- 622 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
........
_ Hani bir kadın;
tanıdığı bütün insanları aynı cinsiyetten görür ya, kendi cinsiyetini bile unutmuştur.
_Hani bir kadın;
tek başına hayatın bütün yükünü yüklenmiş, taşıdığı ağırlıktan omuzları çökmüş ve hiç
almadan vermiştir.
- Hani bir kadın;
hayatta ne istediyse ertelemiştir hep başkaları için yaşamıştır. Onlar canı ciğeri olsa
da kendi için hiç bir şey yapmamış ve onun için yaşamak; zaman doldurmak olmuştur.
_Hani bir kadın;
her mevzide hayatla savaşırken bazen düşman çok güçlü çıkmıştır. Bütün gövdesiyle
ve beyniyle girmiştir savaşa, belkide o an yüzyüze gelmiştir gerçek hayatla.
_Hani bir kadın;
sömürülmüş ve kullanılmıştırtır değer verdiği insanlar tarafından. Yanlız hissetsede
kendini bütün görevlerini yerine getirmiştir.
-Hani bir kadın;
herkesin eksiğini tamamlamıştır ve hep çareler üretmiştir bütün sorunlara. Kendine bir
çorap alırken bile kırk kere düşünmüştür, feragat etmiştir haklarından olanla idare
edip yenilerini sevdikleri alsın istemiştir.
_Hani bir kadın
sevilmeyi ve değer verilmeyi unutmuştur hele aşk çok eski bir hatıradır ona göre. Yıllar
önce sevdiği adamı hatırlamış ve bir tesadüfle ulaşmıştır ona. Sadece ’merhaba’ yazan bir mesaj göndermiştir.Bir süre mesajlaştıktan sonra anlamıştır ki; ne o eski kadındır
artık, ne de o eski aşık olduğu adam.
_Hani bir kadın;
yaşamdan bütün elini eteğini çekmek işter ya sarılır şiirlere her dizede onu arar ve hayal
eder sanki o var mış gibi seslenir, şiirlerinin gizli öznesidir o.
Ve bir gün bir adamla tanışır önce dost sıcaklığı bulur onda sonra bütün kimyasının
yavaş yavaş değiştiğini fark eder. Erkekler onun için sadece bir dosttur yıllardır aşka bile inancını yitirdiğini düşünürken bu adam gelmiş ve çok şeyi değiştirmiştir. Onunla konuşurken ellerinin titrediğini ve kalbinin hızla attığını hisseder. Klavye dostluğu gibi başlayan arkadaşlık her ikisi içinde gittikçe vazgeçilmes i zor bir alışkanlığa döner.
Konuşmadan yapamaz olur onun her yaptığı önemlidir, kimle ne konuştuğunu merak eder
nasıl yaşadığını hatta ne yiyip içtiğini.
Geldiği anlar tarifsiz bir heyecan kaplar içini karşılıklı bir birini tanıdıkça ’ böyle güzel ve
temiz insanlar hala var mı ’ der dünyada. Kimseye kullanmadığı kelimeleri bulur dilinde ve şaşırır kendi kendine.Konuştukça Onun havası ve kokusu girer odaya.
Etrafındaki güzellikleri fark eder ağaçlar daha yeşil gelir ona yaşamak daha bir anlamlı.
Tertemiz, yalansız ve en doğal duygularla yaşanır bu masal. Maslların hep bir sonu vardır
elbette ikiside bilir bunu boyun bükerler ve susarlar.
Ama aşk böyle bir şeydir işte yüzünü bile göremeyeceğin bir adamı kalbinin misafiri yaparsın ve şükredersin Allaha bu duyguyu ölmeden bir daha yaşattığı için.
Artık bilirsin ki dünyada iki cins insan vardır ve sen bir kadınsındır hemde bedeniyle barışmış bir kadın.
Çok kez sorarsın kendine acaba o da benim hissettiklerimin hepsini hissediyor mu diye.
’Canımsın’ deyince canı gibi görür mü?
özler mi?
bekler mi?
sen gelmeyince merak eder mi?
bu sorular koca koca dalga olup çarpar yüreğine çarptıkça yavaşlar, hızı kesildikçe
kendinle başbaşa kalıp düşünürsün ......
Cevapların çok bir önemide yoktur aslında belkide o da kendine soruyordur aynı soruları.
Biteceği başından belli gibi görünen bu masal buruk ama hep yaşamak istediği bir tat
bırakır dudaklarında. Sevmek özgür bırakmaktır....................
Hiç bir şeyim ama herşeyim diyebiliyorsan sen dünyanın en şanslı insanısındır
Şükredersin..................