İNANMAK

• 2 Ağustos 2007 Perşembe 16:04:33

İNANMAK; Bir dünya düşünün ki herkes doğru herkes dürüst. Hiç yalansız; söylenen her söz doğru kimse kimseye kazık atmıyor herkes birbirinin hakkını gözetiyor, ülkeyi yönetenler milletin refahını ülke çıkarlarını her şeyden önde tutuyor. Vatanı elleriyle yabancılara satmıyor. Ne güzel olurdu dimi?
İnanmak karşındakine sonsuz güven duymak bu eşin olabilir çocuğun, annen, baban, arkadaşların, politikacılar kısaca hayatındaki her kese her şeye inanmak nerde böyle bir dünya tam şüpheye yer yok artık hayatımda dediğin an en yakınından bir kazık yiyorsun hadi gel de inan. İnanmak zorundasın çünkü yok böyle yalansız bir dünya adı üstünde boşuna dememişler "YALAN DÜNYA ". Doğruluğun olduğu yerde yalan da var. Hiçbir şey saf değil. Bir çiçek düşünün yaprakları ne kadar yuvarlaksa sapı bir o kadar düzdür. Bu her şeyde böyle etrafımıza bakacak olursak örnekleri çoğaltmamız mümkün. Yalansız bir dünya aramaktansa yalanı da sevmeyi öğrendiğimizde her şey daha güzel olacaktır. Yalan olmasa doğrunun kıymeti kalır mı? Ya da çirkinin olmadığı yerde güzel nedir? Yalanın söylenmesindeki gerçeği gördüğümüz an inanmakla hiçbir derdimiz kalmaz. Kısaca hayatımızda yalanda olacak buna inanıp inanmamak ya da inanmış gibi yapmak işte bu kişinin kendi tercihine kalmış. Yalan dünyada yalansız ilişkiler kurmak işte bu zoru başarmaktır. Hayattaki amacımızda bu değil mi? Başarılı olmak evde okulda işte hep en iyiyi en güzeli yapmak. Evet, ama asıl önemli olan İNSAN olmayı başarmak. Bunu başardığımız zaman bu dünyada boşuna yer kaplamadığımızda ortaya çıkacaktır.