HAK'IM DERKEN...

• 17 Ekim 2009 Cumartesi 14:45:43

Hak’ım derken, ...um yapıyoruz..

Ermenistanı kucaklayıp İsraili düşman ediyoruz.. Bu ne lahana turşusu bu ne perhizdir.. Bu hükümet fincancı dükkanına giren fil gibi ortalığı kırıp döküyor..

Ne yaptığını ne ettiğini kendi de biliyorsa namerdim.. Böyle bir hükümet yer yüzüne gelmemiştir. Eşi de emsali de yoktur. İsrail’le daha düne kadar dost ve işbirliğini sürdürürken birden bire bu ne celallenmedir?

Kim bir şey anlıyorsa ben de Arap olayım.. Heralde hükümet halâ Gazzeden dolayı İsraile ceza kesmeye devam ediyor.

Sayın başbakan Davos da van minüt deyip israil başbakanına babalandı. Nedendir bilinmez İsrailin de dahil olduğu ortak TSK’nın tatbikatından çıkardı. Şimdi de devletin televizyonunda bizimle ilgisi olmayan bir dizi çektirip İsrail düşmanlığını körükledi tuz biber ekti.

Ne oluyoruz, nereye gidiyoruz?

Hayırlara vesile olsun nerden çıktı bu şimdi Kürt meselesi, Ermeni meselesi, Kıbrıs meselesi varken İsrail meselesi? Nerdeyse dünya üzerinde bi coğrafyamızın değişmediği kaldı. Bu arap sevdası nerden depreştide birden Suriye ile al takke ver külah olduk?

Bu nasıl iştir, bu nasıl hükümettir? Kimseyi takmaz, muhalefet tanımaz, burnunun doğrultusunda arap lalesi mi açtı nedir?

Sayın Başbakan kendisine boşuna Osmanlı padişahı lakabını taktırmamış desenize.. Kafkaslardan orta doğuya seferler düzenler gibi çat orda çat burda. Meğerse Beyazıt meydanında dinci geçinen yobazların yeşil dolarlı yeşil sancak açmaları şeriat naraları boşuna değilmiş.

Hacı hocaların, şeyhlerin ve tarikatlarının dinde, devlette, ticarette, ekonomide herşeyleri ellerine geçirmelerini sağlayan hükümetin başı ile cumhurun başı el ele bu devleti bir alamet kayığına bindirdi, hangi kıyamete götürüyor belli değil.

İsraillilere babalanıp, tavır koyup, nazi mezalimi tarzı filmler çektirip devletin televizyonun da yayınlatıyor sonra "biz halkımızın sesine kulak verdik" diyor? Acaba hangi halka sordu sayın başbakan? Biz niye duymadık, niye görmedik?

Bahsettiği halk olarak Beyazıt meydanında şeriat isterük naraları atan din tüccarı yobazları mı kastediyor? Yoksa Fatih Çarşamba, Sultanbeyli, Bağcılar gibi yerlerde yaşayan çarşaflı, türbanlı, takkeli, cübbeli,kendi müridi halkından mı bahsediyor? Nerde bu halk, biz nerdeydik? % 63 halk sayılmıyor mu sayın başbakan?

Osmanlıyı arkadan vuran araplara yaranmak, onlara şirin görünmek için halife padişah havasında nedir bu tavırlarınız? Türkiye cumhuriyetinin mi, yoksa bir kabilenin reisi misiniz? Elin Arabından ne fayda gördük bugüne kadar? Bize bedava petrol, deve yüküyle yeşil dolar mı verecekler yoksa her yıl 15 milyon turist mi gönderecekler?

Gazze’de olanlar insanlık dışı, kabul.

Bu yüzden Davosta bir devletin başbakanına hemi de yaşıyla başıyla babanız yaşında bir adama kabadayılığınızı gösterdiniz.. Bütün dünya kınadı, sizin bir yumruk atmadığınız kaldı Ama dağlardan beş’er on’ar şehitlerimiz geldiğinde, PKK eşkiyasına 7 yıldan beri hiç gıkınızın çıktığını görmedik.

Şimdi ABD’nin BOP projesi doğrultusunda eş başkan olarak eylemler yapıyorsunuz. Kürt açılımı deyip suyu bulandırdınız. Kıvırdınız milli birlik projesi dediniz, kıvırdınız demokrasi açılımı dediniz. Ermenilerle Azeri kardeşlerimize inat Protokol yaptınız, Karabağdan çekilmezlerse uygulamaya koymam diye meclislerinde söz verdiniz. Daha Ermenilerle imzalar kurumadan İsraile rest çektiniz. 7 yıldır yaptığınız ortak tatbikattan bir bahane ile çıkardınız. Ardından Arap İsrail sorununu sanki her derdimiz bitmiş gibi dizi film yapıp devletin televizyonunda yayına koydunuz..

Olacak şey mi bu? Bir Orient Ekspres filminin dünyada bizi ne hale soktuğunu bilmez misiniz? Ya şimdi yahudiler misilleme yapıp bir Türk Ermeni soykırım filmi yaparlarsa siz ne yapacaksınız? Savaş mı açacaksınız?
Hollywood’un ellerinde oduğunu bilmiyor musunuz? Bize ne Filistinin İsrailin derdinden.. Bize mi düştü onlar hakkında bu kadar ülke konuşmaz karışmaz iken efelenmek, tavır koymak, film yapmak.

Şeker hastasısınız sayın başbakan, belki doktorlar size bilgi vermiştir, şeker hastaları çabuk sinirlenir, ani tepki gösterir, bilinçsiz etrafını kırar. Nerden mi biliyorum.. Çünkü bende aynı dertten muzdaribim.. Hareketlerinizi kontrol edemezsiniz. Bu tavır ve tutumlarınız öncelikle ülkeye zarar veriyor, sizin sinirli tavırlarınız ülkemiz insanının da psikolojisini bozuyor. Eleştiriye tahammülsüzsünüz. Fikirlere düşüncelere saygınız yok. Bazı şeyleri elinizde olmadan yaptığınızın belki farkında da değlsiniz.. Bu tutum ve davranışlarınız ülkemizde telafisi zor yaralar açıyor.

İsraili kızdırdınız küstürdünüz. Bu efelenmenizin ardından önünüze ne hesaplar geleceğinin farkında mısınız sayın başbakan?

Amerika eşittir İsrail, İsrail eşittir İngiliz, olduğunu bilmiyor musunuz? Güvendiğiniz ABD’nin size İsraili yedireceğini mi sanıyorsunuz. Ya Rusya? İsrailin hamisi olduğunu bilmiyor musunuz? Bunları biz halkınıza sordunuz mu sayın başbakan? Siz hangi halka sordunuz?

Dini dili ırkı farketmez Biz Türk halkı olarak herkesin olduğu gibi İsrailin de dostuyuz.. Kürdü, Arabı, Ermenisi, Rumu, Yahudisi, dünyada cümle alem kim varsa biz herkesle dostuz. Dostluk içinde yaşamak zorundayız. Ne kadar ekonomisi, siyaseti güçlü bir ülke olursak o kadar dostumuz olur.. Zayıfsak, devletin borcu boyunu aşmış, içerde yolsuzluk açlık sefalet varsa, kalabalık ordumuza rağmen teknolojik savunma silahlarını biz yapamıyorsak kim bize güvenir dost olur sayın başbakan? Silahımızı bize satanlara nasıl kafa tutacağız? Mantıklı olmamız gerekmiyor mu?

İsrail’le Arabın sorununa çomak sokup kahraman olacağınızı mı sanıyorsunuz? Neden? Neyinize güvenerek bu sorunların içine atlıyorsunuz sayın başbakan? Diğer arap devletlerini kızdırdığınızı da hala anlamıyor musunuz? Size ne bize ne? Sizi anca Şam’da alkışlayan üç beş arap yalellisi çıkar. Tamam etrafınıza ağırlığınızı koyacaksanız ama önce evinin içine bakınız, yanıyor.. Yanıyoruz yangın var siz görmüyorsunuz.

Hükümetinizi devirecekler korkusu ile bu ülkenin Atatürkçü yazarını çizerini, profesörünü, doktorunu, askerini içeri tıktınız. Şafakta yataklarından kaldırıp sorgusuz sualsiz, mafya bozuntuları ile aylardır halen içerde yatırıyorsunuz.

Amacınız Atatürkçü düşünceyi bu ülkede zihinlerden kazımak mıdır? Koskoca dev ordu dururken üçbeş kişinin hayalprestliğine takılıp ihtilal yapacağına nasıl mantık yürütürsünüz.. Bu ne yaman çelişkidir. Yarın bunların hesabı sorulmayacağını mı sanıyorsunuz. Sanıyorsunuz sanırım çünkü öyle bir düzen peşindesiniz ki siz ikidardan gitseniz bile zihniyetiniz ve kurduğunuz düzen devam etsin istiyorsunuz. Buna güveniyorsunuz. Aleyhinizde eleştiri yapanları susturdunuz. Gazete ve televizyonları ele geçirerek yandaş medya yarattınız. Kalanlara ağır vergi cezaları vererek susturdunuz. Aynı tavrı iş dünyasında da sürdürüyorsunuz.. Yandaşlarınızı islamcı iş adamı diye ihya ettiniz.

Oysa Millet aç açık sefalet içinde, ülke bölünme travmasında. İş adamları birer birer intihar ediyor, fabrikalar işyerleri kapanıyor. İşsiz sayısı 13,5 milyona dayandı. Kredi kartı borçlusu milyonlarca insanı görmezden geliyorsunuz.. 50 bin lira kredi istedim diye bankalar kredi kartı borcumu bahane edip yüzüme kapıları kapatırken sizin yakınlarınız trilyonlarca lira ucuz, uzun vadeli ve ipoteksiz kredilere sahip olabiliyorlar.. Örnek mi? Dünürleriniz Yeni Şafak gazetesinin sahibi Albayraklar ile Atv ve Sabah gazetesini alan Çalıklar. Dahasını saymama gerek var mı?.. Halkım dediğiniz kitlenin perişanlığını görmüyor musunuz?

Bu nasıl ülke, bu nasıl Türkiye? Ülke Teksasa döndü Sokaklar da olaysız bir gün yok. Yan bakana ölüm cezasını herkes kendi veriyor. Kafayı yiyip cinnet getiren getirene..

Sanki herşey güllük gülüstanlık gibi bir sorunu çözücem derken başka bir sorun yaratıyorsunuz içinizdeki yahudi düşmalığını zaptedemiyor, hazmedemiyor, durup dururken İsraili başımıza sarıyorsunuz.. Küçümsediğiniz İsrail, yüz bulsa, izin verse bi günde İranı dümdüz edecek de ağababası dizginliyor. İsrailin ABD destekli teknolojisi var, silahı var, atomu var, bizim neyimiz var? İman gücünüze mi, imam gücünüze mi güveniyorsunuz?

Sakin olun sayın başbakan, etrafı bırakıp önce evinize dönün, evimizin içindeki yangını söndürün. Sizin gerçi ev düzenlemesi şeriatınıza uygun gidiyor gitmesine de, gün ola devran döne, size ve yandaşlarınıza Atamızın ruhu ile onun cumhuru bakalım ne diyecek?

Emin COŞKUN 16/10/2009