- 1280 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
İSTANBULUN KALBİNE DÖN...
Bir insan olsun ellerinde
Herşeyiyle senden ...
Bağışlanmamış olsun
Yenilmiş olsun
Kırılmış olsun
Ona nerden başlayacağını öğret hayata ilk, sen
gururu mu kırık...gurur ol ona
sesi mi kısık... çığlık ol ona
dön İstanbul’un kalbine dön
kaldırımları kalabalık akşamlarda
yerde çırpınan saralı bir dilenci olabilir
uzattığın ellerinden sana açılan insan....
bir insan olsun ellerinde...
gençliğinden aceleciliğinden ve hatalarından
kaybetmiş olsun
kaybolmuş olsun,
Ona nerde ağlayacağını öğret ilk, sen
yüzü mü yok...yüz ol ona...
elleri mi titriyor önüne uzatılmış bir seccade ol
dön İstanbul’un kalbine dön
sabahları telaşlı duraklarda
gözlerini önüne düşürdüğün bir delikanlı dalgınlığı olsun tefekkürün
bir insan olsun ellerinde
tüm kalbiyle senden
kendisinden utanmadığın
cahillikleri olsun, çiğlikleri ve keskinliği...
Ona nerden bakması gerektiğini öğret
derinliği mi yok...kuyu ol ona
dön İstanbul’un kalbine dön
yorgun argın akşamların bekar odalarında
saç tellerini düşürdüğü mektupları olsun yollamadığı...
kaybettik...belki de kazandık
siyah bir yorgunluk ellerimizdeki
ama herkes utanıyor kendisinden
herkes bir başkasında, görmüyor musun?
biz öyle bir tarihin çocuğuyuz ki
al insanını...
al kalbini ve dualarını
muharref tarihinin müceddit dostlarına dön..
beyan’ın adımlarıyla in köklerine
irfanın elleriyle onar anlamını
parçalamadan dağıtmadan kapıştırmadan tarihi
al hikmeti al edebi
Dön İstanbul’un kalbine dön
dağılmış ailelere dön
affedememiş eşlere dön
kaybetmiş dostlara dön
ayrılmış sevgililere dön
ardından uzun uzun ağlanmış aşklara dön
sofraya oturmamış huzura dön
serçelerden habersiz kentin insanına dön
Allah için dön...
vicdanına kürtaj yapmış şu İstanbul’a