- 795 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
AYNALARIN ARKA YÜZLERİ
AYNALARIN ARKA YÜZLERİ
Dr. Sadık Özen
Aynalar; çoğu kez var olanları, görülebilenleri ve gerçekleri yansıtırlar. Ama bazen de görmek istenilenleri, hatta hayal edilenleri. Bu insanların bakışlarına bağlıdır. Çünkü insanların yapısında kendilerini olduklarından daha iyi görebilme içgüdüsü ve bencililiği vardır. Bunun adına “Moral bulma” veya “Pozitif enerji” diyoruz. Aslında gerçeklerden fazla uzaklaşılmamak kaydıyla yararlı sayılabilecek şeylerdir bu duygular. Zira, kendileriyle birlikte, iyimserlik ve hoşgörüyü de beraberlerinde taşırlar.
İnsanların günlük yaşamlarında önemli yerleri vardır aynaların. Karşısına geçip makyajları için saatlerce zaman harcayanlar, bu suretle kendilerine moral kazandırırlar. Buna karşın, içine düştükleri karamsarlık içinde günlerce hiç aynaya bakmayanlar da olur. Böyle bir durum ruh sağlığı açısından son derecede tehlikelidir, çünkü melankoliye yol açabilir.
Herkes kısa süreli de olsa aynaya bakmalı ve kendisine bir çeki düzen vermelidir. Aynaya baktıklarında kendilerini beğenmelidir insanlar. Bunu yapmakla huzurlu bir güne başlamanın ilk adımını atmış olurlar. Böylece, erkekler sakalları uzamışsa traş olma gereksinimi duyabilir, kadınlar ise saçlarına yeni bir şekil verme veya rujlarının rengini değiştirme kararı alabilirler. Bunları yapabilmek kendilerini daha iyi hissetmelerine neden olur.
Aynaların hep ön yüzlerine bakılır. Parlaktır, cilalıdır, aydınlıktır ön yüzler. Hiç kimse çevirip de aynanın arkasına bakmayı düşünemez. Çoğu kez, arkaları duvara dayalı olduklarından bunu yapabilme olanağı da bulunmaz.
Ön yüzlerin tersine, karanlıktır aynaların arka yüzleri. Karanlık ve sevimsizdir. Sır denilen siyah boya veya kalın ve kara renkli bir kâğıtla kaplanmışlardır. Aynaları ayna yapan işte adına “sır” denilen bu kara renktir. Bu sır, aynı zamanda “Gizem” anlamına da gelir.
Gizemlidir aynalar. Gerçekler, aynaların derinliğinde ve arka yüzlerinde saklanmışlardır. Önemli olan sadece parlak ve aydınlık yüzlere bakmak değil, bu yüzlerin arkasında gizlenenleri görebilmektir.
Aynalar aynı zamanda birer hayal kurma aracıdır. Aynaya bakarken geleceğe yönelik duygu ve istekler yoğunluk kazanır. Bunu ancak; sade, temiz ruhlu, iyi duygulu, her türlü ihtirastan uzak, iyimser ve pozitif enerji yüklü olanlar yapabilir. Yukarda söylenenler bu nitelikteki insanlar için geçerlidir.
Kötü ruhlu insanlar, ayna karşısında hayal kurmayı bile başaramazlar. Çünkü onlar negatif enerji doludur..Kafaları hep olumsuz şeylere çalışır. Kendilerini bu kötü duygulardan kurtaramadıkları için iyi şeyleri düşünmeye fırsat bulamazlar. Aşırı ihtiraslı, bencil, kavgacı, kindarlar arasında, baktıkları aynayı çatlatanların olduğu bile söylenir. Pamuk Prenses’ teki cadı, “Ayna ayna, güzel ayna, söyle benden daha güzeli var mı” dediğinde; aynada beliren prensesin güzel yüzünü görünce, elindeki aynayı fırlatıp kırmıştır.
Kendilerini kandırmaya çalışan bazıları; aynalarda hayal ettiklerini bulamadıklarında, aynaları suçlamaya bile kalkarlar. Bu nedenle “Yalancıdır hep aynalar” diye şarkı bile bestelenmiştir. Oysa ki; "Yalancı”; gerçekleri göremeyen ya da görmezden gelen veya kendilerinden bile saklamaya çalışan bu insanların kendileridir.
Sade vatandaşlardan ayrı olarak, siyasetçilerin ve medya mensuplarının aynalar karşısında farklı konumları vardır. Her şeyde olduğu gibi bu konuda da çıkarları ön plandadır.
Siyaset Ağaları, milliyetsiz aydınlar, vicdanları kararmış yazarlar ve kalemleri satılık gazeteciler için; aynaların ön ve arka yüzleri, ayrı ayrı ve daha büyük bir anlam taşır. Ön yüzler, daha çok kamuda panik yaratmaya yönelik “Şok !.. Şok !.. Şok !..” haberlere ayrılırken; arka yüzler, yeni yapay gündemler yaratmak için uydurulan senaryoların yayınlanma zamanı gelinceye kadar “Zula” edilmek, sonra da buralardan alınarak yeni “Dalgalar” halinde piyasaya sürülmek için kullanılırlar. .
Bu çevrelerce , güncel olarak kamuoyuna getirilen konular, tıpkı aynaların ön yüzlerine yansıyan görüntüler gibi parlaktırlar. Toplumda en çok ilgi çeken ve ses getiren yönleriyle ele alınır ve yorumlanırlar. Amaç; gerek siyasi, gerekse ekonomik açıdan, siyasetçi ve yandaşları olan medya mensuplarına daha çok “Rant” sağlanmaktır. Bu durum günümüzün alameti-farikası olmuştur. Kumanda aleti siyaset ağalarının elindedir.
Bir de “Dev Aynalar” vardır. Bunların yapılışı, düz aynalara nazaran çok daha zordur. Kullanım amacı ve alanı kullanana göre değişir. Bu aynaları daha çok kimlerin kullanıyor olduğunu bileceğinizi umarım. Bunların arka yüzleri kadar ön yüzleri de karışıktır.
Kendilerini “Dev” sananların dev aynalara bakmış olabilecekleri unutulmamalıdır.
Aslında ben bu yazıma; bir süre önce ülkemiz gündeminde yer alan, “Organ Mafyası” ve “Böbrek nakilleri” olaylarının perde arkasında nelerin yer alabileceğini ele almak için başlamış, “Aynaların Arka Yüzleri” başlığını da bu yüzden koymuştum. Konunun akışı içerisinde, yazdıklarım uzadıkça uzadı ve bir türlü ana konuya giremedim. Oysa ki, dile getirmek istediğim şeyler önemli olup, gündemden hemen kaldırılmış olması, bu önemi daha da artırmıştır. Bana göre, aynanın arkasında saklanan çok şeyler olmalı.
Yazı başlığını “Madalyonun Arka Yüzü” olarak koyabilirdim. Ama aynaların madalyonlardan daha kapsamlı olduklarını, daha çok insanı ilgilendirdiklerini ve daha gizemli olduklarını düşünüyorum. .
Hoşgörünüze sığınarak, kısa zamanda “Organ Mafyası” konusunu görüşmek üzere izninizi istiyorum. Saygılarımla.
YORUMLAR
sanıyorum bundan sonra aynaya baktığımda hep bu sayfayı hatırlayacağım.
çok ilginç,aynaya hiç böylesine imgeler yükleyerek bakmak aklıma gelmezdi.
ama her bir noktası ve virgülü gerçek.
paylaşım için teşekkürler efendim.
selam ile.