SEVDA KÖPRÜSÜ
bir ayağım çıplak bir ayağımda yırtık bir çarık,yalpalaya yalpalaya yürüyorum sevda köprüsünde.ne bir korkuluk nede bir kaldırım var beni koruyacak.ayaklarım titrek yüreğim savaşlardan çıkmışcasına yorgun,düştü düşecek gibiyim,aşşağıda beni bekleyen derin yalnızlığın ateşine.
Etrafıma bakıyorum kimseler yok,ardımdan gelen pişmalıklardan başka.hayatım geçiyor gözümün önünden her anım yarım.ne çok terkedilmiş ne çok satılmışım meğer,şimdi daha iyi anlıyorum beni tamamlayan Hiçbir aşk olmamış aslında.
Yinede yürüyorum sevdanın üzerinde,sonunda beni neyin beklediğini bilmeden.içimi ıstacak bir kalp yorgun yüreğimi dinledirecek bir liman bulurum diye,usul usul adım atıyorum bu karanlık yolda.yol gözümde büyüyor geçmişimde yaşadığım hayal kırıklıkları yüzünden.
Vazgeçmek istiyorum bu yürüyüşten,içimdeki alışkanlık engel oluyor.durup soluklanıp devam ediyorum yoluma.arkama dönüp bakıyorum ne çok yolun sonu dediğim ilişki bırakmışım ardımda.ama yinede inatla devam ediyorum belki bir son bulurum diye.
Yavaş yavaş yorulduğumu hissediyorum artık.bu yolun ne kadar ağır olduğunu saçlarıma düşen aklardan anlıyorum.yüküm hafiflesin diye biriktirdiğim bütün kötü anıları boşaltıyorum kesemden.umudum kırılmasın diye gidenlerin bıraktığı boşlukları hayallerimle dolduruyorum.
bir farkı yok sılat köprüsünden bu yolun.ikiside kötülüğü ve yalnışları kaldırmayacak kadar hassas.bu yüzden ateşlere ittiğim ilşkilerimin pişmanlığını atıyorum üzerimden.hiç bir kötülüğe yer vermeden kalbimde,alnım açık yürüyorum.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.