Fatma Çetin Kabadayı

• 21 Kasım 2009 Cumartesi 20:43:14

Yazar Fatma Çetin Kabadayı

Fatma Çetin Kabadayı- 1974 Kayseri doğumlu. İlk, orta ve lise öğrenimini memleketinde tamamladı. 1997 yılında Gazi Üniversitesi Mesleki ve Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Bölümünü bitirdi.

Çeşitli illerde öğretmen olarak görev yaptı. Şiire ve edebiyata olan merakı nedeniyle şiir ve edebi yazılarını çeşitli dergi ve gazetelerde yayımlayarak edebiyat dünyasına adım attı.

Yazarın üçü kendi branşıyla ilgili olmak üzere dört adet yayınlamış eseri bulunmaktadır. Halen öğretmenlik görevine devam eden Fatma Çetin Kabadayı çeşitli gazetelerde köşe yazarlığı da yapmaktadır. Evli ve iki çocuk annesidir.

Yazarın yayımlanmış eserleri: örnekleriyle Kuklalar ve Kukla oyunları, Ebesin-Çocuk oyunu, Elveda Evliliğim (Roman) Yüz Gülen Yüz (Drama oyunu) ve Hoşça kal Anne (Roman)

VE HOŞÇAKAL ANNE!...

Fatma Çetin Kabadayı hanımefendiyle hikayeler.net’te tanıştık. Bir yazıma attığı yorumu nedeniyle görüşüp merhabalaştık. Yazılarını ve şiirlerini inceledim. Özellikle hikayeleri dikkatimi çekti.

Akıcı bir üslubu var, sade anlatımı, edebiyata olan tutkusu, yazma hevesi bizim de ilgimizi çekti. Melek Demir’le hazırladığı “Yüz Gülen Yüz” ve Hoşça kal anne adlı romanını imzalayarak bize de yollamış… “Hoşça kal Anne!...” romanını bir çırpıda duyup tamamladım. Eser, küçük yaşta bakılıp-okutulması amacıyla öz annesi tarafından teyzesine verilen genç bir kızın hikayesini konu ediniyor.

“Hoşça kal Anne!” Romanının kısa özeti:

Duygu ismi verilen küçük kız babasının vefatından sonra yetiştirilip-okutulması amacıyla maddi durumu oldukça iyi olan, ancak çocukları olmayan enişte ve teyze çiftine (Hayrullah-Rabia) evlatlık olarak verilmiştir.

Sorumsuz ve başına buyruk yetişen Duygu lise öğrenimi gördüğü yıllarda gençlik bunalımına girmiş, anne ve babasıyla tartışmaya başlamıştır.
Annesi Rabia Hanımla gittiği bir alış-veriş sonrası aldığı peruk başına bela olmuş, babası Hayrullah beyden azar işitmiş ve tokat yemiştir.

Bunu bahane eden Duygu evden kaçmaya karar verip, gece saklandığı oda da Rabia Hanımın anılarını bulup üvey evlat olarak bu aileye verildiğini öğrenmiştir.
Köydeki teyzesinin yanına kaçıp giden Duygu kardeşi Emine’yle tanışıp arkadaş olacak, burada öz annesiyle karşılaşacaktır. Roman Duygu’nun köy maceraları ve annesinin kaza haberiyle gelişerek mutlu bir sonuca ulaşmaktadır.

Hoşça kal Anne romanının kısa özeti böyle. Ankara ile buraya yakın bir köyde geçen olaylar Duygu’nun öz annesini öğrenmesiyle yazıya yeni bir boyut kazanmıştır.
Yazar Fatma Çetin Kabadayı, Hoşça kal Anne ile güzel bir konuyu gündeme taşımış. romanı gerçekçi bir yaklaşımla ele almış, olaylara müdahale etmeden akıcı bir anlatımla okuyucusuna sunmuştur. Tasvirler doyurucu, olaylar gerçek yaşanmış konuları içermektedir.

Yazarın kadın oluşu genç kızların ve kadınların özel durumlarını, bilinç altı düşüncelerini ve hayallerini aksettirmektedir. Bu yönüyle roman okuyucusuna hikayenin ve kişilerin gerçek hayattan alınmış olduğunu gösteriyor. Eser akıcı bir dille anlatılmış olup, yazarın konulara müdahalesini ortadan kaldırmış, romana da akıcılık sağlamıştır.

Yazarın dili oldukça sadedir. Anlatımı duru, benzetmeleri güzel, kişilerin ve olay yerlerinin tasviri başarılıdır. Bütün bunlar yazarla olay yerleri ve kişiler arasında bir diyalogun yaşanmış olabileceğini ve hikayenin yaşanmış, gerçek kişilerden alınmış olma ihtimalini güçlendirmektedir.

Romanın yeri, zamanı ve kişileri bellidir. Yazar bunları gayet başarılı bir şekilde işlemiştir. Roman kahramanlarının portreleri en ince detaylarına kadar verilmiş, annesiyle birlikte yetişen genç kızların düşünce, duygu ve hayalleri gerçekçi bir yaklaşımla ele alınmıştır. Bütün bunlar romana gerçekçilik ve kişilik kazandırmaktadır.

Yazarın başarısına gelince; genç ve istikbal vadeden yazar Fatma Çetin Kabadayı, bu eseriyle edebiyat dünyasına güzel bir giriş yapmıştır. Şimdiden onu geleceğin güçlü bir kalemi, başarılı bir yazarı olarak görmek mümkündür. Hoşça kal anne, romanı bana bu gerçeği ifade etmektedir. Bu duygularla yazarı kutlamak, başarısını alkışlamak geldi içimden. Çünkü Fatma Çetin Kabadayı iyi bir gelecek vaat ediyor.

Yazar: “Yalanı, nankörlüğü, tembelliği çıkar; hal hatırı, güler yüzü, espriye ekle, mutluluk peşinden gelsin!” şeklinde bir hayat felsefesini benimsemektedir. “Yüz Gülen Yüz” ve “Hoşça kal Anne” eserlerini okurken onda iyi bir gelecek umudunu sezinledim.

Onun hikayeleri içimizden birilerini anlatıyor, güzel mesajlar veriyor, milli ve manevi duyguları perçinliyor. Kişilikli, ahlaki yönü güçlü, kahramanlarla yazar topluma bir mesaj sunuyor. Eğitimci olmasının yanı sıra Milli ve Manevi duygularla eğitimin hedefi olan olgun kişilikli insan yetiştirmeyi hedefliyor. Eserlerinde bu güzelliği gördük. İyiye ve güzele hayran, kötülüklere ve yanlışa tavır koyan kalemiyle bize güven verdi Fatma Çetin Kabadayı…

Evet geleceğin güçlü ve başarılı kalemini kutluyor, başarılarının daim olmasını diliyorum. Kalemine, gönlüne ve yüreğine sağlık. (Ona ve eserine ulaşabileceğiniz adres:
[email protected]