- 520 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
İMALAT HATASI
60 yaşımın içindeyim.
Hiçbir devir yaşamış olmayayım ki, darbe, devrim, cunta, emir komutayla yönetime el koyma ya da, bir üst düzey komutanın demeçleri gündeme oturmamış olsun.
Kimisi başarılı olmuş, kimisi teşebbüs halindeyken başarısızlığa uğramış, kimisi de önceden ihbar edilmiş bir yığın cunta hevesleri…
Bu gün de öyle…
Darbe günlükleri, Ergenekon itirafları, telefon kayıtları ve de millete komplo belgeleri yine ülkemin gündemini kapatmış durumda.
Çok kötü hatıralarla dolu benim kuşağım. Haksız yere asılan devlet görevlileri, hapislerde çürüdükten sonra berat eden siyasi liderler, ipe çekilmiş insanlar, işkenceler, iftiralar… 28 şubat benzeri ülkemizin yakaladığı fırsatları heba eden ve soygunla neticelenen postmodern ameliyatlar…
Eskiden cunta heveslilerinin çantasından PTT şubelerinin ve Radyo evlerinin adres ve krokileri çıkardı. Çünkü bu iki kuruma hakim olmak cunta için neredeyse yeterli çalışma idi. Gerisi kolaydı. Mikrofonu eline geçiren başlıyordu anonsunu yapmaya. Arkasından da bir Hasan Mutlucan patlattınız mı, al sana darbe oluyordu. Bu gün biraz daha karmaşık hale gelmiştir. Postmodernli, andıçlı, ya da komplo belgeli olarak düşünülmesi gerekiyor. Çünkü artık millette uyanma emareleri var.
Türk Silahlı Kuvvetleri saygın bir kurum. Yıpratılmaması elzem olan, hep yıpratılan bir kurum. Bu yıpratılma ameliyesinin, dışarıdan yapılamış olanlarının yanında, daha çok içerden çıkan ve imalat hatası diyebileceğimiz komuta personeli kanalıyla yapıldığını artık görelim.
Bir imalat sistemi düşünün. Tıkır tıkır işlerken ve hatasız imalat yaparken, bir müddet sonra yaptığı imalatların bir kısmı hatalı çıkmaya başlar. Bu hata kabul edilebilir bir oranın üzerine çıkmışsa, bu demektir ki, sistemin bir yerinde bir vida gevşemiştir, bir çarkın arasına çapak kaçmıştır, ya da yağsız kalmıştır… Velhasıl sistem hatalıdır ve imalat hatası kabul edilebilir oranların üstüne çıkmıştır. Tedbir almanız şarttır. Aksi takdirde bir sanayici olarak hem itibarınız zedelenir, hem de zarar veya iflas edersiniz.
Gözbebeğimiz Türk Silahlı Kuvvetleri de artık kabul edelim, hiç tasvip edilmeyecek cunta heveslileri imal etmeye başlamıştır. İmalat hatası oranı artık tolerans gösterilebilecek oranların üstüne çıkmaya başlamıştır. O halde sisteminizi kontrol etmeniz gerekmez mi? TSK’ne personel yetiştiren sistemi elden geçirmek, bu nevi cunta heveslilerinin nüfuz edemiyeceği, yurdunu korumak için harp sanatının inceliklerini iyi öğrenmiş, emir komuta zincirine sıkı sıkıya bağlı, milletine komplo kurmaya kalkanları içinde barındırmayacak yapıda subaylar yetiştirecek hale getirmek gerekmez mi. Hangi vida gevşemiştir, hangi çarkın içine çapak sokulmuştur, artık bunları tespit etmenin zamanı gelmedi mi? Harp okullarına giriş şartlarında mı hata var, okutulan derslerde mi, yönetim hataları mı yapılmaktadır?
Tedbir alın, alın ki insanı çileden çıkaracak dedikodular üretilmeye kalkışılmasın. Evet çocukluğumuzdan beri bir çok hain dedikodu duyar ve üzüntüden kahroluruz. Kulaktan kulağa fısıldanan dedikodu şudur:
“TSK’de falanca rütbeden yukarıya şöyle şöyle olmayanlar, falanca görüşte olmayanlar, falanca mezhebi benimsememiş olanlar vs, çıkamazlar.”
Bu nevi rezil dedikoduların ortadan kalkmasını arzuluyoruz. Devletiyle, milletiyle barışık, kucak kucağa omuz omuza, görevinin başında, dosta güven, düşmana heybet ve dehşet görüntüsü verecek bir ordudur özlenen. Bunu cümlelerle ifade etmenin ötesinde, uygulamalarıyla gösterecek ve cunta heveslilerini asla içinde barındırmayacak bir ordudur beklenen.
Biz milletiz. Dışardan her şeyi göremeyiz. Ama bu saygın kumrumuz da bu şekilde yıpratılmaya çalışıldıkça içimiz kan ağlamaktadır.
Siz yetkililer! Lütfen artık tedbir alın. Darbesiz, cuntasız bir devir yaşamak bizim de hakkımız değil mi?
ekremsama