Sırtın kamburlaşmış o yeşil gözlerin bakışları hüzünleşmiş,Yine korkuyorum
geceleri sana birşey olmasın diye .Söz veriyorum kendime kırmayacağım diye.
Sana doyasıya sarılırım annem içimdeki boşluk dolmuyor annem.Ne yar nede başka şey yerini tutmuyor.
12-11-2009
İSTANBUL
Dokunmak ,sevmek hissettirmek bedava ama karşılığı hayat bulacağınız kadar pahalıdır.
Yavrularınızı sevin dokunun.
YORUMLAR
Biz büyüdükçe büyüyor, Belki de o boşluk hiç dolmayacak, hiç kapanmayacak.
Çaba göstermek zordur, çünkü zaman ve şartlar örmüştür o tel örgüleri, ne içerden ne dışardan zorlamakla olmuyor, eski topraklarla sıvanmış kerpiç duvarlar yıkılamıyor. Belki de duvarların kokusudur, sıcaklığın özlemidir rüyalara yansıyan endişe ve korku. Tamam olmayanı kaybetme, bitmeyen bir resmin bozulması gibi, rüyanın en güzel yerinde uyanmak korkusu, ait olduğun gerçeğin bir gün yok olması; hem de doyamadan yok olması; bundandır bütün endişeler. Bu rüyalar bundan görülür, görülürler ne yazık ki!
Keşke büyükler yapabilseydi. Kapıları aralamak, yasakları silebilmek güçtür, bunu bizlere bırakmasalardı!
İki ayrı kişilik, iki ayrı can. Bir ömürdür paylaşılan SAYGI illaki var. SEVGİ olmazsa olmaz. Ama her şeyden önemlisi bu iki olgudan daha büyük bir şey varmış onlarda GÜÇ. Bu iki değerli insan saygı ve sevginin beslediği güç hayatı sürdürmüşler ve çok değerli bir İNSAN yetiştirmişler.
Güzel olan bir şey daha var :)) Biri diğerin den habersiz dert yanar, diğeri ötekinden habersiz dertlenir. Ama sonuçta...
gül gibi geçinir giderler :))
Emin olun ki yastığa döktüğünüz o gözyaşları, o broş ta duran her bir inci tanesinden daha değerlidir!
Saygılar sunarım.