Benim Sözcüklerim
Her daim işinin ehli bir sözcük cambazı olmak istemişimdir. Ve sandığınızın aksine deyimi yanlış kurgulamadım. Laf cambazlığıyla sözcük cambazlığı bence farklı şeylerdir çünkü laf ağızdan çıkar, sözcük ise ekseriyetle kalemin ucundan damlayan mürekkeptedir.
Bu sözcük cambazlığı mevzusunda kimi zaman oldukça gayretkar teşebbüslerim bulunmuştur. Öyle zamanlarım vardır ki çantamda paradan ziyade bir kalem olmasını üstün tutarım. Ancak bazen de yeri gelir, elime edebiyat namına kalem almaya erinirim. Sözler neredeyse beynimin içine kilitler kendini ve bir türlü dışa açılmak istemezler. Bu çelişkiyi devamlı yaşıyorum işte. Biraz maymun iştahlıyım itirafının tam yeri oldu burası sanırım.
Öyle hissediyorum ki benim beynimin içinde sözcüklerden oluşmuş bir klan var. Gerçi nüfus olarak klanla karşılaştırılamayacak kadar büyük bir nüfus oranına sahipler, neredeyse bir imparatorluk! Ancak yapı bakımından klana tıpatıp uyuyor. Aynen onun gibi dış dünyaya kapalı, yabancıları aralarına almamaya yemin vermiş, kendini de dış dünyaya açmamaya pek bir niyetli ilkel bir klancık oluşturur benim sözcüklerim. Arada bir parıldamayı pek bir sevseler de sonradan beynimin içinde sükunetlerini muhafaza etmeyi sonradan daha bir çekici buluyorlar sanırım! Hele hele asla dilimin ucuna gelmiyorlar. Birkaç firari var aralarında bu bölgeye kadar gelmeye teşebbüs edebilen, ancak onlar da dışarı akmaya çekiniyor oldukça. Klanımın aristokrat mensupları, karşılarında üyelerine saygı gösterip beyinlerini ve kulaklarını misafirperver kılan ben-i adem’in mevcut bulunmadığına kanaat getirdiklerinden beri ancak saman kağıtlar üzerinde diplomatik ilişkiler kurmaya başladılar. Gerçi bunda benim de büyük payım var. Her sakallı benim dedem olmadığı gibi, doğal olarak her insan da beni anlayacak yaradılışta olamıyor. O yüzden sözlerim konusunda ağzımı bıçak açmıyorken, yazılarım hususunda da gayet eli sıkı davranmaya başladım gayri ihtiyari. Tabii bunda yukarıda söz ettiğim klanımın aristokrat takımının etkisi de yadsınamayacak ölçüde!
Seviniyorum şu anda, kendimce bereketli bir yazı döktürdüğümü düşünüyorum. Ve dahi sözcüklerim beynimde kendi ritüellerine özgü danslarına başladılar bile. Şu an başka konulara sıçrama vaktinin geldiğini hissetmekteyim.
Sağlıcakla.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.