ALLAH’A HAMDLA BAŞLAYAN İLK NEFES VE ÖĞRETMENLİK

• 23 Kasım 2009 Pazartesi 11:44:45

24 Kasım Öğretmenler Günü yaklaştıkça, yüreğim yanar. Bir şeyler söylemek isteyip de, söyleyememenin acısı, yüreğimde hüzne dönüşür, alır götürür beni bilmediğim diyarlara. Boğazımda düğümlenir kelimeler, yutkunurum, haykırmak isterim ve susarım. Susmam; yıldığımdan, korktuğumdan, çekindiğimden değil. İnsanlar bir türlü, hani meşhur masalda anlatılır ya,”Kral çıplak, Kral çıplak” deme cesaretini gösteremiyorlar ya, zoruma giden bu. Beni; yazmamam konusunda, elçiler göndererek uyaran beylere, müjdeyi kendim vermek istedim. Bu beylerin kim olduğunu öğrenemedim. Meydan sizin beyler, buyurun. Sizler; sahip olduğunuz ilimlerinizle, bilgi birikimlerinizle, örnek kişiliklerinizle çıkın meydana, hizmet yarışı için. Yeter ki, toplumumuza, şehrimize bir katkınız olsun.
İbret almanız temennisiyle sizlere, Peygamberler tarihinden almış olduğum, dört ana başlık altındaki alıntıları aktarmak istiyorum. Dilerim faydalı olabilirim.”Yaratılanı severim, Yaratandan ötürü” diyerek, sizlere selam olsun diyorum.

HAZRETİ ÂDEM’İN (AS) YARATILIŞI

“Yüce Allah, Âdem Aleyhisselama, Ruh üfürdüğü zaman, Ruh, Onun cesedinin baş tarafından girdi ve cesedin her yerinde eseri ve kan, meydana geldi. Âdem Aleyhisselam, aksırınca, Melekler, Âdem Aleyhisselama:”Elhamdü lillâh (Hamd olsun Allah’a!)” dediler. Âdem Aleyhisselam da “Elhamdü Lillah!” dedi.
Başka rivayete göre: Âdem Aleyhisselam, aksırınca, hamd etmesini, Ona, Yüce Allah ilham etti. Âdem Aleyhisselam da, Rabb’ına hamd etti.”Elhamdü Lillahi Rabb’il’alemin=Rabb’ül’alemin olan Allah’a hamd olsun” dedi. Yüce Allah da “Rabb’ın, sana rahmet etsin!” buyurdu. Yüce Allah;”Ey Âdem! Ben, kim’im?” diye sordu. Âdem Aleyhisselam:”Sen, senden başka ilah bulunmayan Allahsın!” dedi. Yüce Allah:”Doğruyu söyledin!”buyurdu.”(1)
Layıkıyla, Hamd edenler kervanında yolculuk edenlere ne mutlu. Hamd Allah’adır. Kırmızı, beyaz ve siyah toprak mayamızdır. İnsanoğlu onun için yaşadığı toprağa vatan demiştir. Vatanı sevmiştir. Vatana sevdalanmıştır. Son nefesini verirken, hamd edenlerden ise tebessüm etmiştir. Çünkü o da artık vatan olmuştur.

İNSANLIK TARİHİNDE İLK SELAMLAŞMA

“Yüce Allah, Âdem Aleyhisselama:”Haydi, şu Melekler cemâatının yanına git te, onlara (Esselâmü aleyküm!) diyerek selam ver!) Senin selamını, onların, nasıl karşılayacaklarına, bak! Söylediklerine iyice kulak ver! Çünkü o,hem senin, hem de, senin zürriyetinin selamlaşmasıdır!” buyurdu. Âdem Aleyhisselam, gidip Meleklere: “Esselâmü aleyküm!”dedi. Melekler de:”Esselâmü aleyküm ve rahmetullâh” Yahut:”Ve aleykessalâmü ve rahmetullâh!” dediler. Selamlarına “Rahmetullâh” sözlerini eklediler.”(2)
Selamlaşın, selamlaşmaktan korkmayın. Tüm insanlara yüreğinizi açın. Tüm insanları sevin. Sevin ki; şehrimizin dört bir yanından birlik nağmeleri, kardeşlik türküleri yükselsin semaya. İnsanlarım el ele versin. Çocuklarım gelecekten endişe duymasın. Aydınlık günlere doğru doludizgin koşsun gençliğim. Yürekler toplu vursun. Kenetlensin tüm eller. Bir birinden emin olsun insanlarım.Tüm toplumu kucaklayın.Toplumumuzun her ferdi bizim için bir değerdir.Fikri,zikri,ırkı,kökeni,inancı,rengi,dili ne olursa olsun,Yunus gibi sevdalıyız Anadolu insanına.Hazreti Mevlana gibi açtık yüreklerimizi,gelin diyoruz,şehrimiz için,ülkemiz için,tüm dünya insanlığı için,bir olmaya,iri olmaya,diri olmaya ihtiyacımız var.

HAZRETİ ÂDEM (AS) VE İLİMLER

“Yüce Allah; Âdem Aleyhisselamı, cennetten çıkardığı zaman, ona her şeyi yapma sanatını da öğretti. Âdem Aleyhisselama örs, çekiç, kerpeten ve külünk gibi bazı aletlerle kızıl tüylü bir öküz de verildi. Âdem Aleyhisselam, çiftçi oldu. Âdem Aleyhisselama, demircilik sanatı da öğretildi. Âdem Aleyhisselamın, demirden ilk yapıp kullandığı şey, bıçak oldu.”(3)
Hazreti Âdem Aleyhisselam tüm ilimlere, Allah’ın bir lütfü olarak vakıftı. O halde insanoğlu, gereğini yerine getirdiği takdirde, tüm ilimlere vakıf olabilecek alt yapıya ve kapasiteye sahiptir. Tek yapmamız gereken Allah’a kul olmak. Çalışmak… Çalışmak… Çalışmak…Artık masallarda kendinizi masal kahramanına benzetip,hamasi nutuklar atmanın çağı değil,proje üretme çağıdır.Aslınıza dönün,şikayet etmeyi,yanlı düşünmeyi bırakıp,düşünen insanları bir araya getirin.Getirin ki,şehrimiz kalkınsın.Zaman geçiyor.Bilmiyorsanız,bir bilene sorun.Bilmemek ayıp değil,öğrenmemek ayıp.

HAZRETİ ADEM ALEYHİSSELAMIN ÜÇ ŞEYDEN SEÇTİĞİ BİRİSİ İLE ÜÇÜNE BİRDEN SAHİP OLUŞU:

“Cebrail Aleyhisselam, Âdem Aleyhisselam’ın yanına gelip:”Ben, sana, üç şey getirdim. Birisini seç al!” dedi. Âdem Aleyhisselam:”Ey Cebrail! Nedir onlar?” diye sordu. Cebrail Aleyhisselam:”Akıl, Hayâ, Din!”dedi. Âdem Aleyhisselam:”Aklı seçtim!” dedi. Cebrail Aleyhisselam; Hayâ ile Din’e:”Aklı, size tercih edip seçti. Siz, dönüp gidiniz!” dedi. Onlar: Biz, her nerede olursa olsun, akıl ile birlikte bulunmakla emr olunduk!” dediler, aklın yanından ayrılmadılar.”(4)
Akıl, Hayâ ve Din kavramları üzerinde durduğunuz zaman, günümüzün hastalıklarının cevabını, çok açık bir şekilde bulmanız mümkündür. Hazreti Âdem Aleyhisselam, aklı seçerek üçüne sahip oldu. Şimdi şöyle bir kendimize bakalım. Biz hangisini seçtik. Bir an önce, nefsanî duygularımızdan arınıp, aklın doğrultusunda kararlar almaya başlayalım. Unutmayın ki, sizin vereceğiniz kararlar doğrultusunda, yaşanabilecek tüm olumsuzluklardan sizler mesul olacaksınız.
Salı günü kutlanacak olan,24 Kasım Öğretmenler Günü münasebetiyle, şehit meslektaşlarıma Allah’tan rahmet, geride kalan eş, çocuk, anne ve babasına, akrabalarına sabırlar dilerim. Allah rızası için El Fatiha.

(Muhelleb)

“Hükümdar kaliteli maldan çok, kaliteli adama muhtaçtır. Zira kudreti artıp işleri çoğalınca bir kişi ona yetmeyecek, mutlaka seçkin bir danışman grubuna muhtaç olacaktır. Bu hususta o,çok uzun bir yolculuğa çıkan adama benzer. Böyle bir yolcu hem bindiği ata, hem de yanında getirdiği diğer binek atlara iyi bakmalı, hepsiyle ilgilenmelidir.”

(Anuşirevan)

“Hükümdar adaletten sapınca, yönetilenler de itaatten sapar, isyana yeltenirler. Eğer kamu düzeni bozulmuş, halk yoldan çıkmışsa, aristokrat ve yönetici kesimler temiz kalacak değillerdir, onlar da fesada uğramışlardır. Birbirleriyle çekişenlerin yönettiği devlet, halkı yönetemez.”
“Hükümdara yakışmayan şey, başı kuyruk, kuyruğu baş etmektir.”

(Memun)

“Hor-hakir ve zavallı birinin söylediği etkili ve görkemli sözü yabana atma! Çünkü paha biçilmez bir inci, fakir ve pespaye bir dalgıç tarafından çıkarıldı diye çöpe atılmaz.”

(Hz. Ömer (r.a) şöyle buyuruyor:

“Tek kişinin aklı ve bakışı, tek bir iplik gibidir. İki akıl, iki ayrı görüştür, sicime benzer. Üç akıl ise, sapasağlam bir urgana benzer!”

(Beşşar)

“Bilmez misin,akıl danışmak iki güzellik arasında olmak demek!..Ya semeresi zafer olan isabetlilik ya da eziyetine katlanmada birileriyle ortak olacağın müşterek yanlış!..”

(Ebu Osman el Cahız)

“İstişare, aklı döllendirir, doğruya rehberlik eder ve başarıya ulaştırır.”

1) Peygamberler Tarihi, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, shf:31
2) Peygamberler Tarihi, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, shf:33–34
3) Peygamberler Tarihi, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, shf:37–38
4) Peygamberler Tarihi, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, shf:38