- 2471 Okunma
- 15 Yorum
- 0 Beğeni
188 - CİN VAR MI
Onur BİLGE
Antalya’ya kar yağmaz. En son kar, on altı yıllık bir aradan sonra yağdı. Onda da şehrin girişine, Kepez’e kadar gelebildi. Kara benzer bir şeyler iner, yerleri örtmez. Yağmurdan ayrılmaz. Bazen ceviz büyüklüğünde dolu yağar, seraların camlarını aşağıya indirebilir! Kente kar yağması, unutulmayacak, çok büyük olaylardandır. İlk taneler düşmeye başlayınca, herkes birbirine telefon açar, karı müjdeler! Hele tuttuysa, avuçlanabiliyor, kartopu oynanabiliyorsa...
Kim bilir, belki yine bir on beş an altı yıl sonra Antalya’ya kar yağdığı zamandı. Sofulardaki evimizdeydik. Evimizin bahçeye bakan tarafındaki beton bembeyazdı. Yerde birkaç santim kadar kar vardı. Şermin’le ablam, betonun üzerindekileri toplayarak kardan adam yaptılar. Ben sadece
1001 GECE ÖYKÜLERİ - 7
TIRNAK - LİMAN YAYINLARI
KİTAP TEMİN ADRESİ: M. Şerikan KARA : 0 536 275 90 15
YORUMLAR
Kur’an-ı Kerim’de Cin Suresi vardı. Süleyman Aleyhisselam ile ilgili bölümlerde de cinlerden bahsedilmekteydi. Allah-ü Teâlâ, onların var olduğunu söylüyordu. O zaman kim inkâr edebilirdi?
bencede kim inkar edebilir bunu.
degisikti yine herzaman ki gibi.
yüregine saglik.sevgilerimle.
Yüce Allah kitabında bu üç harfli varlıklarla ilgili ayet indirmiş üstelik adı ile.
Düşünen insan için ne çok şey var Allah'ın varlığını anlatan.
Onlar tıpkı biz insanlar gibidir. İyisi, kötüsü, erkeği,dişisi inananı inanmayanı.Onlar bizi görüyor ama biz göremiyoruz.
Her türlü şerden,şirkten husumetten alemlerin Rabbi olan Allah'a sığınırım.
Sağlıkla.
Cinde vardır şeytanlarda korunma duasıda vardır sizin gördüğünüz cindi sanırım AYETEL KÜRSİ YASİN İN İLK SAYFASI ..CİN SURESİ
bazılarını çokda hasta ederler /
..
. En çok hasta ettikleri su dere ırmak banyoda afedersin abdest bozanlara musalat olduklarını..
Yada çok üzüntülüyken yalnızken aniden tutulabilecekerini..
.Bazan sofralarının üzerine basmanında hasta edeceğini ..selam ve dua ile..
..
ÜLKÜ BAHÇESİ tarafından 10/15/2009 3:39:50 AM zamanında düzenlenmiştir.
10/13/2009 3:14:20 PM
Bilgi algıya tabidir.Algılarımız ise beş duyumuza..Bazı insanlar beş duyusuna öylesine inanır ki,zamanla beş duyu dışında olup bittiği söylenenlere kendini kapatır.
Günümüzde bilim bizleri beş duyu ile algılayamadığımız o kadar çok gerçekle tanıştırdı ki beş duyumuzun yetersiz olduğunu ister istemez kabul etmek zorunda kaldık...
Hal bu ki tarih boyu insanların bir bölümü dinler vasıtası ile görünmez varlıkların olduğunu kabul ede gelmişlerdir.
Vahyin,peygamberliğin,ilahi kitapların ışığında cin kavramını,melek kavramını,ahiret hayatını,cenneti,
cehennemi kabul edenler ve etmeyenler çıkmıştır.
Dinlerin en tekamül etmişi,ilahi kitapların en sonuncusu Kur'an-ı Kerim 114 sureden birisini CİN SURESİ olarak bize inanmamızı emrederek sunmuştur.İnkar eden Küfre Girer,dinden çıkar.Kitabın bir bölümünü inkar eden tamamını inkar etmiş demektir.
Cinler enerjinin bir boyutunda var edilmiş sosyal ve sorumlu varlıklardır.Bazı ilim sahipleri onları enerji boyutlu insan olarak tanımlarlar.Bizim gibi doğar büyür,ürer ve ihtiyarlayarak ölürler.Ortalama ömürleri de bizim gibidir.Kendi aralarında 70-80 yıl yaşadıklarını algıladıkları halde bize göre 14 kat fazla ömürleri vardır.Bunun nedeni de ışık hızında hareket etmeleridir.
Anıştayn'ın izafiyet teorisine göre hız arttıkça zaman boyutu uzadığından onlar aynı yıl doğan bir adem oğlundan 14 kat fazla yaşarlar.İnsana kıyaslarsak ve adaşı adem 80 yaşında öldüğü halde cin olan adem 80 çarpı 14 eşittir 1120 yıl yaşar.o nedenle insanlık tarihinden geçmişe dönük olayları anlatarak bir çok insanı yanıltırlar.
Müslüman olanları da kafir olanları da vardır.
İnsanlarla iletişim kuran alimleri olduğu gibi insanlara musallat olup kendilerini de insanları da hasta edenleri vardır.Cin insan ilişkilerini anlatan yüzlerce kitap ve bu ilişkilerde kullanılan binlerce metot vardır.Cinler tarafından hasta edilen insanları tedavi eden aklı başında insanlar olduğu gibi şarlatanlar da vardır.
İnsan birbiri üstünde yedi bedene sahiptir.Fizik beden,nefis beden,ruh beden,melek beden ,cin beden,enerji beden,bilinç beden gibi.Bütün bu bedenler senkronize olduğu sürece sağlıklı oluruz.Bunlardan herhangi biri hastalandığında sağlığımız bozulur.
Cin bedenimizle uygun şartlar altında cinler bütünleşip bize bağlanabilirler.Kendilerini bizim dünyamızda hapseden bedenimizden kurtulmak için bizi öldürmek üzere olmadık şeyler yaparlar.Kendileri de hastalanmışlardır ve nefsi müdafaa olarak bizden kurtulmak için herşeyi mubah sayarlar.
Onlardan bahsetmek korunmasız insanlar için tehlikelidir.Korunma islami inanç sahibi olmak,namaz kılmak,oruç tutmak,kuran okumakla olur.
Buna rağmen onlarla ilişkiye girip,birtakım işler yapmak isterken onların oyuncağı olan müslümanlar da vardır.
Kazara yazıda olduğu gibi tesadüfen onları incitip zarar görenlerde olur.
Bizim çocukluğumuzda tezekliklerden,küllüklerden,tenha yerlerdeki ağaç diplerinden,bulaşık suyunun döküldüğü yerlerden sakındırılırdık...
Hamamdan,tuvaletten ve pazar yerlerinden işimiz biter bitmez ayrılmamız önerilirdi.Buralara girerken özel savunma duaları okumamız önerilirdi.Çocuklara ağaç diplerine tuvaletlerini yaparken destur (geri çekil) diyerek yaklaşmaları tembih edilirdi.
Rahmetlik kaynanam;
bulaşık suyunu kaynar vaziyette,destur demeden döktüğü için rüyasında bir kadının elinden tuttuğu bedeni yarı yanık bir çocuğu hiddetle göstererek,''sen benim çocuğumu yaktın,ben sana ne yapayım şimdi ''diye öfkeyle bağırdığını,çok büyük bir korkuyla uyandığını,tövbe ederek,sadaka verdiğini,bir daha da aynı hatayı işlemediğini,evlatlarına anlatmıştı.Uyarı mahiyetli...O çok dürüst yaşlı bir insandı...Çocuklarına olmadık bir hikaye anlatacak türden birisi değildi.
Bu konuda hemen çok insanın az buçuk bir hikayesi vardır.
En azından çevreden duydukları,güvendiği insanların anlattıklarına maliktir.
Bu hikayede olduğu gibi.
Sözü uzatmaktan sakınmak için kısa kesiyorum.
Selam ve saygılarımla.
hacı ali tarafından 10/13/2009 3:22:57 PM zamanında düzenlenmiştir.
hacı ali tarafından 10/13/2009 3:26:05 PM zamanında düzenlenmiştir.
Kitabımız zaten sadece insanlara değil cinlere de hitap eder. Allah, din inancı olmayanların ya da kuranı hiç okumamış olanların kolay kabul edemiyeceği farklı boyutta yaşayan varlıklar. ( Tek tük böyle olağanüstü hadise yaşayanların bazıları da uzaylı gördüm diye bahsettiklerinin bu varlıklar olduğunu düşünürüm.) Eskiden duyunca beni de ürperten bir konuydu. şimdi bu konuda daha cesurum o yüzden pek etkilenmiyorum. ayrıca düşüncelerimizde olmaması yararlı.
Her gece yazılarınızı ilgiyle okuyorum. Selamlar saygılar Semiray
Hayâl diye bir şey elbette vardır. Bilim de bunu kabul eder. Fakat, görülen hayallerin cinlerle ilişkilendirilmesi, insanın hem ruh halini bozar, hem de imanını zedeler.
Gelelim ülke gerçeklerine. Sevgili Onur Bilge ; bu ülkeyi cinler mi çarptı sizce ? Nasıl oluyor da birileri ülke ekonomosinin çok iyi durumda olduğunu söylerken, diğer taraftan açlık sınırının altında yaşamak zorunda kalanların sayısı hızla artıyor ? Hangi kesime erkek cin, hangi kesime dişi cin musallat oldu acaba ?
Fikret TEZAL tarafından 10/13/2009 3:54:35 AM zamanında düzenlenmiştir.
Sevgili Onur Bilge ; bu yazınızı daha sonra okumak istiyorum. Fakat size, samimiyetimize güvenerek bir çift söz etmek istiyorum. Bilirsiniz ; Bizans İmparatorluğu'nun son günlerinde, özellikle üst tabaka, meleklerin cinsiyetini tartışmaktaymış. Ülkemizin gündemi de hiç hoş değil. Aslında siz de farkındasınız. Var olan bilgi ve yeteneğinizi, bu günlerde, biraz da sosyal konulara, ülke gündemine yönelik kullansanız, diyorum. Bırakın şu cinleri - perileri ! Hiç değilse, tıkırınızın yerinde olduğunu bu kadar açık etmeyin. Çünkü, çoğunluğun durumu, hiç de iç açıcı değil..