- 1598 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Mavi Çoraplı Kız
Çok mutluydu... O kadar mutluydu ki genç kız, gözlerinde ki parıltıyı herkez görebiliyordu... İki inci tanesi parlıyordu sanki suratında... 17 yaşına basmıştı daha yeni... Lise son sınıftaydı ve babasının, memur babasının, ona doğum gününde aldığı mavi çorapları giymişti... Turkuaz mavisi çoraplar... Özgürlüktü babasının mavi renkten çıkardığı anlam... Kızına da böyle söylemişti; "mavi özgürlüktür". Özgürlüğe koşsun, yürüsün diye mavi çoraplar... Nasılda yakışmıştı...
Evet mutluydu; çünkü hoşlandığı çocuğun doğum günüydü bugün... Hediye almak istemiş; ama parası olmadığı için alamamıştı... Öyle temiz bir yürekle gitmişti ki hoşlandığı gencin evine... Gözleri pırıl pırıldı... Evet, seviyordu o genci, hemde delice... Ve parti başlamıştı... Kızlar ve erkekler içtiler, dans ettiler, güldüler ve eğlendiler... İlk defa alkol içti güzel kız, ilk defa... Filmlerde ki kötü adamların içtiği şey değil miydi o? Viski... Evet, viski içti... Hatta usül bozulmasın diye; bardağın dibinde bıraktı hep o altın sarısı sıvıyı, buzuda ihmal etmedi tabi... İçti ve uyudu... Uyudu..."Uyuma, neolur uyuma!" dedi, kimsenin göremediği melek ona; ama o uyudu... Babasının kıyamadığı, annesinin koklayarak büyüttüğü güzel kız uyudu orada... Mışıl mışıl uyudu hemde... Bir bebek misali...
Ve uyandı; ama herzamanki gibi değil... Başı çok ağrıyordu, filmlerde ki tuzağa düşürülen kızlar gibi... Sevdiği burjuva genç yatıyordu sol yanında; diğer yanında ise burjuva gencin en samimi arkadaşı... O bugünün hediyesi olmuştu... Habersizdi... Dünkü doğumgünü çocuğu bugün doğumgünü hediyesi olmuştu... Mavi çorapları kan içinde kalmış... Özgürlüğü sanki yara almıştı... Ve o an o anladı ki; hayat film gibiydi... Ama erken bitmemiş miydi bu film? Evet, bitmişti... Hemde hiç istenmedik bir şekilde... O ağladı... Gözleri çok acıdı ve boğazına bir acı oturdu... Çocukken istediği şey olmayınca ağlardı ve böyle bir acı otururdu boğazına... Çocukluğunda ki bu durum geldi işte o an aklına... Çocukluğu... Çocuktu aslinda hala; bacaklarinin arasindan sizan kandı tek fark...
Evet, biz insanlar uyurken rahat yatağımızda, yada akarken güzel kızlarla (BURJUVA TABİRİYLE) ortamlardan ortamlara... O ağladı... Ağladı o, kanarken mavi çorapları... Ve yine delikanlılığından taviz verdi yaşadığı metropol... O ağlarken... Söyleyin bana! Neler yapmadık ki biz... Ha neler yapmadık... Uyuduk hunharca, bazılarımız tıkınırken bilgisayar başında... Aldığımız son filmi izledik yada evimizde, rahatça...E tabi bazılarımız ise avdaydık, bazılarımız hazırken av olmaya...
Erkan İsa Şen
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.