- 792 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
YAĞMURU YAŞAMAK
YAĞMURU YAŞAMAK
Şu an Candan ERÇETİN çok güzel bir şarkı söylüyor. SENSİZLİK.Sözleri de müziği de harika.Zaten,en sevdiğim yorumculardan birisi.
Sevgili Anar’la,ya yolda yürürken,ya da BALIKÇILAR KAHVESİNDE.” BİR GÜN YAĞMURDA ISLANALIM.” Demiştik.Hatta Anar şaka yapmıştı. “ HEM DE EŞŞEK GİBİ ISLANALIM.” Ben de, “OLUR “ diye gülmüştüm.
31 Ekim Cumartesi günü,Anar’ın stüdyosuna gittim. Yaz sezonu için,birlikte tasarlayıp,dizayn edeceğimiz ve pazarlayacağımız özel takıları merak ediyordum. Ayrıca: Ben o stüdyoyu çok seviyorum.
Öylesine derin güzellikler var ki orada.Ben yaratımı-üretimi bildiğimden.O gizemli kokuları,sessiz ama çığlıkçığlığa fısıltıları,içimde duyumsayabiliyorum.Başka yerde sinirlenip,rahatsız olacağım karmaşıklık bile,özel bir hava veriyor oraya.
Birçok nedenden dolayı,kafam karmakarışık, psikolojim iyi değildi.Şimdi burada anlatmak istemiyorum. 30 Ekim akşamı,gerçekten çok kötüydüm.Anar’ı aradım.” Lütfen gelebilir misin?Sana çok ihtiyacım var.” Dedim ve kısaca bilgi verdim.Hemen geldi.
Onun dostluğu çok güzel.Beyni,yüreği,ruhu dopdolu. Benim her şeyi rahatça konuşabileceğim,paylaşımlarımızın epey fazla olduğu.Birlikte olmaktan,keyif aldığım,GERÇEK BİR İNSAN. O da benimle olmaktan keyif alıyormuş.Zaten duyumsuyorum bunu.
Neyse.O gecenin ertesinde,sorunlardan ve beklemediğim gelişmelerden sıkılıp,gittim stüdyosuna. Birlikte yapacağımız işi gösterdi.
Düşünce alış verişinde bulunduk.Bir bayan görüşüyle,farklı bakış açıları getirebildiğim ve düş gücümün sınırsızlığını.Estetik beğenilerimi,renkleri-biçimleri güzel dizayn edeceğimi bildiğinden.Ayrıca:Yazın stand başında,pazarlamayı iyi yapacağıma inandığından. Bir de ekonomik açıdan rahatlamam için,benimle çalışmak istemişti.
Evet,bu işi yapabilirdim.Ve sonsuz ihtiyacım vardı. Kendi hayatımı kazanacağım.Reel olarak önce bu işi yapacağım,kendi ayaklarımın üzerinde durmak için.Anar benim potansiyel kapasitemi biliyor.Bana güveniyor, inanıyor.Gerçekten çok sevindim.
Tüm kış boyunca,yoğun çalışacağız.Stüdyoya benim için ayrı bir masa koyacak.Buna da çok sevindim.Beni böylesine düşünmesi,ne güzel?İlk kez birisiyle ortak çalışacağım.Sadece takılarda değil.Benim şiirlerim ve onun resimleri de poster biçiminde birleşecek.İstediği şiirleri ve yazıları göndermiştim.
Evet,tüm kış boyunca,ikimiz de hem birlikte,hem de ayrı ayrı,çok yoğun çalışacağız.Anar ve eşi bir cafe’nin işletimini alıyorlar.Ben de,denemelerimi kitap haline getireceğim inşallah.Şarkı sözü yazmak için kapıları zorlamak ta,yapacağım işlerden biri.
Çok enerjiye-güce-sabra-yaratıcılığa ve kesinlikle sağlıklı kalmaya ihtiyacımız var.Benim dernek,belediye gibi işlerim de olacak.
Anar’la o gün söyleşerek,güzel paylaşımlarda bulunduk.Eve dönme zamanım gelince:” İstersen taksiye binelim,yağmur yağıyor.” Dedim.” FARK ETMEZ.BEN ISLANMAYI SEVİYORUM.”Yanıtını verince.” O ZAMAN BEN DE ISLANAYIM.” Sözleri döküldü dudaklarımdan.
Yazın konuşmamızı anımsattım.Çıktığımızda,az-az yağıyordu yağmur.Hatta durdu bir ara.Ben çok mutluydum.Yağmuru yaşıyordum doya-doya.Evimle, stüdyo arası epey bir yoldu.
Fena gök gürlüyor,şimşekler çakıyordu.Korkmayı bile unuttum kahkaha atmaktan.Koşuyorduk yollarda.Eve yüz metre filan kalınca,öyle bir hızlandı ki yağmur.Tam Anar’ın dediği gibi,EŞŞEK GİBİ ıslanmıştık.İstesek bu kadar olmazdı.Ben yine gülüyordum.Çünkü her şeyiyle,iliklerime dek yaşıyordum yağmuru.Sonra ikimiz de biraz hastalansak ta,harikaydı bu deneyim.Sonsuz teşekkürler sevgili dost.Biliyorum,çok yoruldun.
Nilgün ACAR 3. 11. 2009 ALANYA
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.