- 980 Okunma
- 7 Yorum
- 0 Beğeni
Yalnızlık Senfonisi
Sevgiliye Mektuplar / Yalnızlık Senfonisi
................Savruk düşlerimden solgun yaşantıma giren efsanedeki prenses değildin sen. Günler, yıllar sürenyüzyıllık savurganlıklarda tekil yalnızlıklar yaşadığım, sofradaki aşım, çorbadaki tuzum, bardaktaki suyumoldun gelişinle ve henüz kutsanmayan gizemimsin tapınaklarımda...
................Eflatun rengi ve kırılgan ve hüzün ve uçurum çiçeği serinliğinde yazarken dizelerimi, hazırlanırkenyoksul semt pazarlarında satılan eski giysilerin sokak çocuklarındaki eskiz duruşunun dayanılmaz sancılıtariflenmesine� Dizelerin çarptı yüzüme.. Gök gürültülü sağanakların ardı sıra rengarenk gökkuşağınınebruya dökülen yansımasıydın yüzümde...
............... Virtüöz’süz konserlerden solo yaşamlara açılıyordum... Henüz pencere önündeki sarmaşıkların, ıtırlısaksı çiçeklerinin, ortancaların tükenmediği emekçi bir mahallenin sabahlardaki izdüşümlerinden. Ve her sabahkimliksiz, cinsiyetsiz yollardan gidiyordum, geri dönüşü olan, güneşi hep karşımda yansıyan...
................Tahrip gücü yüksek patlayıcılar yüklüyordum geceden usuma, sessiz patlayan... Dip dalgalarım olsunruh sürgünü sevdalarda firari aşıkların manifestosu, çöl ayazı susuşlarda gecenin gökkuşağı doğsun diye,ruhu dağınık bir aşk yaşarken yankı yankı sessiz infilaklara gebeydim...
................Ateşi sönmeyen gözlerime film arası mola vermişliğimin yıllar sürecek sancılı bekleyişlere uzantısınınfarkında ol (a) madım... Su vermedim içimdeki köksüz çiçeklere� Kokusu yayılır benden alırlar hoyrat koklarlar diye... Buğday tanesi koymadım yemliğine yüreğimde şakıyan kanaryaların, nağmelerini duyar sustururlar diye... Altın kafese koymadım hiçbir bülbülü vatansız kalmasın diye...
................ Panayır kalabalığında giydiğim yalnızlık giysilerim yüreğime düşen Cemre’nle son buldu. Yeryüzündekison cemreydin bilinemeyen, saklanan, keşfedilemeyen... İçimdeki deniz, gönlümdeki toprak, soluduğum havayadüştün... Önce yavaş, dingin, sessiz... Şimdi Tsunami esrikliğinde bentleri yıkan, coşarak dalga dalga, sevgi sevgi,ırmak ırmak... Terkisi hazır şimdi beyaz atımın kanaviçesiz, çeyizsiz gelişlerine... Güneşi karşımda doğan, karşımdabatan yolları kısaltıyorum ulaşmak için... Susuz çiçeklerim kökleniyor, kokusunu sevdana sunmaya� Başak taneleri biriktiriyorum, kanaryalarım ara nağmelerde son ve sonsuz valsımıza senfonileriyle eşlik etsin diye... Ve vatansızsevdalarda bitirmek için firari aşkları, yaşasın yaşansın diye aykırı aşkların tutsakları�
YORUMLAR
duyguları, çığlıkları kendine dipnot kalan yürekler gördüm dilleri lal...
bu ne gidiş, bu ne duruş, bu ne susuş, bu ne hal
kal iki gözüm biraz daha kal...
seviyorum seni davam kadar............................az sonra yusufcuklar havalanacak yüreğimden
................................................................koca bir özlem kuduracak kimsesizliğinden...
...
naif bir çalışma...sesine ses olmak güzeldi...
rastgele.....