- 663 Okunma
- 8 Yorum
- 1 Beğeni
Adı Saklı 2
Güneş ısıttı tenimi …
Gün sana doğdu yine senden habersiz.
Ve sensizliğin soğuk yüzü maskesini düşürdü yine.
Aşkla bekleyen yüreğim ıssız bir sahil gibiydi.Uyanışlarım hıçkırıklarla başlar zamanın yarıştığı her dakikaya yayılırdı.Akşamlar yıldızlarını bırakmıştı saçlarıma.Kendimi küçük bir çocuğun rüyasında kalmış gibi hissediyordum.Elimde bebeğim gözlerimde hasretin ile bir gün daha geçmişti ömrümden.Ve gelen her dakika işliyordu hüznü bedenime.
Kanatları kırık bir melek gibiydim adeta.Ne kadar içimde hissetsem o kadar uzağımda kalansın.
Kırık dökük bir hikayenin kalıntıları gibi iz bırakıyor gözlerin.Hasret buram buram kokuyor bense rüzgardan kaçan bir gül kokusu kuraklığımda kaldım.
Hep özleyenim….
Sana beş kalaya hazırladığım alarm çalmaya başladı.Derken kendimi ıslak bir sayfanın burukluğunda buldum.Yazıları birer birer okudum.O gün her şeyi ile canlandı gözlerimde.
Bana sormadan süzülen yaşları görmek istedim ve aynanın karşısına geçtim.Kimeydi bu laflar , hangi sözcükler yalana boyanmıştı.Üstü kapalı olan ve anlamadığım neydi.Yazık dedim sonra da ….ne çabuk bitmiş ,nasıl da basite alınmıştı her şey.
Derin bir nefes çektim ciğerlerime.
Ve…
Bir günü daha, sana doymadan geçirmeye başladım sevdamın AH hali
Tebessüm eden dudak ve buruk bir tutkuya asılı kalmış sözlerimle gidiyorum.
Yarın yeni bir mektup yazmak için hazırlamalıyım kendimi…Işığı kısıp yakmalıyım mumlarımı.
Öyle zor ki hep aynıyı yaşayıp, ellerinle bile bile boşlukları sarmak
07/11/2009
eMİNE
YORUMLAR
mektup yazmak..
sahi kaç yıl oldu son mektubumu yazalı..hiç hatırlamadım
ama bir zamanlar haftada onbeş yirmi mektup alır bir o kadar da yazardım...
sahi kaç yıl oldu?
hele lise yıllarında yazdıklarımız..kocaman bir el çizip
kestane kebap acele cevap diye muhattabımız da baskı tutmayı ihmal etmezdik...
teknoloji neleri unutturdu bizlere...
yazınızı okurken ben bunları düşündüm bu akşam...
sevgiler saygılar...