Seni Seviyorum
Seni Seviyorum
Pencerem hiç menekşe istemedi, camlarım çekmedi hasretini çiçeklerin. Duvarlarıma yıldızları asmazdım, bakmazdım aynalarda yüzümdeki ifadelere, kim dolaşıyordu çizgilerde bana ne! Sokak lambalarının oyunları görmezdim hiç, hiç bilmezdim yakamozda bir çift gözün gözlerime bakacağını. Hiç renk renk giymemiştim çoraplarımı, dolaşmamıştı elim ayağıma. Her şey uyumlu olmalıydı benim için uyumluydu da, her şey yolundaydı. Uzun uğraşlardan sonra düzene koymuştum hayatımı, sabah işe gidiyor, akşam işimden geliyor, karnımı doyuruyor, biraz kitap okuyup uyuyordum. Yoktu serseriliğim. Kızlara takılmıyor, içki, sigara içmiyor, gecelere karışmıyor, geceleri hayatıma karıştırmıyordum.
Ve o gün seni gördüm…
Uzaktaydın, benden habersizdin ve ben o an sana vurulmuştum. Oysa gözlerin gözlerime de dokunmamıştı, ellerin ellerime değmemiş, gamzenden dudağım zehir içmemişti. Sanki asırlardır seni arıyordum, aradığımı sonunda bulmuş gibi kalbim yerinden çıkıp ayaklarına kapanacak gibiydi. Sen bana hiç bakmadın, hiç konuşmadık, hiç yan yana durmadık.
Şaşkındım. Evet inkar etmiyorum korktum, bir an oradan kaçmak istedim yapamadım. Ben ki aşka inanmayan, ben ki aşka uzak duran, kalbini saklayan, teslim olmuştu kalbim adını bile bilmediğim sana. O andan sonra senin esirindim. Satsan da, atsan da, bağrına bassan da artık esirindim işte kalbimden kaçamadım. Zaman durmuştu kalmıştım yüzünde, yüzün yüzüme hiç dönmedi. Kahretsin, sen benden habersizdin. Bu kalp sonunda aşık olmuştu, aşıktım. Sana aşığım.
Şimdi görüyor musun penceremdeki menekşeleri renk renk. Ya duvarlarıma astığım yıldızlar, her birinde sana dair bin bir dilek var. Ben çayı da sevmezdim biliyor musun, her akşam demliyorum sen varsın gibi, her akşam ince belli bardağımda çayımı yudumluyorum, ben seni en çok çay içerken görmüştüm. Sigaraya da başladım, hem sigaranın dumanında sanki seni görüyorum, biliyorum kandırıyorum kendimi. Hiç gelmeyeceğini bile bile her gece yollarını gözlüyorum, beklemeyi bile sevdim seninle.
Bütün düzenim bozuldu, gece uykularım yok, sabahları sızıyorum uykusuzluktan ve genellikle güneşin doğuşunu göremiyorum. Onca uykusuzluğa rağmen zamanında işime gidiyorum, seni o saatte işine giderken görebilmek için. Şu halime bakar mısın! Okulun önünde okul çıkışını bekleyen liseli âşıklar gibiyim. Sen, son zil çaldığında çıkacak sanki koşarak bana geleceksin. Bazen gülüyorum kendime ama elimde değil çaresizce seni seviyorum.
Bazen bütün cesaretimi toplayıp, tamam bu gün açılmalıyım ona diyorum. Sen önümden geçip gidiyorsun yine hiç bakmıyorsun yüzüme, gözün değmiyor gözlerime, bütün cesaretimi öldürüyorsun. Hani arada ayaklarının altında yere düşmüş bir kırmızı gül görüyorsun ya… Ya işte o gülü ben bırakıyorum yoluna. Bir keresinde tomurcuktu eline aldın, Yarabbi kalbim yerinden fırlayıp avuçlarına koşacaktı, zor tuttum, zor tuttum ağazımı yoksa haykıracaktım Seni Seviyorum.
Şimdi eylül! Sarı yaprakların usul usul kırılan seslerini duyuyorum, ben eskiden hiç bunları bilmezdim. Fark etmezdim doğa ananın elbisesi ne renkti, ne zaman ağlardı, ne zaman gülerdi, ne zamandı hüzün vakti. Artık hepsini biliyorum, eylül bana benziyor, hüzün vakti, aşkın umutsuz hali, sevdanın dur gitme diyen sesi.
Duvarıma astığım yıldızların çoğu saçlarıma düştü, şikâyetçi değilim. Biliyorum sen benden habersiz ben sana aşık kalacağız. Bir gün yüreğime söz dinletebilirsem, cesaretimi toplayabilirsem çıkıp karşına Seni Seviyorum, Beni Sever Misin diyeceğim… bir gün o gün gelirse… Hüzün bulaşığı kalbim senin, ne olur beni sev! Beni Sev… Seni Seviyorum.
Nevim Karahan
YORUMLAR
Ve o gün seni gördüm…
Uzaktaydın, benden habersizdin ve ben o an sana vurulmuştum. Oysa gözlerin gözlerime de dokunmamıştı, ellerin ellerime değmemiş, gamzenden dudağım zehir içmemişti. Sanki asırlardır seni arıyordum, aradığımı sonunda bulmuş gibi kalbim yerinden çıkıp ayaklarına kapanacak gibiydi. Sen bana hiç bakmadın, hiç konuşmadık, hiç yan yana durmadık.
Şaşkındım. Evet inkar etmiyorum korktum, bir an oradan kaçmak istedim yapamadım. Ben ki aşka inanmayan, ben ki aşka uzak duran, kalbini saklayan, teslim olmuştu kalbim adını bile bilmediğim sana. O andan sonra senin esirindim. Satsan da, atsan da, bağrına bassan da artık esirindim işte kalbimden kaçamadım. Zaman durmuştu kalmıştım yüzünde, yüzün yüzüme hiç dönmedi. Kahretsin, sen benden habersizdin. Bu kalp sonunda aşık olmuştu, aşıktım. Sana aşığım.
Şimdi görüyor musun penceremdeki menekşeleri renk renk. Ya duvarlarıma astığım yıldızlar, her birinde sana dair bin bir dilek var. Ben çayı da sevmezdim biliyor musun, her akşam demliyorum sen varsın gibi, her akşam ince belli bardağımda çayımı yudumluyorum, ben seni en çok çay içerken görmüştüm. Sigaraya da başladım, hem sigaranın dumanında sanki seni görüyorum, biliyorum kandırıyorum kendimi. Hiç gelmeyeceğini bile bile her gece yollarını gözlüyorum, beklemeyi bile sevdim seninle.
Bütün düzenim bozuldu, gece uykularım yok, sabahları sızıyorum uykusuzluktan ve genellikle güneşin doğuşunu göremiyorum. Onca uykusuzluğa rağmen zamanında işime gidiyorum, seni o saatte işine giderken görebilmek için. Şu halime bakar mısın! Okulun önünde okul çıkışını bekleyen liseli âşıklar gibiyim. Sen, son zil çaldığında çıkacak sanki koşarak bana geleceksin. Bazen gülüyorum kendime ama elimde değil çaresizce seni seviyorum.
.....................
edebi yönü
güçlü bir paylaşımdı.
saygımla.