- 2591 Okunma
- 9 Yorum
- 0 Beğeni
İZMİR'E YAĞMUR YAĞIYOR. BEN,..
İzmir’e yağmur yağıyor, bu sabah. Cama vuran tıkırtıları ile uyandım, sabaha karşı. Bir süre seyrettim, sokak lambasının ışığından yansıyan görüntüsünü, yağmurun.
Evimin karşısında, tek şeritlik bir yol var. Mithatpaşa caddesini Hatay’a bağlar. Işıksız, karanlık bir yoldur. Tam o sırada gördüm o’nu. Islanmış, başı önünde, yalnız bir köpek. Kaldırımdan yürüyerek, ağır ağır, o sokağa saptı ve karanlığın içinde kayboldu, gitti.
Nazım Hikmet, Abidin Dino’ya sorar: “Bana mutluluğun resmini çizebilir misin Abidin?”
Mutluluğun değil ama, çaresizliğin, yalnızlığın, yokluğun resmini çizmem istenseydi, böyle bir becerim olsaydı, o köpeği çizerdim.
Farkında olmadan ağlayan gözlerimde, bir görüntü belirdi, geçmiş günlerden kalma. Salonda ailece yemek yiyoruz. Vakit akşam. Hava buz gibi soğuk. Belki yağmur da yağıyor, hatırlamıyorum. Evimiz sıcacık, kaloriferler yanıyor. Soframızda, Allah ne verdiyse, yemeklerimiz.
“ Çocuklar, şükredin. “ diyorum. “ Kim bilir sokakta, aç ve üşüyen, ne çok insan var. Allah yardımcıları olsun “
“ Anne, bir kere de şu yemeği boğazımıza dizmesen?” diyor, oğlum.
Varlıklarımızın farkında olmadan yaşıyoruz. Sahip olduklarımızı, olması gereken şeyler diye düşünüyoruz. Sahip olmamızın, bize tanınmış, bir ayrıcalık olduğunu aklımıza bile getirmeden.
Bulunduğumuz yerle, konumla, şartlarla ve bedenle dünyaya gelmek bizim isteğimizle olan bir durum değil. Çok daha farklı olabilirdi, her şey. Olmadıysa ve ben, annemin, babamın çocuğu olarak dünyaya gelmişsem bu, bana tanınan bir ayrıcalıktır.
Ayrıcalık.
Kader de denebilir mi? Bence “ Hayır “. Kader, ben de, nedense, hep olumsuzluk duygusu çağrıştırır. Mutsuzluk, yokluk hissi uyandırır. Benim, ben olarak doğmam, bana göre “ Ayrıcalık” tır. Ben olarak doğmamla, ben olarak doğabilme hakkını elinden aldığım kişininse “ Kaderi“ dir. Tabi ki, bu durum, onda, yokluklara, ihtiyaçlara, eksikliklere, olumsuzluklara sebep olmuşsa. Bilinmez, belki de benim ayrıcalık dediğim, benim kaderimdir? İşte düğümün çözülme noktası da bu dur. Eğer, birilerine göre, varlıklarımızla, sahip olduklarımızla, ayrıcalıklı olduğumuzun farkındaysak, gerisi hiç önemli değil.
Mutlu olmak için, ihtiyacımız olan, başlangıç noktası değil midir bu?
Noktanın yerini tespit edebilirsek, görebilir ve bulabilirsek, virgüllerimizi daha kolay koymaz mıyız?
Geçici durumlarla kendimizi kahrederiz, üzeriz, hırpalarız. İnsanız. Elbette, çıkmazlarımız olacak. Elbette, tökezleyecek hatta düşeceğiz. Sevdiklerimiz de olacak, sevmediklerimiz de. Yanımızda duranlar da olacak, bir ömür boyu, yarı yolda gidenler de. Kazanacak ve kaybedeceğiz. Başarılarımızın yanında başarısızlarımız da olacak. Bunların hepsi insan olmanın, yaşamanın gereği. Hepsi gelip, geçici şeyler.
En temel varlıklarımız; kendimizi ve inancımızı yitirmediğimiz sürece. Sahip olduğumuz değerlerimizin, varlıklarımızın, bize tanınmış, ayrıcalıklar olduğunu unutmadığımız sürece. Her düştüğümüzde daha güçlenerek kalkarız.
Rahat nefes alabilmek. Tadına vararak, yemek yiyebilmek. Her sabah, güneşi görebilmek. Gören göze, duyan kulağa, tutan ele sahip olabilmek. Düşünen akla, konuşan dile ve hisseden yüreğe sahip olabilmek.
Yağmur yağarken İzmir’i seyredebilmek.
İzmir’e yağmur yağıyor.
Ben,..
Eser Aslanlı
izmir
YORUMLAR
çok güzel duygu dolu dizeler evet öyle bir kesim varki
ay bu akşam nerde neyemeli diye düşünür
öyle bir kesimde var ah allahın bu akşan ne pişirecem der yokluktan işte hayat
ve yaşamak kutluyorum sizi
ve izmir gençlik yıllarımın en güzel günlerinin geçtiği yer
özlememek elde değil
saygı duydum yazan kaleme
Ben be İzmir'li sayılırım..Manisa'dayım şu an ama Ailem İzmir'De...Yazı başlığında İzmir deyince daha bir ilgi ile okudum..Ve tesadüftür ki burada da yağmur var bu gün..Kasvetli bir hava..böylesi gün ve gecelerde kuşların, kedilerin, köpeklerin nerelere sığındığını hep merak ederim..Yüreğinizdeki yaşama dair düşünceleri ne güzel dile getirmişsiniz..Yüreğinize sağlık arkadaşım..
İzmir'de yağmuru izlemek...
çookkk izledim izmir'de yağmuru...
güzel izmir'de bir başkadır yağmur hele yakınlarında bir yerlerde acaip yağmur yağıyor orda göz gözü görmeyecek kadar hayatımda hiç görmediğim kadar müthiş bir yağmur..
yağmuru ve kışı çok severim ama hayvanlar açısından gelmesinide hiç istemiyorum çok sefil oluyorlar allah hep yardımcıları olsun onlarında..
güzel bir yazıydı..
begeni ile okudum yüreğine saglık..
selamlar..
Yağmuru hep sevdim... Hep yağsın istedim,kimseyi incitmeden,hiç bir evi basmadan... Nedense , yağmurda kendimi bir başka hissederim, görünenler bir başka anlam kazanır gözümde, kendimi çok zengin hissederim... Bir ağustos günü yağan yağmurun kıymetini kim bilmez...
Yazınızdaki fotagrafa bayıldım ,mutluluğun tarifi yapılmış gibi, yazdığınız bütün satırlarda kendimi buldum ,hayatta şükredecek , çok şeyim var çok şükür...
sevgi ve selamlar
Kayboldum yazının içinde. Ben nerdeyim ve neden buradayım diye sorguladım önce. Bana verilenleri ve sahip olmak istediklerimi düşündüm. Bir de benim sahip olduklarımın yarısına bile sahip olamayanları ve utandım kendimden.
Şükrettim önce Allah'ın bana tüm verdiklerine.
Çok teşekkür ederim.
Anlatım mükemmel; her zaman ki gibi.
Sonsuz sevgi ve saygılarımla...