ACILARI BAL EYLEDİK...
Ne oldu da kapattık kapılarımızı. Paravanlar arkasında kaldı duygularımız. Güzellikleri görmez oldu gözlerimiz. Kör bakar bir yanımız. Sağırdır kulaklarımız, acıdır sözlerimiz.
Pamuk kadar yumuşaktır kalbimiz. Bozuk para atsan üstüne, çarşaf misali buruşuverir yüreğimiz. Ya o ele avuca sığdıramadığımız sevgimiz !
Kavgalar, tartışmalar, çatışmalar, alınganlıklar, burukluklar… Bunları yaşarken unutulan anlar. Ne ben ifade edebiliyorum beni, ne sen anlatabiliyorsun kendini. Dilimizden sökülen nereyi yakacağını kestiremediğimiz sözcüklerimiz. Yıpratıyor, örseliyoruz yüreklerimizi. Ya o yıpranan yüreklerdeki sonsuz sevgimiz !
Anlık kızgınlıklar… Söylenmemesi gereken kelimeler… Balçıkla sıvıyoruz birlikte yarattığımız ışığımızı.. O koskoca sevdamızın aydınlığı. Bir kıvılcımdan yola çıktığımız ve yine yavaş yavaş kıvılcıma dönüştürdüğümüz…
Sende gözyaşı, bende yürek acısı…
Biz seninle “Acıları bal eyler olduk”...
26.04.2009 / ANKARA