- 660 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
BOŞA BENİ HANIM
BOŞA BENİ HANIM..
Kasabanın en eski bakkallarından biriydi Şefket Ağa..Yıllarca çok para kazanmıştı bu işten.
Çocuklarını okutmuş,iş güç sahibi yapmış ve evlendirmişti de..
Kızı biraz uzağa gelin gitmişti ama oğlu aynı kasabada oturuyordu..
Kasabaya bir bir marketler açılmaya başlanınca,eski karlılığı kalmadı bakkalın.Oysa harca-
malarını pek kısamıyordu Şefket Ağa.Gelirine güvenip,banka kredisi ile birer de daire satın
almıştı çocuklarına..
Çok çabuk tükenmedi.Hisseli de olsa bir takım arsa-arazileri vardı.Birer birer elden çıka-
rıp ayakta kalmaya çalıştı.İyi de dayandı doğrusu.Bakkallar birer birer kapanmaya başlar-
ken Şefket Ağa’nın bakkalı zor da olsa ayaktaydı işte..
Yavaş yavaş ağalık zorlanmaya başlamıştı.Önce çocuklarına olan desteğini kesmek zorun-
da kaldı.Torunlarının özel okul taksitlerini aksatmaya başladı.Hatta oğlununki alındı bile özel okuldan.
Başı önde durmaya başladı Şefket Ağa.Veresiye verdiklerini sıkıştırmaya başladı.Bazılarına
veresiye vermekten vaz geçti..
Müslümanlığa da pek uzak değildi.Genelde öğle ve ikindi namazlarında camiiye giderdi.
Piyango,loto,toto gibi oyunlara haram gözüyle bakar,kendisinin de pek işi olmazdı.
Yılbaşı yaklaştı.Televizyonlarda piyango reklamları başladı.Aklı kurcalanmaya başladı.
Bakkalına kadar gelen seyyar bir bayiiden,utanarak-sıkılarak,biraz da gizleyerek tam bir
bilet aldı.
Ve hayallere dalmaya başladı Şefket Ağa..Ya çıkarsa,büyük bir ikramiye ? Ne yapardı bu
parayla ? İki çocuğunu da unutmadı.Yüklü birer miktarını onlara dağıtacak,karısının sat-
tığı arsalarına karşılık ona büyük bir arsa alacak,sonra da büyük bir market açacaktı..
Günler geçtikçe düşünceleri değişmeye başladı.Böyle bir para çocuklarına çıksa,acaba
kendisine yardım edecekler miydi ? Karısı,ondan gizli bir bilet alsa ve o bilete ikramiye çıksa,ona verir miydi ?
Karısıyla nasıl evlendiği geldi aklına bir gün..Gençliğinde aşık olduğu kız başkasıydı.Onu
elinden kaçırınca,istemeyerek onunla evlenmişti.Kaç kere boşanmaya kalkmışlar,çocuk-
ların hatırına sürdürmüşlerdi bu evliliği..
Büyük bir ikramiye çıktığında,yüklü bir miktar para verip,boşasa karısını olmaz mıydı ?
Kesin kararını vermişti sonunda..Para çıkarsa eğer ; önce doğru miktarı kimseye söyleme
yecekti.Çocuklarına bir miktar verdikten sonra karısına da yüklü bir miktar verip,fazla-
sını kendine ayıracak,karısını boşayıp kasabadan gidecekti...
Yılbaşı geldi çattı..Büyük bir heyecanla dükkanını açtı ertesi gün.Hemen bir gazete alıp,
piyango listesine bakmaya başladı.Defalarca baktı.Boşuna,amorti bile yoktu..
’Kötü düşündüğüm için Allah beni cezalandırdı ’ dedi,kendi kendine..O akşam çok üzgün döndü evine.Karısına bir başka mahçup durdu.Utandı,yemeği ve çayı önüne geldiğinde.
Tertemiz,sıcacık yatağına yattığında utandı bu günahsız kadına sarılmaya..
Sabahleyin ,dükkanını açtığından az sonra,giyinmiş olarak karısı geldi.Dükkanı kapamasını
bankaya kadar gitmeleri gerektiğini söyledi.
’Hayırdır’ dedi içinden ama soracak cesareti bile yoktu.Utanıyordu sadece.
Bankalarına vardıklarında,doğruca müdürün odasına gittiler.Çantasından bir bilet çıkarıp
müdüre uzattı kadın.
-Bizim Ağa’ya yüklü bir ikramiye çıktı.Onun adına siz alabilir misiniz ? diye sorduğunda,
neye uğradığını şaşırdı Şefket ağa..Kendine bir oyun oynandığına inandı.Düşündüklerini
rüyasında sayıkladığını,karısının da kendine böyle bir oyun oynadığını sandı.
- Bilet sizin mi,Ağa’nın mı,diye sordu müdür.Sustu,yanıt veremedi Şefket Ağa..
- Ne demek canım,Ağa’nın tabii,dedi kadın..
Döndüler bankadan.Karısına çıkan ikramiye,Şefket Ağa’nın hayallerini gerçekleştirmesine yetecek kadardı.Eğer ona çıkmış olsaydı,çoktan boşanmak istediğini açıklamıştı kadına.
Peki kadın niye böyle bir şey düşünmemişti.Ya aynı duyguları o da yaşasaydı.ya şu anda
ondan boşanmak isteyen karısı olsaydı ?Ama olmadı.Kadın sadece kendisine para çıktığını
söylemekle kalmayıp,hiç teklifsiz tamamını ona vermişti..
Uyuyamadı o gece.Sabaha kadar döndü durdu yatağında..Sabahleyin merakla sordu kadın :
- Ne o Ağa ; para uyutmadı galiba seni.Sevinmiyor musun yoksa ? Yanıt veremedi Ağa.Utan
dı,sustu sadece.
- Bak Ağa,bir miktarını çocuklara dağıtalım bu paranın.Sonra da hacca gidelim,diyeceğim
ama sanırım bu parayla gidilmez.Bütün borçlarımızı ödeyip,büyük bir market açalım.Yalnız
kimsenin veresiyesini kesmeyelim.Hatta mümkünse yoksullara sık sık bedava erzak dağı-
talım ,olur mu ?
- Dayanamadı,ağlamaya başladı Ağa..Anlattı bir çırpıda,tüm kötü hayallerini.
Ve ayaklarına kapanıp yalvardı :
- Ne olursun boşa beni hanım..Ben senin kocan olmayı hak etmiyorum !..
- Kalk ayağa Ağa ! Senin tek suçun erkek olmak.Hangi erkek senden farklı düşünür ve hangi kadın benim yatığımdan farklı bir şey yapar.Yaradılışımız böyle.Biz kadınlar
anneyiz ;fedakarlık bizim yapımızda var..Kızmıyorum sana.
- Sen hacca gitmek istiyordun değil mi ? Çalışıp,helalinden kazanıp parayla,eğer olmazsa
sırtımda seni hacca götürmek benim boynumun borcu olsun.
-Çünkü sen,işte sen ve senin gibi kadınlar,anneler öylesine bizim sırtımızda hacca gitmeyi
hak ediyorsunuz...
Fikret TEZAL