- 2045 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
SAHİPSİZ MEKTUPLAR 2
SEVDA MASALI
Öylesine bir gündü, yeni değil de sanki geçmiş günlerden biriydi, öyle gibiydi...
Ben sevda şiirleri yazıyordum. Sahipsiz mektuplar yazıyordum sayfalarca. Kime, Kimlere yazıyorum bunları sana mı yoksa. Hadi diyelim sana yazıyorum. Ya sen? Sen hasretten başka bir şey bırakmadın ki bana. Oysa kaç gece, kaç mevsim bekledim seni biliyor musun??? Gelir sandığım, hasretliğim, yürek yangım, yürek sızım, güzelcem…
Kaç gece bekledim seni, kaç gece beklemiştim seni. Kaç gece koynuma hasretini alıp uyudum sensiz, soğuk yataklarda biliyor musun? Kaç gece yalnızlık sancısıyla kıvrandım. Gecelere anlattım derdimi, çare sende dediler. Sen benim ilacım mısın? Yüreğim sende tutsak, gözlerim yollara mecbur. Karar verdim unutacağım seni. Bendeki anılarını sileceğim hafızamdan, sana şiirler de yazmayacağım . Yok yok inanma, desem de inanma. Ben seni yüreğime kazımışım.Günüm seninle başlıyor seninle nihayete ersin isterim…
Sen bakma bana deli deli konuşuyorum işte. Ben imkansız aşkları seviyorum, yarını olmayan sevgileri yani. Belki bundandır sana en çok bağlanmam. Bilirsin bazı aşklar okyanus gibidir, görmesende sonunun bir yerlerde bittiğini bilirsin. Ama sana olan sevdam hiç bitmeyecek taki Azrail “gün doldu” diyene dek. Şimdi yanımda olsaydın seninle martılara simit atardık. Seni ve sensizliği düşündükçe gök gürültüsü sonrasında yağan yağmurlar gibi ağlamak geliyor içimden ve ben de şimdi öyle yapıyorum yürek sızım. Ağlıyorum…
Düşünüyorumda acaba ben en son ne zaman ağlamıştım, beni bende bırakıp gittiğin gün mü? Yoksa, göremeyeceğimi düşündüğüm günmüydü, şimdi unuttum. Ama senin gözlerini unutmadım hala. Sen bu sahilde yanımda yokken gece bir başka zifir görünür, yıldızlar daha sönük, martılar suskun ve yakamozlar bir başka çizerler sevdalarını…
Ben yakamozlar için koyun dermişim küçükken. Peki koyunları kim güdüyor dediğimde, “denizin çobanı var oğlum” derdi rahmetli babam. Şimdi biliyorum yakamozların koyun olmadığını, şimdi biliyorum geri gelmeyecek dualara amin denilmeyeceğini. Görüşürüz diyenlere inanılmayacağını şimdi daha da iyi biliyorum...
Ama gel gör ki bu yorgun, bitik ama yangınları içinde saklayan kalp, inanmazki senin gelmeyeceğine. Bir gün gelecek beklediğim biliyorum, ama şunu da biliyorum gelecekte bazen uzun sürebiliyor. Artık tükendim bir mum gibi eridim artık. Artık yeşerecek dallarım kalmadı, saçımdaki aklar yüzüme düşen sensizlik var. Ne olur yürek sızım bul beni…
“Sen sevdiğimsin belki de, yıllardır hasretini çektiğim ama sevdiğimi söyleyemediğimsin. Sevdiğimi söyleyemeyeceğimsin. İmkansızlar beni sana bağladı, Bir sevdayı böyle yaşamak belki de sevdaların en anlamlısı…
” Belki de sen haklısındır , belki böyledir kaderim. Ama ben bu zaman kadar istemediğim kadere kolay boyun eğmedim ya. Bak tekrar söylüyorum gülperisi ya ben bulayım seni izin ver, ya da sen beni bul…
İşte elimde babadan kalma emektar. Seni bekliyorum. Gözlerimde yaş, yüreğimde sensiz yana bir ateş ve elimde tabanca ve içinde bir mermi, sensizliğe ve yalnızlığıma sıkacağım bir tek .Gelmezsen eğer bu dünyayı yıkarım, eğer gelmezsen kafama sıkarım. Hani bir şarkı vardır ya bilirsin. Şöyle der “ gülü susuz seni aşksız bırakmam “ Ya sen yürek sızım ya sen? Sen beni bıraktın mı? Beni bırakır mısın? Şimdi dilimde gezinen bir tek bu şarkı var. dilimde gezinen belki çok kere değişti ama yüreğimde bir tek sen varsın. Bir sana sevdam dedim, bir tek sana canım dedim can dedim ve ben bir tek sana güzelcem…
Bak yağmur başladı yine, ıslanıyorum. gözyaşlarım yağmura, yağmur gözyaşlarıma karışıyor. Ulan ben bu yağmur sevdasına çok kereler hastanelerde yatmadım mı? Ben bu yağmur sevdasına çok kereler iğneler, serumlar yemedim ya? Ama gel gör ki kahretsin seviyorum işte, seni sevdiğim kadar en az…
Bir gün yağmurla karşına çıksam saçlarım ıslak, ellerim soğuk. Beni ısıtır mısın sevginle, ellerimi ellerinin içine alır mısın? Yalandanda olsa seni seviyorum der misin? Biliyorum demezsin çünkü sen o kelimeyi söylememeye mahkum edilmişsin. Sana ve sana bu cezayı verenlere inat ben haykırıyorum işte…
NE OLUR AKŞAMLARI GELSEN OTURSAN YANIBAŞIMA……
“Ne olur akşamları gelsen otursan yanıbaşıma
Bana sevdiğim şarkıları söylesen
Kimse olmasın yanımda senden başka
Ağladığımı yalnız sen görsen...
Ne olur akşamları gelsen otursan yanıbaşıma
Beni okşasan beni sevsen
Çağırsa dudakların sonsuz bir aşka
Titrediğimi yalnız sen görsen...
Ne olur akşamları gelsen otursan yanıbaşıma
Nasıl sevdim seni ah bir bilsen
Gözlerim dikili karanlıklara
Bittiğimi yalnız sen görsen...
Ne olur akşamları otursan yanıbaşıma
Sensiz olmuyor özledim desen
Uçsak gitsek beraber sonsuzluklara
Öldüğümü yalnız sen görsen...”
Senin sevdanla başladı gecelere sevda şiirleri yazmam. Sevda masalını okumam bundandı. Sen yaşadığımsın, yaşatanımsın. Sen sevdamsın….
Seni Ağlamayı Dost Edinmiş Gözlerinden, Acıyla Kan Kardeş Olmuş Yüreğinden Öpüyorum…
Unutma Yürek Sızım Ben Seni Hala Seviyorum….
HER OYUNDA EBE BEN OLSAMDA……………………………
EMRE Vehbi ALKAN
ŞİİRBAZ